Osmaniye'nin Karaüce Tepesi'ndeki 350 dönüm arazisini araştırma- uygulama bahçesi olarak değerlendiren ve tek başına bilimsel bir araştırma kuruluşu gibi çalışan Hasan Keçebaş, AA muhabirine, hobi olarak başladığı meyvecilikten artık para da kazandığını söyledi.
''Yabani kayısı'' denilen bir ağacı anaç olarak kullandığını belirten Hasan Keçebaş, bu ağaca, erik, kayısı, şeftali ve kiraz aşısı yaparak genlerin birleşmesinden yeni çeşitler elde ettiğini bildirdi.
Yaklaşık 5 yıldan beri sürdürdüğü bu çalışmaları sayesinde, bodur türdeki ağaçlardan, üzüm salkımı gibi sık ve kaliteli meyve almayı başardığını vurgulayan Keçebaş, şöyle dedi:
''Şu anda bir ağaçtan kiraz, 2 çeşit kayısı, şeftali ve erik alıyorum. Bunun yanında bir dala da ayrıca 4 meyveyi aşılayıp, bu meyvelerin tadını içeren bir erik türü geliştirdim. Portakal büyüklüğüne kadar ulaşan bu erik önce yeşil, sarı ve kırmızı renk alıyor. Tamamen olgunlaştığında ise her biri 150-225 gram ağırlığında olan bu eriğe (Hasan Keçebaş H1) adını verdim.'' Yetişmeden koparıldığında zehir gibi acı ve kekre olan bu erik türü, ağaç dalında üzüm salkımı gibi yoğun olduğu için ağırlığını dal kaldırmıyor. Bu nedenle ağaç parçalarıyla destekleme yapmak zorunda kalıyorum.'' Temmuz ayında hasadını yapacağı erik türünü, kendi adına tescil ettirmek için girişimlerde bulunacağını ifade eden Hasan Keçebaş, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Türkiye'de bilimsel araştırmalara yeterince önem verilmemesi beni deneme-yanılma yöntemiyle araştırma yapmaya yöneltti. Başlangıçta ektiğim bazı fidanlar kurudu, meyve vermedi, ancak sonunda başardım. En iyi kalitede kiraz, kayısı, şeftali ve eriğin yanı sıra son olarak antepfıstığında da deneme üretimine başladım.''
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:14
