Gündem
  • 29.11.2011 16:17

'BAŞBAKAN BU ÜLKENİN ÇOCUKLARININ ARASINA KİN TOHUMLARI EKİYOR'

CHP lideri, salı günleri gerçekleştirilen partisinin grup toplantısında kürsüye çıktı.Kemal Kılıçdaroğlu 'Ben zorla nasıl bir suç bulabilirim, yargıçları nasıl ikna edebilirim gibi bir anlayış var ki bu kabul edilebilir mi? Yargıya hep özenle yaklaştık. Yargıyı hep özenle eleştirdik, dikkat ettik. Yargı hepimizin son başvuracağı yerdir. Adaletin yara almamasını istedik. Şu işe bakın, uzun tutukluluk süresinden herkes şikayetçi, Cumhurbaşkanı şikayetçi, TBMM Başkanı şikayetçiyim, bakanlar çıkıyor ayıptır olmaz diylor, Barolar Birliği Başkanı lütfetti, uzun tutulluk sürelerinden şikayetçi bu olay neden çözülmüyor peki. Çünkü bir kişiyi ikna edemeyilorlar. Recep Bey'i ikna edemiyorlar. Onun için hukuk mu hayır hukuk yok. Onun ağzından çıkan hukuk oluyor. TBMM Başkanı'nı göreve çağırıyorum. Şikayet ettiğin konu hakkında ya gereğini yap, ya da koltuğu boşalt.

GÖRECEKSİNİZ SİLİVRİ TOPLAMA KAMPININ FİLMİ ÇEKİLECEK

Oturduk, uzun tutukluluk süreleri ile konuştuk, komisyon kuruldu, protokol imzalandı, medyaya açtık bunu. İnsan verdiği sözün arkasında durmaz mı? Bizim kitabımızda söz namustur. O sözün arkasında duracaksın, efendim biz protokolü imzalamadık o bir temenni idi. Peki altındaki imzalar kimin? Dışardan ithal mi ettik, insan biraz sıkılır. Bizden sıkılmıyorsan yanında çalıştırdığın, Grup Başkanvekili, Genel Başkan yardımcılarından sıkılır. Nasıl bir anlayıştır bu. İhlassondakika Silivri toplama kampında adalet gerçekleşmez. Orada bir siyasi mahkeme var. Orada, belli bir dünya görüşü yargılanmıyor. Orada suçlular yargılanmıyor, orada yargılananlar AK Parti iktidarına karşı gelenler yargılanıyor. Silivri Toplama Kampı en büyük düşünce kampıdır. Artık insanlar orada düşüncelerini yazıyor, kitap yazıyorlar.

Bugün 999. gün, Sevgili Mustafa Balbay'ın hapiste kaldığı süre. Yarın bininci gün olacak. Buradan bütün İzmirli Kadın ve Gençlere sesleniyorum. Yarın elinize kırmızı bir karanfil alarak Gündoğdu Meydanı'na bir karanfil bırakın. Ama sessizce bırakın ki sizin sessizliğiniz, birilerinin yüzüne şamar gibi insin. O kadar ileri gittiler ki Muharrem İnce hükümeti eleştirdi diye hakkında fezleke çıkarıldı. Böyle bir anlayış olabilir mi? Belli konular var ki sık sık gündeme getirmemiz lazım. Bunlardan biri de Sayın Başbakan'ın söylediği önemli bir iddia.

Dedi ki; CHP'li bazı belediyeler Alman Vakıflarından aldığı kredileri müteahhitler aracılığı ile PKK'ya aktarıyor. İddia ciddi, söyleyen önemli biri Başbakan. Bu iddia üzerine çıktım, açıkça söyle, karnından konuşma o belediyeyi açıkla dedim. Tık yok, vermezsen açıklamazsan hakkında gensoru vereceğiz, meclise gelecek orada açıklayacaksın. ihlassondakika Gensoru verdik, bunu da Meclis TV yayınlamasın diye Cuma gününe denk getirdiler ve Başbakan kaçtı gelmedi.

