Ekonomi
  • 2.5.2004 12:06

ATO BAŞKANI AYGÜN, AB'YE DAVA AÇIYOR

Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, Türk işadamlarının, Avrupa Birliği (AB) ülkelerine vizesiz girmelerinin anlaşmalara dayanan kazanılmış hak olduğu gerekçesiyle Avrupa Adalet Divanı'na dava açacağını bildirdi. Aygün, yaptığı yazılı açıklamada, 1973 yılında AB ile bir katma protokol imzalandığını ve bu protokolde aralarında Türkiye'nin de dahil olduğu ülkelere yeni kısıtlama getirilemeyeceği hükmü bulunduğunu hatırlattı. Buna göre, Türk işadamlarının, üye ülkelerle iş yapma hakkını vizesiz, üye ülkelerin birinde vatandaşlık hakkını elde etmiş kişilerin ise eşlerini yine vizesiz yaşadıkları ülkelere götürme hakkını elde ettiğini belirten Aygün, kazanılmış bu hakkın uygulanmadığına dikkat çekti. AB'nin bu anlaşmayı hiçe sayarak, 1980 yılında Türkiye'ye hukuk dışı olarak vize uygulamaya başladığını ifade eden Aygün, 1980 yılından önceki fiili duruma dönülmesi için Avrupa Adalet Divanı'na dava açılması gerektiğini kaydetti. Avrupa Adalet Divanı'nın 11 Mayıs 2000'de katma protokolün 41. maddesine dayanarak bir karar aldığını ve AB'yi kuran anlaşmalarla Türkiye'nin edinilmiş mevcut haklarının kötüleştirilemeyeceğine vurgu yapıldığını kaydeden Aygün, ''Bu kararla birlikte bir AB ülkesinde hizmet sunmak üzere gelen kişilere vizenin kaldırılması zorunluluğu vardır'' dedi. Aygün, 1995 yılında imzalanan Gümrük Birliği Anlaşması'na göre, bir Türk işadamının AB ülkelerinde mal satabilme hakkı bulunduğunu, ancak bu hakkın Türklere konulan vizeler nedeniyle dolaylı olarak engellendiğini ifade ederek, bunun haksız bir rekabet olduğunu kaydetti. ''DAVA DİLEKÇESİNİ HAZIRLIYORUZ'' Türk işverenleri ve özellikle vize sıkıntısı nedeniyle AB'ye açılamayan Anadolu tüccar ve sanayicisinin büyük sıkıntı çektiğine dikkat çeken Aygün, şunları kaydetti: ''Vize almak için başvuran üyelerimizden, tapu kayıtlarından, banka hesaplarına kadar olmadık garantiler istiyorlar. Diğer yandan herhangi bir AB üyesi ülke işadamı elini kolunu sallayarak Türkiye'ye girebiliyor, mal satabiliyor. Adalet bunun neresinde. Oysa kazanılmış haklarımız, imzaladığımız anlaşmalar var. Bunları görmek istemiyorlar. Anadolu tüccarı da, serbest meslek sahiplerimiz de AB ülkelerine vizesiz seyahat edebilirler. Avrupa Adalet Divanı'nın aldığı bu karar uyarınca özellikle Anadolu tüccarları vizesiz AB ülkelerine girme hareketini başlatmalıdır. Bunun için dava açmaları gerekiyor. Biz dava dilekçesini hazırlıyoruz. İsteyen iş adamlarımıza da göndereceğiz. Eğer diğer odalarımız da öncülük ederse binlerce dava açar ve vizesiz girişin önünü açarız.'' DAVA ÖRNEKLERİ Vizesiz giriş için dava açarak haklarını alan işadamları olduğunu dile getiren Aygün, buna ilişkin olarak ise şu örnekleri verdi: ''-Savaş ailesi vize zorunluluğu bulunmayan dönemlerde İngiltere'ye turist olarak vizesiz giriş-çıkış yapıyordu. İşyeri açtıktan sonra AB ülkelerinin sonradan koydukları vizelerle karşı karşıya kaldılar ve sorunu Adalet Divanı'na götürdüler. Adalet Divanı lehte karar verdi. -Mersin'de Abatay Şahin adlı bir vatandaş, Adalet Divanı'na başvurdu. Dava 2003 yılında lehte sonuçlandı. -21 Türk işadamının Adalet Divanı'nda davaları devam ediyor.'' ADALET DİVANI'NIN KARARLARI Avrupa Adalet Divanı'nın aldığı kararlara ilişkin bilgiler veren Aygün, bu kararlar arasında hizmet sektöründeki Türk firmalarına ve onların çalıştırdıkları personele yerleşme ve ticari faaliyette bulunmaları durumunda bu faaliyetleri etkileyecek sınırlamalar getirilemeyeceği kararının yer aldığını bildirdi. Aygün, Avrupa Adalet Divanı'nın aldığı kararları, şu şekilde sıraladı: ''-AB ülkeleri kendi yabancılar yasalarında değişiklik yaparken, Türk firmaları ve onların personeli için mevcut hakları geriye götürecek değişiklikler yapamazlar. 1973 yılından sonra çıkardıkları yasalar AB ortaklık hukukuna ters düşmekteyse, onların uygulanmasında Türk firmaları muaf tutulur. Bu anlamda Türk işvereninin hukuki konumu, AB üye ülkeleri işvereni statüsünden daha geriye götürülemez. Yeni çıkaracakları yasalar AB ülkesi vatandaşları ve işyerleri için geçerli ise ancak o zaman Türklere de uygulanabilir. -Haklara kısıtlama yasağı çerçevesinde Türk işverenlerine uygulanmakta olan vize yasağı tekrar gözden geçirilmek zorundadır. -Türkiye'nin AB üye ülkeleriyle yaptığı ikili anlaşmalar eğer Türk işvereninin durumunu 1973 yılınkinden daha geriye götürecek hükümler içeriyorsa, bunların hukuki geçerliliği yoktur. -AB üye ülkelerinde yaşayan Türk vatandaşlarının 1980 yılındaki hukuki durumları ne ise bu tarihten sonra yapılacak ve yapılmış olan vatandaşlarımızın statülerini daha geriye götürecek bütün düzenlemeler geçersizdir.'' Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:08

İLGİLİ HABERLER