Gündem
  • 7.10.2009 14:11

BAYKAL: BUGÜN DE POSTACI KAPIMI ÇALMADI

CHP Parti Meclisi (PM) Genel Başkan Deniz Baykal başkanlığında toplandı. Baykal, PM toplantısı öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bazı DTP'li milletvekillerinin mahkemeye zorla getirilme kararı ve bunun ardından gelişen anayasa değişikliği tartışmalarına ilişkin soruyu yanıtlayan Baykal, anayasadaki dokunulmazlıkla ilgili maddenin ihtiyaçlara cevap vermediğini savundu.

"Temel yanlışlık anayasadaki dokunulmazlık maddesinin düzenlenmesiyle ilgilidir. Bu konuda yapılacak bir maddeye biz destek veririz ama bu düzenlemenin ne olduğuna bakar" diyen Baykal, düzenlemenin somut bir olaya çözüm bulmak için yapılmaması gerektiğini ifade etti.

Milletvekillerinin hukuk karşısında imtiyazlı bir sınıf olmaktan çıkarılması, ancak kürsü özgürlüğünün de mutlaka korunması gerektiğini kaydeden Baykal, "Anayasa değişikliği konusunda biz işbirliğine açığız eğer milletvekili dokunulmazlığını makul düzeye indirmeye yönelik, siyasi özgürlüğünü güvence altına almaya yönelik bir düzenleme getirilecekse memnuniyetle" diye konuştu.

Baykal, bir gazetecinin "Bugün postacı kapınızı çaldı mı?" sorusu üzerine, "Bugün de postacı kapımızı çalmadı ama daha günün başındayız. Gün batmadan neler doğar, bakalım belki bir gelişme olur" yanıtını verdi.

İstanbul'daki protesto eylemleri

IMF toplantılarına yönelik protestolar ve Başbakan Erdoğan'ın bu protestolara ilişkin yorumu hatırlatılarak değerlendirmesinin sorulması üzerine, Baykal, "yaşanan olayların dünya çapında ibret alınması gereken, üzüntü verici olaylar olduğunu" söyledi.

Gösteri özgürlüğünün saygıyla karşılanması ama gösterinin de tahribata, insanları yaralamaya yönelik yapılmasına ise izin verilmemesi gerektiğini kaydeden Baykal, şöyle konuştu:

"(Bundan herkesin ibret alması gerektiğini) söylüyor Başbakan ama olay Türkiye'de yaşanıyor. Türkiye'yi yönetenlerin öncelikle kendisinin ibret alması lazımdır. Türkiye'nin gerçeğinin buraya yansıdığını görmesi lazımdır. Türkiye'de yaşanan olayın sorumluluğunu dış dünyaya havale ederek rahatlamak uygun bir yol değildir. Türkiye'deki sorunların hiç kuşku yok Türkiye'de izlenen politikayla ilgili, yoksullaşmayla, ekonominin daralmasıyla, işsizlikle, adaletsizlikle ilgili olduğunu görmemiz lazımdır."

Yaşananların bir tepkinin yansıması olduğunu belirten Baykal, "Bu tepkiler kulak verilmesi gereken tepkilerdir ve kulak vermesi gerekenlerin başında da Başbakan gelmektedir" dedi.

Demokratik açılım

Baykal, "demokratik açılım" çalışmalarına ilişkin bir soruyu yanıtlarken, "bu sürecin saygınlığını, inandırıcılığını ve gerçekçiliğini kaybettiğini, itibar sağlamak için başvuruların yolların da geri teptiğini" savundu.

"Çalışmayla ilgili hala somut bir bilginin ortada olmadığını Başbakan Erdoğan'ın da sürece ilişkin 'hazmettire hazmettire' ifadesini kullandığını" aktaran Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İnsanın aklına ister istemez kurbağa hikayesi gelir. Kurbağayı kaynayan bir kazana attığınızda kendini koruma refleksiyle kazanın dışına sıçrayabiliyor. Ama henüz kaynamayan bir kazana koyduğunuz zaman o da sükunetle kazanın içinde durmaya devam ediyor. Alttan kazanı hafif ısıttıkça yükselen ısıya kurbağa intibak ediyor. Kurbağaya yükselen ısıyı hazmettiriyorsunuz. Sonunda öyle bir noktaya geliyor ki kurbağaya canın tehlikede olduğunu idrak ettiğinde kıpırdayamaz hale geliyor, teslim oluyor kalıyor. Bu mudur proje? Yani hazmettirme projesi bu mudur? Bunu mu söylemek istiyor Başbakan? Bu proje inandırıcılığını kaybetmiştir. Bütün bunlar insanın aklına 'ya birileri mi bunlara bunu yaptırıyor' sorusunu getiriyor. 'Zaman daralıyor' denilmiştir, demek ki bir takvim de ortada var."

Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 14:44

İLGİLİ HABERLER