Otobüs şoförünü öldüresiye döven manyaklar yakalandı
Antalya’da özel halk otobüsü şoförlüğü yapan Ali Yılmaz’ı demir çubukla öldüresiye döven 2 saldırgandan biri yakalandı. Teşhis işlemi sonrası Hürriyet muhabirine konuşan Yılmaz, “Bana saldırdıktan sonra elini beline götüren ve en son otobüsten inen sarı saçlı şahsı teşhis ettim. Beni öldüresiye dövmelerinin nedeni onları ulaşım kartı olmadan otobüse bindirmememmiş” dedi.
Antalya’da özel halk otobüsü şoförlüğü yapan 1 çocuk babası Ali Yılmaz’ı (31), demir çubukla döven 2 saldırgandan biri yakalandı. Antalya Asayiş Büro ekipleri tarafından gözaltına alınan saldırganı teşhis eden Yılmaz, ikinci saldırganın yakalanması için yürütülen çalışmaların devam ettiğini söyledi.
‘SUÇUNU KABUL ETMİŞ’
Teşhis işlemi sonrası Hürriyet muhabirine konuşan Yılmaz, “Bana saldırdıktan sonra elini beline götüren ve en son otobüsten inen sarı saçlı şahsı teşhis ettim. Beni öldüresiye dövmelerinin nedeni onları ulaşım kartı olmadan otobüse bindirmememmiş. Şahıs ilk ifadesinde bu olayı gerekçe gösterip suçunu kabul etmiş” dedi.
AFİŞLER ETKİLİ OLDU
İkinci saldırganın yakalanması için polisin harekete geçtiğini vurgulayan Yılmaz, “Antalya polisine şükranlarımı sunuyorum. Uzun bir çalışma sonunda en azından ilk saldırgan yakalandı. Bu süreçte otobüslere astığım afişlerinde etkili olduğunu düşünüyorum. İnşallah ikinci saldırgan da kısa süre içerisinde yakalanır” diye konuştu.
KOLU KIRILMIŞTI
31 yaşındaki 1 çocuk babası Ali Yılmaz, kendisini hastanelik eden saldırganların yakalanması için güvenlik kamerasından edinilen eşkâlleri otobüs ve duraklar asmış, şoför arkadaşları da kendisine destek vermişti. Yılmaz’ın saldırı sonrası sağ kolu kırılmış başına çok sayıda dikiş atılmıştı.
KARDEŞİ KONUŞMUŞTU
Ali Yılmaz’ın yine otobüs şoförlüğü yapan kardeşi Ramazan Yılmaz Antalya Emniyet Müdürü’ne çağrı yaparak şöyle demişti: “Saldırganların eşkalleri görüntülerde apaçık ortada. Biz Emniyet Müdürümüz Sayın Celal Uzunkaya’dan bir an önce bu kişilerin yakalanmasını istiyoruz. Çünkü tüm şoför esnafı tedirgin. Aynı olayın bizim başımıza gelmeyeceğinin kimse garantisini veremez.”
