RUS AYISI SURİYE’DE NE ARIYOR?

  • 19.2.2016

RUS AYISI SURİYE’DE NE ARIYOR?
Metin Özer


İslami kesimin Suriye’deki mezhep savaşına, sonunda Hristiyanlar da dahil oldu.
Suriye’deki çatışmalara Ruslar da katılınca, durum iyice içinden çıkılamaz bir hal aldı.
Peki Ruslar Suriye’ye niçin girdi?
Çünkü Rusların Suriye’ye girmesi herkes için büyük sürpriz oldu.
Kimi ittifak yaptığı İran için” dedi.
Kimi, “Petrol için
Kimi ise; “Ortadoğu’da aktif rol üstlenmek için” dedi.
Televizyonlarda günlerce yapılan tartışmalarda ortaya çıkan bu 3 görüş de, son derece basit ve sığ fikirler.
Rusların Suriye’ye girme nedeni bunların hiç biri değil.
Ruslar Suriye’ye tamamen dini nedenler ile girdi. 
Daha doğrusu mezhebi nedenler ile bugün Suriye’deler.
Bu da nereden çıktı?” demeyin!..
Önce Hristiyanlığı bir özetleyelim.
Katolik dünyasında 2 ayrı Hristiyanlık var.
Birincisi; hepinizin bildiği merkezi Vatikan olan başında da Papa’nın bulunduğu normal Hristiyanlık.
İkincisi ise merkezi İngiltere olan başında da Kraliçe’nin bulunduğu derin Hristiyanlık.
Haçlı seferlerinden bu yana, Hristiyanlığın derin işlerini daima İngilizler üstlenmiştir.
Derin Hristiyanlık; en zalim işkence yöntemlerini benimseyen dini bir yargılama sistemi geliştirdi.
Buna da engizisyon denildi.
Engizisyon; vahşet ve dehşet saçarak, halkı korkuyla sindirme taktiği idi.
Derin Hristiyanlar onlarca yıl bu korkular sayesinde iktidarlarını sürdürdü. İktidar bir yana, söylemlerini halka kabul ettirdi.
Roma Engizisyonu, Roma Katolik Kilisesi'nin savunduğu öğretiyi korumak için Papa III. Paulus tarafından 1542'de kuruldu.
Genel olarak Calvinizm'e ve Lutherci’lere savaş açtı. 
Sonuçta Hristiyanların ilk savaşı; kendi içinde verdikleri savaştı.
İşte o savaştan sonra Hristiyanlık, ikiye bölündü.
Bir yanda İngilizlerin kontrolündeki Katolikler, öbür yanda Martin Luther ve Jean Calvin’in kurduğu Protestanlık.
Protestanlık, Hıristiyanlığın en büyük üç ana mezhebinden biridir. 
Martin Luther ve Jean Calvin'in öncülüğünde Katolik Kilisesine ve Papa'nın otoritesine karşı girişilen Reform hareketinin sonucunda 1529 yılında doğmuştur .
Bu bölünmeden sonra; Katolikler ve Protestanlar birbirlerinin can düşmanı oldu.
Bölünmeye bir de Ortodokslar eklenince Hristiyanlık 3 parça oldu,
Ortodoks Kilisesi genellikle Doğu Ortodoks Kilisesi olarak anılır.
Kilisenin başı (eşitlerin birincisi) İstanbul'daki Fener Rum Patriği'dir. Doğu Ortodoks Kilisesi'ni oluşturan başlıca kiliseler şunlardır;  Rusya, Yunanistan, Bulgaristan, Ukrayna,  Gürcistan,  Romanya, Sırbistan ve Kıbrıs kiliseleridir.
Bununla birlikte Suriye, Kıpti ve Habeşistan kiliseleri gibi bazı Asya ve Afrika kiliseleri de Doğu Ortodoks Kilisesi sınıflamasına dahildir.
Her Müslümanın bilmesi gereken bu bilgileri niçin verdim?
Bugün Suriye’de olup bitenleri anlamak için Hıristiyan alemini de tam olarak bilmek icap eder.
Bir yanda ABD’yi terkisine bağlamış Katolik dünyasının hamisi İngilizler, diğer yanda Protestanlar ve öbür yanda ise Rusların ağırlığındaki Ortodokslar…
Hıristiyanlar ile ilgili bu bilgileri verdikten sonra şimdi Suriye’ye bir göz atalım.
Son verilere göre iç savaş öncesi Suriye’deki dini grupların yüzdesi şöyle idi: Sünni (% 74)Nusayri (% 12)Hristiyan (% 10)Dürzî (% 3) ve az sayıda diğer Şiî İslami hizipler (İsmailî, Câferî), çok az sayıda da Yahudi ve Yezidi.
İşte bu veriler; Suriye’de patlayan iç savaşın nedenini ve Rus müdahalesini çok açık ve net bir şekilde ortaya koyuyor.
İktidardaki Esad rejiminin temsil ettiği yüzde 12’lik Nusayri’ler, ülke genelindeki yüzde 74’lük Sünni kesimi yıllarca inim inim inletince, iç savaş kaçınılmaz oldu.
Bu tabloya dikkatli bakanlar, yukarıdaki kısa özetimden sonra Rusların Suriye’de ne aradığını sanırım anlamıştır.
Yine de açıklamaya devam edeyim.
İran, Şii olan Nusayri’lerin savaşı kaybedeceğini gördüğü anda, yanına kendisi gibi Şii olan Hizbullah’ı alıp Suriye’ye koştu.
Esad’a verilen desteğin nedeni buradan geliyor.
Beşşar Esad, Nusayridir.
Nusayrî
’ler ya da Arap Alevîleri;  Suriye'nin Lazkiye, Baniyas ve Tartus illeri ile; Türkiye'nin Hatay, Adana ve Mersin illerinde yaşayan; İsmâilîlik, Dürzîlik, Hristiyanlık ile birlikte, Suriye'deki mevcut diğer yerel inanışların İslâmiyet'in Şiîlik mezhebinin çatısı altında harmanlanması neticesinde ortaya çıkmış olan, bir dinî inanç topluluğudur.
CHP’lilerin Esad sevdası buradan gelir.
Türk Alevileri ile Suriye Alevileri  arasında önemli bir fark var.

