Asayiş
  • 30.10.2008 16:42

18 YAŞINDAKİ ÇAĞDAŞ'I ÖLDÜREN POLİS KONUŞTU: SİLAH İSTEM DIŞI PATLADI

ANTALYA'da ‘dur’ ihtarına uymadığı için polis kurşunuyla öldürülen 18 yaşındaki Çağdaş Gemik'in ailesi, tutuklanan polis hakkında dava açmaya hazırlanırken; 34 yaşındaki polis memuru Mehmet Ergin ve olayın görgü tanığı Halil Keşifçi'nin ifade tutunakları ile otopsi raporlarına DHA ulaştı. Polis memuru Ergin, “Dengemi kaybettim, silah istem dışı patladı” dedi. Otopsi raporunda Çağdaş Gemik'e 2 değil 1 kurşunun isabet ettiği belirlendi. Olay yeri krokisinde de polis Ergin'in Çağdaş'ı 11.3 metreden vurduğu yazıldı.
Antalya'da geçen Pazartesi günü öğleden sonra devriye gezen ekibin ‘dur’ ikazına uymayarak kaçan motosikletli iki gence ateş açan Önleyici Hizmetler Şubesi'nde görevli polis memuru Mehmet Ergin, gençlerden Çağdaş Gemik'in ölümüne neden olmuş, çıkarıldığı mahkemece tutuklanan 13 yıllık polis memuru cezaevine konulmuştu. Başarılarından dolayı birçok kez takdirname ve ödül alan polis memuru Mehmet Ergin ile Çağdaş'ın motosikletinde arkasında oturan Halil Keşifçi'nin ifade tutanaklarında olay tüm çıplaklığıyla anlatılıyor. Oğulları polis kurşunuyla öldürülen Gemik ailesi polis hakkında dava açmaya hazırlanırken, otopsi raporunda Çağdaş Gemik'e 2 değil 1 kurşunun isabet ettiği belirtildi. Ayrıca Gemik'e polis memurunun 11.3 metreden ateş ettiği de olay yeri krokisinde gösteriliyor.
‘DURMADI KOVALAMAYA BAŞLADIK’
DHA muhabirinin ulaştığı, 13 yıllık evli ve 2 çocuk babası polis memuru Mehmet Ergin'in, Antalya Barosu avukatlarından İbrahim Erenci nezaretinde verdiği ifadesi şöyle:
“Ekip arkadaşım Ahmet ile Yeşildere bölgesinde görevliydim. Devriye amaçlı 1173'ten 1176 sokağa giriş yaptık. Bu sırada karşımızdan fazla hızlı olmayacak şekilde bir motosiklette 2 şahıs geliyordu. Motoru kullanan şahısta kask vardı. Bu bölgede genelde genç çocuklar uyuşturucu kuryeliğinde kullanıldığı için onlar bize doğru gelirken yavaşlayarak durmaları konusunda ikazda bulunduk. Ancak şahıs motoru durdurmayarak birden hızlandı, kovalamaya başladık. Bir taraftan el işaretiyle durmasını ikaz ediyorduk. Şahıslar sağa doğru dönüş yaparak 1173 sokağa girdiler. Köprüyü geçtikten sonra virajda ikazlarımız üzerine motor sağda durdu. Biz de bir kaç metre arkalarında durduk. Arkadaşımla ben motordan indik.”
‘PARMAĞIMLA KANAYAN YERİ BASTIRDIM’
“Diğer motorun arkasında oturan şahıs bize doğru geldi, ben henüz kaskımı çıkarmamıştım. Diğer motoru kullanan kasklı şahıs birden motorun üzerine yatar şekilde eğilip motora gaz verdi ve kaçmaya başladı. Biz arkadaşımla ‘Dur polis’ diye bağırdık. Ben silahımı çektim. Şahsa doğru koşmaya başladım. Yine ‘Dur polis’ diye bağırıp havaya bir el ateş ettim. Şahıs motoru yolun sağından soluna doğru sürdü. Bir taraftan da sola doğru hafif kafasını çevirip geriye doğru bakarken, bir elini belinin arka tarafına götürdü. Ben aynı zamanda koştuğum için, yerler de mıcırlı olduğundan, silah elimdeyken bir anda sendeledim ve silah bir el daha patladı. Hemen ardından şahsın motordan yere düştüğünü gördüm. Yanına koştum. Kask kafasından fırlamıştı. Boynunun kenarından kan akıyordu. Elimi hemen kan gelen yere bastırdım. Nefes alması kolay olsun diye kafasını yana doğru çevirdim. Parmağımı ekipler gelinceye kadar kan gelen yere basılı tuttum. Kesinlikle şahsı vurma niyetim yoktu.”
‘ELİ OMUZ HİZASINDAN YUKARIDAYDI’
Olay sırasında motosikletin arkasında olan görgü tanığı 20 yaşındaki Halil Keşifçi, ifadesinde kuaförlük yaptığını ve esrar içicisi olduğunu söyledi. Çağdaş'ı çocukluktan itibaren tanıdığını ve kuaföre geldiğinde saçlarını kestiğini anlatan Kesifçi, olay günü Çağdaş'ın motosikletiyle evlerinin önüne geldiğini söyledi. “Bana Zeytinköy olarak tabir edilen Yeşildere Mahallesi'ne teyzesine gidip geleceğini, benim de kendisine arkadaşlık etmemi söyleyince motosikletin arkasına bindim” diyen Kesifçi, ifadesinde şunları anlattı:
“Polis Yeşildere'de bizi durdurmak istedi, kaçtık. Çağdaş (ağabey ehliyet, ruhsat yok, motosikleti kaptırırız) diyordu. Bir süre sonra durduk. Ben motordan indim, Çağdaş inmedi, memurlar da indiler. Bu sırada Çağdaş’ın motorunun hareket ettiğini fark ettim. Benim hemen önümde bulunan polis memuru dur diyerek Çağdaş’ın olduğu tarafa doğru koşmaya başladı. Ben de döndüm polis memurunun elinde tabancayı gördüm. 2 el ateş etti. Silah seslerinden sonra gördüğümde polis memurunun eli tam dik olarak havaya kalkık değildi, eğik şekilde Çağdaş’a doğru yönelmişti. Ancak tam hedef alıp almadığını bilemiyorum. Hatırladığım kadarı ile silah olan eli, omuz hizasından biraz yukarıda duruyordu. Polis memurunun Çağlar’ın arkasından koştuktan sonra bacaklarını biri önde diğeri arkada olacak şekilde ve hafif kırmış haldeyken silahı doğrulttuğunu gördüm. Çağdaş yere düşünce ateş eden polis memuru ve ben de yanına koştuk, kafasındaki kask düşmüştü, yüzünden kan geliyordu. Hatta polis memuru kan gelen yere elini bastırdı.”
OTOPSİDE TEK MERMİ İZİ
Adli Tıp Kurumu Antalya Grup Başkanlığı Morg İhtisas Dairesi'nde Cumhuriyet Savcısı Ümit Yaşar Özdemir nezaretinde yapılan otopside de Çağdaş Gemik'in vücudunda tek mermi izi bulunduğuna yer verildi. Otopsi raporunda, ‘Boyun sağ arka orta kısımda 0.4 santimetre çaplı düzensiz mermi girişine uygun yara, sol yanak orta alt kısmında kanamalı 1.1 santimetre çaplı mermi çıkışına uygun yara olduğu belirlenmiştir” ifadesi yer aldı.

Güncellenme Tarihi : 15.5.2016 04:50

İLGİLİ HABERLER