BEDELLİ ASKERLİK

Türkiye'de bir ilk yaşanıyor. 30 Bin TL paran varsa bastır al teskereyi. Parayla teskere alacaksın, 21 gün bile askere gitmeyeceksin. Şimdi Burdur esnafı 21 günü geri istiyoruz. Onlara sesleniyorum, o pankartları astınız sizi ilk seçimde göreve çağırıyorum, gereğini yapın. Bizim Anayasamız diyor ki 11. madde, hiçbir kişiye aileye veya zumreyete imtiyaz tanınamaz. Bu ne? 30 Bin TL'yi bastırıyorum hiçbirşey olmamış gibi tezkeremi alıyorum. Bakın bu karardan önce ne diyor Sayın Başbakan ben diyor böyle birşey yapmam, yaparsam referanduma giderim diyor. Parası olan var, olmayan var. Parası olan askerlik yapmayacak, parası olmayan askere gidecek. Kiminle görüştüysem bu uygulamaya hiç sıcak bakmıyorlar.

BEN SADECE DERSİMLİ DEĞİLİM, AYNI ZAMANDA TRABZONLU KONYALI, EDİRNELİ VE TÜRKİYELİYİM

Geçtiğimiz hafta Sayın Başbakan bana şunu söyledi, hangi aşirete mensup olduğunu açıkla, hangi inanç sistemine mensup olduğunu açıkla. Ben çıkıp dedim ki sen kin ve nefret tohumları ekiyorsun topluma. Bunu kimse duymadı bunu. Gazeteler bile duymadı. Yav sen bir insanın inancını sorgulayacak yetkiyi nasıl alıyorsun?ihlassondakika Bir Allah'ın kulu da çıkıp bunu sorgulamadı. İnsanların soyu ile, sopu ile inancı ile meşgul olmayı siyaset zannedenler, kendi soyu sopuyla problemi olanlardır.

Biz büyük bir imparatorluğun torunlarıyız. Çanakkale'de Dumlupınar'da beraber yatanların, kucak kucağa yatanların evlatlarıyız biz. Sayın Recep Tayyip Erdoğan, böyle bir ulusun çocukları arasına nifak sokmaya, kin tohumları ekmeye nasıl cüret edebilir. Eminim ki bu kin tohumlarını nifak tohumlarını eken ilk Başbakan Erdoğan'dır inşallah sonuncusu olacak.

Koyun koyuna yatan şehitlerimizin ruhaniyetine hakaret sayarım. Atatürk ve Cumhuriyet'in ideallerine hakaret sayarım. Ben sadece Dersimli değilim, Konyalıyım, Diyarbakırlıyım, Trabzonluyum, Türkiyeliyim Recep Tayyip Erdoğan. Meclis'in Kayseri'ye taşınması tartışılıyordu. Biri çıktı dedi ki biz buraya kaçmaya değil, oymaya geldik dedi. Bunu da söyleyen Dersimli Milletvekilidir. Ama sen çıktın dedin ki benim dedem babam tavuk kümeslerinde nasıl saklandıklarını anlattılar, ben sana ne diyeyim.

Biz insanların etnik kökenleri, mezhepleri ile ilgilenmeyiz, soyu ile sopu ile ilgilenmeyiz. Çünkü biz CHP'yiz. Biz din kavgalarını, mezhep kavgalarını her türlü kavgayı tarihe gömen bir partiyiz. Biz Sayın Başbakan'ın neye inanıp inanmadığını merak etmiyoruz. Biz bu gece Van'daki çocuklar soğukta neler yaşıyorlar, nasıl geçiniyorlar onun derdindeyiz. Türkiye gibi bir ülkede yoksulluk sayısı ülke nüfusunun yarısına ulaşmışsa onun derdindeyiz, işsizimize nasıl iş bulacağız onun derdindeyiz. Gencecik çocuklarımızı nasıl PKK'nın elinden kurtarırız onun peşindeyiz, analar ağlamasın onun derdindeyiz. İntiharları nasıl engelleriz onun derdindeyiz. Biz ülkeyi, o kendini düşünüyor, biz vatandaşın o kendi cebini düşünüyor. Bu ülkenin birlik ve beraberliğini sana yıktırmayacağız, dikta heveslerine boyun eymeyeceğiz, oluşturduğun korku imparatorluğuna da direneceğiz. Senin o korku imparatorluğuna teslim olmayacağız, yeri gelirse Nene Hatun olacağız direceneceğiz, yeri gelirse Uğur Mumcu olacağız.