Suriye'deki Alevilerin önemli bir kısmı namazını kılar, ibadetlerini yapar.
Gelelim Ruslara.
Ruslar da; kendisi gibi Doğu Ortodoks Kilisesi’ne bağlı olan ve Suriye’deki etnik grubun yüzde 10’unu oluşturan Suriyeli Hristiyanların, IŞİD tarafından yok edildiğini görünce, soluğu Şam’da aldı.
Suriye’de iç savaş öncesi 1.7 milyon Hristiyan bulunuyordu.
Bunun büyük bir kısmı İstanbul’daki Patrikhane’ye bağlı Ortodoks Hristiyanları idi.
Bunlara 400 bin civarında Süryani nüfus da dahildir.
Suriye’deki Süryaniler; dünyadaki 5,5 milyon Süryani Ortodoks'un dini lideri olan Patrik Moran Mor İğnatiyos I. Zekka Iwas’a bağlıdır. O da, Fener Rum Patriği Bartholomeos’a bağlıdır.
Böylece tıpkı Rusya’daki Ortodokslar gibi Suriyeli Ortodokslar da Fener Rum Patrikhanesi’nin emrindedir.
Bu Ortodokslar ittifak kurdukları Esad ailesinin liderliğindeki Nusayrîler sayesinde geçmişte oldukça rahat bir dönem geçirdiler.
Ne zaman ortaya IŞİD çıktı, işte o zaman işler karıştı.
İddia ediyorum.
Rusların Suriye’ye girme kararı,
 askeri veya ekonomik değil, dini bir karardır.
Bu karar Moskova’da verilmedi.
Bu karar İstanbul’da verildi.
Bu kararı Putin değil.
Fener Rum Patriği Bartholomeos verdi.
Bugün Rusların Suriye’de ne aradığını bulmaya çalışan hükümet üyeleri boş yere yorulmasın.
Bunun için Avrupa veya Amerika’ya gitmelerine de gerek yok.
İstanbul Fatih’deki Fener Rum Patrikhanesi ya da diğer adıyla Rum Ortodoks Patrikhanesi’ne giderlerse, aradıkları cevabı rahatlıkla bulabilirler.
Canlarından ve yurtlarından olan Suriyeli Hristiyanların imdat çağrısı önce İstanbul’daki Fener Rum Patrikanesi’ne, oradan da “Suriye’ye koşun” emri Moskova’ya ulaştı.
Kış uykusundaki Rus ayısının apar – topar Suriye’ye koşmasının da nedeni bu emir oldu…
Nusayrîler çağırıyor, İran yardıma koşuyor.
Ortodoks ve Süryaniler çağırıyor, Rusya yardıma koşuyor.
Sünniler ve Türkmenler çağırınca, Türkiye duruyor.
Neden?
Çünkü bütün dünya bir anda karşımıza geçiyor.
Yasak hemşerim giremezsin!..
Elin Rus’u ta Moskova’dan gelir, kimse bir şey söylemez.
Türkiye sınırdan iki top atar, dünya ayağa kalkar.
Allah Osmanlı’dan razı olsun.
Bu keferelerin içine nasıl bir korku salmış.
Çocuklar maytap patlatsa, bunların ödü patlıyor..