MEHMET CÖMERT
BRÜKSEL- Avrupa Parlamentosu Dışişleri Komisyonu (AFET), Hollandalı Hıristiyan Demokrat Grup Üyesi, Parlamenter Arie Oostlander tarafından hazırlanan yıllık Türkiye Raporu'nu ve bu rapora bağlı karar tasarısını görüştü.
Türkiye karşıtı tavır ve görüşleriyle tanınan Oostlander, 300'e yakın değişiklik önergesinin bir kısmının görüşüldüğü toplantıda yaptığı konuşmada, gelen tepki mektupları üzerine rapordan, ''Kemalist felsefe, Türkiye'nin AB üyeliğine engel oluyor'' ifadesini çıkardığını söyledi.
Raporda, Türkiye'nin milliyetçi ve laik yaklaşımlarının AB modeliyle uyumlu olmadığını ileri sürerek, bu engelleri ortadan kaldıracak yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu iddia eden Oostlander, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da yeni bir anayasa istediğini ve bunun öneminin farkında olduğunu vurguladı.
Oostlander, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üyesi olmasının kolay olmayacağına fakat mümkün olduğuna işaret ederek, ''İsteklerimize çok dikkat göstermemiz ve ne istediğimizi bilmemiz gerekiyor'' dedi.
Rapordaki, ''MGK ve RTÜK gibi kurumların kaldırılması gereklidir'' ifadesine de açıklık getiren Oostlander, MGK'nın bir danışma organı olarak kalmasının AB için engel olmayacağını belirtti.
Oostlander, raporda kullandığı, ''Kıbrıs sorununa çözüm bulunması, Türkiye-AB ilişkileri açısından temel önem taşıyor. AB üyeliği için çözüm bulunması şart'' ifadesini tekrarlayarak, KKTC halkının kendisine ''Bizi bu hapisten kurtarın, Annan'ın raporunu kabul ettirin. Askeriye, Türk Büyükelçiliği ve Denktaş, BM raporunu istemiyor'' dediğini kaydetti.
''TÜRK HALKI, BU RAPORA SICAK BAKMIYOR''
Erdoğan'ında Kıbrıs probleminin çözülmesi gerektiğini bildiğine işaret eden Oostlander, Kıbrıs sorununa, son sözün askerlerde olması nedeniyle çözüm getirilemediğini ileri sürdü.
Hollandalı Hıristiyan Demokrat Grup üyesi parlamenter Arie Oostlander, raporda yer alan sözde Ermeni soykırımının tanınması önerisine de değinerek, bu öneriyide Türkiye'yi kızdırmamak için kaldırdığını söyledi.
Türk halkının bu rapordaki değişikliklere sıcak bakmadığını da hatırlatan Oostlander, yüzde 70'inin değişiklik istemediği sadece yüzde 10'un değişikliğe sıcak baktığını belirtti.
Oostlander kendisine yöneltilen, ''Türkiye'nin 2004 yılı sonunda tam üyelik müzakerelerine başlama düşüncesi sizce gerçekçi mi?'' sorusuna da, ''Türkiye her şeyden önce bir Suriye değil yani bir Arap ülkesi değil. Fakat bir Avrupa ülkesi olması içinde oldukça büyük değişiklikler yapması gerekiyor. Türkiye, Avrupa ile Ortadoğu arasında bir ülke'' diye yanıt verdi.
Oostlander, eski komünist ülkelerin, sistemlerini tamamen değiştirdikleri için AB'ye çok kolay üye olduklarınının da altını çizdi.
İspanyol Parlementer Gouterrez Cortines ise, Ermeni meselesinin raporda olmaması gerektiğini belirterek, ''Tarih konusunda konuşacaksak sürekli uğraşırız. Bu tarihleri sürekli parmakla göstermeye gerek yok. Bize en sonunda karşı olacak kadar kızarlar. Öyle Avrupa ülkesi var ki 500 yıl Avrupa'yı tamamen istilası altına almıştır ama bugün AB ülkesidir'' dedi.
Türk asıllı Alman Parlamenter Ozan Ceyhun da, Türkiye'ye karşı oldukça gerçekçi olunması gerektiğini belirterek, ''Türk asıllı olduğum için bu konuda konuşmakta zorlanıyorum. Yunan asıllı meslektaşlarım beni lobicilikle suçluyor fakat ben Kıbrıs'ta çözüm istediğimden dolayı bir sürü tehdit aldım. Türkiye'yi tanıyorum, çünkü 20 sene yaşadım. O ülkeden siyasi görüşlerimden dolayı kaçtım. Atatürk eğer Türkiye'de olmamış olsaydı Türkiye bir İran olabilirdi. Türkiye'de modern Müslümanlar olarak tanımladığım Aleviler var'' diye konuştu.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 19:53
