Ağız ve Diş Sağlığınıza Gereken Özeni Gösteriyor musunuz?

Günümüzde diş hekimlerinin en sık uyguladığı işlemlerin başında diş beyazlatma yani bleaching gelir. Dr. Sait Gezer tarafından kusursuz bir şekilde gerçekleştirilen, Diş beyazlatma; mine ve dentin yapısının özelliklerinden dolayı normale oranla daha koyu renklerde olan ya da çeşitli nedenlere bağlı olarak üzerinde lekelenmeler oluşan dişlerdeki lekelenmelerin giderilmesi için uygulanan bir estetik diş hekimliği prosedürüdür. Diş beyazlatma İstanbul ve diğer şehirlerimizde sıklıkla uygulanan tedavilerden biri olarak en büyük özelliği dişlerde herhangi bir zarara neden olmamasıdır. En etkili ve uzun süre kalıcı sonuçların alınabilmesi için diş beyazlatma prosedüründe profesyonel kullanıma yönelik materyaller diş hekimleri tarafından ya da onların gözetiminde uygulanır.

Diş beyazlatma yöntemleri uygulanarak dişlerin üzerinde biriken gıda artıklarının, diş fırçalama alışkanlığının yetersiz olmasının çay, kahve ve sigara kullanımının neden olduğu lekelenmeler ortadan kaldırılabilir. Birçok diş hekiminin uyguladığı diş beyazlatma ev tipi diş beyazlatma ve ofis tipi diş beyazlatma olarak iki farklı şekilde uygulanabilir.

Ofis tipi diş beyazlatma yani office bleaching, diş hekimleri tarafından klinik ortamında gerçekleştirilir. Bu prosedürün ilk adımı diş taşı temizliğinin yapılması, dişlerin üzerindeki lekelerin polisaj yöntemi kullanılarak temizlenmesidir. Ofis tipi diş beyazlatma işlemine başlanmadan önce ağız içerisindeki yumuşak dokular ışıkla sertleşme özelliğine sahip bir bariyer kullanılarak izole edilir. Bu işlemin ardından diş beyazlatma aşamasına geçilir ve uygulanan diş beyazlatma jeli özel bir ışıkla aktive edilir. Bu işlem dişlerde istenilen beyazlık elde edilene kadar 2-3 seans olarak yinelenebilir.

Ofis tipi diş beyazlatma prosedüründen alınan sonuçların etkisinin ve kalıcılığının artırılması için uygulama ev tipi diş beyazlatma ile desteklenebilir. Dişlerinin daha beyaz bir görünüme sahip olmasını isteyen kişilere uygulanabilen ofis tipi diş beyazlatma yönteminin uygulanması aşamasında kişi özelinde karar verilir. Yoğun düzeyde diş eti çekilmesi görülen ve kök yüzeyleri açığa çıkmış olan kişilere, hassasiyetin artmasına neden olma riski nedeniyle ofis tipi diş beyazlatma uygulanamaz. Eğer dişlerde çürük bulunuyorsa diş beyazlatma öncesi diş çürükleri tedavi edilmelidir.

Göz Alıcı Gülümsemelerin Sırrı Diş Beyazlatma Uygulamalarında Gizli

Diş beyazlatma uygulamalarından sonra hastalarda geçici bir hassasiyet görülmesi söz konusu olabilir. Bu durum genellikle en çok 3 gün içinde kendiliğinden düzelir. Bu hassasiyetin minimize edilmesi için işlemden önce ağrı kesici kullanılması önerilebilir. Diş beyazlatma uygulamasını izleyen ilk birkaç gün hasta çok sıcak ve çok soğuk yiyecekleri ve içecekleri tüketmemelidir. Diş hekimlerinin önerdiği hassasiyet azaltıcı diş macunları kullanılarak bu sorunun giderilmesi söz konusu olabilir.

Diş beyazlatma uygulamalarını izleyen ilk 15 gün dişlerde renklenmeye neden olabilecek kahve, sigara, kırmızı şarap, kola, salça, şalgam gibi yiyecekler ve içeceklerden uzak durulmalıdır. Hastanın günde en az 2 kez ve doğru şekilde dişlerini fırçalaması, dişlerde renklenmeye neden olabilecek besinlerden uzak durması, sigara kullanmaması ve altı ayda bir rutin diş hekimi muayenesine gidilmesi durumunda diş beyazlatma işleminin etkisi uzun süreli olabilir.

Ağız ve Diş Sağlığınız İçin Rutin Diş Kontrollerinizi Aksatmayın

Diş eti hastalıklarının en sık rastlanılan sebebi diş taşı ya da tartardır. Dental plak olarak bilinen ve birçok bakteri taşıyan yumuşak eklentiler, birkaç gün içinde sertleşerek diş taşı oluştururlar. Bu eklentiler önceleri yumuşak olmakla birlikte etkin ağız bakımı uygulamalarıyla diş yüzeylerinden düzenli olarak uzaklaştırılmadığı takdirde tükürükten aldığı kalsiyum minerali nedeniyle zamanla katılaşır. Bunun sonucunda çok sertleşip diş yüzeyine yapışık bir hale gelince profesyonel diş temizleme işlemi yapılması gerekliliği doğar.

Diş beyazlatma işlemi kadar sık uygulanan diğer bir işlem diş taşı temizliğidir. Diş taşı temizliğinin yapılmaması kişinin diş eti çekilmesi ya da bakteri birikimi nedeniyle diş eti iltihabıyla karşı karşıya kalmasına neden olabilir. Diş taşı oluşumu yalnızca kötü bir görünüme neden olmakla kalmaz. Aynı zamanda ağız ve diş sağlığını olumsuz yönde etkiler. Bu nedenle diş taşı temizliğinin belirli aralıklarla tekrarlanması çok önemlidir. Bunun için önerilen uygulama yılda bir olsa da kişiden kişiye değişiklik gösterebilir.

Diş taşı oluşumuna neden olan etkenlerin başında ağız bakımının yetersiz bir şekilde yapılması gelir. Alkol ve sigara kullanımı da diş taşının oluşmasına ve artmasına neden olabilir. Bunlara ek olarak tükürük yapısı, dengesiz beslenme, tükürük kalitesi, kullanılan bazı ilaçlar ve bazı hastalıklar da diş taşı oluşmasına neden olabilir. Eğer kişi yeterli miktarda katı besin tüketmez veya normalde fazla miktarda şeker ve karbonhidrat tüketirse diş taşı miktarının arttığı görülebilir.

Ağız ve diş sağlığının korunması yanı zamanda diş taşı oluşumunun minimize edilebilmesi için etkin bir ağız bakımı uygulanmasına özen gösterilmelidir. Bunun için dişler günde en az iki kez ve en az iki dakika süreyle fırçalanmalıdır. Uygun fırça ve diş ipi kullanılmasına özen gösterilmelidir. Diş ipi günde bir kez kullanılmalıdır. Dişlerin aralarının daha iyi bir şekilde temizlenebilmesi için arayüz fırçalarının kullanımı tercih edilmelidir.