9 Yıldır iktidardasın, bu süre içinde Cumhuriyet tarihi içinde görülmemiş partizanlıklar yapıldı. Herkesi ötekileştirdin, herkesi düşman ilan ettin, hayatın her alanında ötekileştirme yaptılar, sayın Erdoğan 73 yıl önce yapılan bir olaya bugün kendisini siper ediyorsa bugün Dersimlilere yaptığı zulmü de gözardı yapıyorsa bunu düşünmek lazım. Kimi kandırıyorsun sen sayın başbakan? Sen milleti aptal mı zannediyorsun? Dersim cayır cayır yansa senin yüreğin sızlamaz, senin Cumhuriyete karşı hesapların var, düşüncelerin var. Diyor ki; Bu CHP'nin tarihidir, CHP'nin tarihini ne bilirsin, bunu sadece CHP'nin tarihi olarak görmek için cahil olmak gerekir ama buda yetmez Recep Tayyip Erdoğan olmak gerekir, bu tarih günahıyla, sevabıyla hepimize aittir. Tarihin içinden iyi sayfaları ayırıp kötü sayfaları yırtamazsın. Biz sadece Cumhuriyetin değil Osmanlı'yı da, Selçuklu'yu da sahipleniriz biz tarihden ders alırız, tarih budur, ders alma aracıdır tarih. Eğer bugün Dersimlilerin bir korkusu varsa sahip olduğu kazanımların da bu hükümet tarafından ellerinden alınmasıdır. Gücün yetiyorsa yap ama 9 yıldır adam yerine koymadığın Dersimlileri kendi oyununa alet etme.

Demokratik devletlerde geçmişle hesaplaşma, özür dilemek olur fakat asıl olan bugün nasıl davrandığınızdır. Başbakan özür dilemiş felan değildir, devletin özür dilemesi gerekiyorsa ben özür diliyorum' diyor. Özür dilemek bu değil, devlet yaraları sararak özür diler, vatandaşı yücelterek özür diler. Geçmişte arkadaşlarım hatırlarlar biz gerçekleri araştırma komisyonu kurulsun dedik bunları AK Parti reddetti, peki bunların aklına hiç gelmiyor mu CHP bunu sundu AK Parti reddetti diye. Eğer siz özür dileyecekseniz adam gibi özür dileyin, insanları kışkırtarak, kardeşi kardeşe düşürerek özür dilenmez. Bu CHP'nin tarihi diyor peki kardeşim senin tarihin ne? Senin kökün, kökenin yok mu? Gerçi sen kendi geçmişinden utanan birisisin, Cumhuriyet'in sorumluluğunu taşıyamazsın, tarih siyasetçiler arasında günlük polemik konusu yapılmamalıdır, doğru bir yönetim tarzı değildir bu. Tarihle yüzleşmek mi istiyorsun? Gelir araştırırlar, kitaplar yazılır, dökümanlar yazılır tarihle yüzleşilir, sen kim tarih kim. Biz CHP'yiz sorumluluk taşıyan bir partiyiz, siyasal partiler kin ve nefret tohumlarını ekmezler, siyasal partiler toplum birlikteliğini düşünürler, huzuru egemen kılmak isterler. Van'da, Erciş'te insanlar soğuktan titrerken biz kalkmış neyin kavgasını yapıyoruz. Bunları milletin gündeminden çalayım diye böyle tartışmalara girmek doğru mudur? AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan'a bir ders verdik, umarım bu konuşmayı okur ve ders alır' diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Güncellenme Tarihi : 23.3.2016 11:51

İLGİLİ HABERLER