Gündem
  • 1.11.2005 10:01

‘PORNOGRAFİ EROTİZMDEN ÇOK DAHA DÜRÜST’

            16 yaşında yaşadığı ilişkileri açık açık anlattığı kitabı ‘Yatmadan Önce Yüz Fırça Darbesi’ ile bestseller olan İtalyan yazar Melisa P., İkinci kitabı ‘Yusufçuk Gece Gelir’i Tempo dergisine anlattı.
      Yeni kitabında diğer kadınları, kıskançlıkları, aşkları, nefreti, öfkeyi, entelektüel âlemin komikliklerini, bol miktardaki gelgitlerini, içindeki özgür ruhu kaleme aldığını söyleyen Melisa P., “İlk kitapla karşılaştırdığımızda, ikisi arasında görülen temel farkın nedeni büyümüş olmam. İlk kitabı 16 yaşında, ikinciyi 19 yaşında yazdım. Bu üç yıl içinde üslubumu geliştirmeye çalışmakla yetinmedim, edebiyata da 16 yaşımda baktığımdan daha farklı bakmaya çalıştım. Çünkü ilk kitabı yazdığım zaman, yalnızca lise eğitiminin verdiği bir edebiyat bilgisine, bir lise öğrencisinin bakış açısıyla yaklaşıyordum'' diyor, - Bu kitapta erotizme bakışınız da biraz değişmiş gibi.
      ‘Yatmadan Önce Yüz Fırça Darbesi’ kitabının konusu hakkında yapılan tartışmalar, nedense hep erotik edebiyat ürünü olması üzerinde yoğunlaşmıştı. Oysa ki bana göre aşk hakkında yazılmış bir kitaptır. Cinsellik, bir eseri erotik olarak adlandırmak için yeterli bir kategori, bir kodlama değildir. Erotik romanın kendine özgü bir üslubu, kuralları vardır. Bana göre, ikinci kitabım ilkinden çok daha duygulara yönelik, çok daha kadınsıdır.
      - Porno filmleri takip ediyor musunuz? Sizce porno bir sanat mı?
      Bence yapılan çoğu pornografik çalışma sanat değil. Ama örneğin Andrew Blake gibi bazı yönetmenler var ki, gerçekten de sanatsal pornografi anlamında saf ve kutsal çalışmalar yapıyorlar. Bana pornografi, erotizmden çok daha içten ve dürüst geliyor. Çünkü hiçbir şeyi gizlemiyor, gerçekte ne varsa onu sergiliyor. Cinsellik ve ardında başkaca bir şey yok. Oysa erotizm daha lekeli, kirlenmiş, hileli ve art niyetli.
      - İlk kitabınızın yayımlanmasına aileniz karşı çıkmıştı. Şu an aranız nasıl? Elde ettiğiniz başarı ilişkinizin düzelmesine yardımcı oldu mu?
      Ailemle olan ilişkilerim çok normal, her normal aile gibi. Yazdığım kitaplar ilişkilerimizi ne bozdu ne de düzeltti, değiştirmedi.
     
      Kitaptan alıntılar...

      “Bir erkeğin yapması gereken en son şey, hakkında ne düşündüğünü sormak olmalı.'' “Hepsi kitabımın başarısı ve gelecekte yazacağım diğer kitapların başarıları şerefine kadeh kaldırırken ben, kafamda tek bir şey yineliyordum: ... gidin.. .. yalayıcılar! Size kuşumu göstersem yüzünüzün alacağı biçimi pek merak ediyorum!'' “Dikleşmiş göğüs uçlarımla ona işkence etmek, canını yakmak isterdim.
      Beş altı vuruştan sonra genellikle ter basar ve terler alnından damlamaya başlardı. Üzerimdeyken yüzünden kayıp gelen ter damlacıkları dudaklarıma damlardı ve ben yorgun argın bu damlacıkların tadına bakardım. Çok tuzlu ve acı olurlardı...'' “Mastürbasyon yaptığını duyuyordum. Gözlerimi kapadım ve çıkarttığı sesleri duymuyormuş, uyuyormuşum numarası yaptım.'' “Erkeğimi kendime doğru çekiyorum ve onu yiyip bitiriyorum.
      Dili kanıyor ve dilinden boynuma kan damlıyor.''
Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 10:45

İLGİLİ HABERLER