Bursa'da yaklaşık 1,5 ay önce MHP Osmangazi Meclis üyeleri, 19 köyün foseptiklerinin gelişigüzel Doğancı ve Nilüfer Barajı'na aktığını belirlemişti. Bu konunun gündeme gelmesinin ardından Bursa Büyükşehir Belediyesi Su Kanalizasyon İdaresi (BUSKİ) tedbir aldı. BUSKİ yetkilileri, foseptik kuyularının kontrol altına alındığını ve kesinlikle baraja akmadığını açıkladılar. Ancak bu durumun üzerinden çok geçmeden alınan tedbirlerin de eksik ve yetersiz olduğu ortaya çıktı. Kontrol altına alındığı söylenen kuyulardan derelere ve içme suyu havzasına hala foseptik aktığı ortaya çıktı.
BUSKİ, SORUN OLMADIĞINI AÇIKLAMIŞTI
MHP Osmangazi Belediye Meclis Üyesi Dr. Mehmet Hasanoğlu, Bursa’da içme sularına foseptik karışması ile ilgili ilk bilginin kendilerine ihbarla 1,5 ay önce geldiğini hatırlatarak, “İhbar üzerine Bursa’nın su ihtiyacının karşılayan havzadaki 19 köyde yaptığımız tespitlerde, köyde oluşturulan foseptik kuyularının tamamının patladığını, foseptiklerin içindeki insan, evsel ve kimyasal atıkların dereler aracılığıyla Nilüfer ve Doğancı Barajı’na karıştırıldığını ve buradan da Bursa’ya ulaştırıldığını tespit ettik. Bunu kamuoyuna duyurduktan sonra bu ciddi bir şekilde infial uyandırdı. BUSKİ bunu ilk önce asılsız iddialar olarak açıkladı. BUSKİ, ortaya konulan belgelerden sonra bu tablonun aşırı yağmur yağmasından dolayı foseptiklerin taşmasına ve içme sularının kirletilmesine bağladı. Bölgede yoğun çalışmalar yaptıklarını beyan eden BUSKİ, içme suyu le ilgili bir sıkıntı olmadığını açıklamıştı” dedi.
“BURSA’NIN İÇME SUYU KİRLETİLMEYE DEVAM EDİYOR”
BUSKİ’nin açıklamasından kısa süre sonra bölgede yeniden incelemelerde bulunduklarına işaret eden Hasanoğlu, “19 köyün tamamında BUSKİ gerçekten de yoğun bir çalışma yapmış. Foseptik kuyularının üstündeki kapakları komple değiştirmişler. Eski kapakları ise hemen yan tarafa atmışlar. Özellikle Güneybayır köyünde patlamış bölgenin üzerini beton ile örtüp, etrafını taşlarla kapatmışlar. Ancak kuyuyu tamir işlemi yetersiz kalmış. Taşların arasından sızan foseptik suları, dere aracılığıyla Nilüfer ve Doğancı Barajı’na, oradan da Bursa’nın içme suyunu kirletmeye devam etmektedir. Burası koruma havzası ve burasını korumakla görevli olan da BUSKİ’dir. 19 köyde foseptikleri de oluşturan BUSKİ’dir. BUSKİ ve Bursa Büyükşehir Belediyesi kadroları, korumakla görevli oldukları bu havzayı bir fiil kendileri kirletmekteler. Nilüfer ve Doğancı Barajı etrafına ‘içme suyu havzasıdır. Çöp atmak, moloz atmak yasaktır’ diye onlarca tabela asılmış. Ama maalesef kendileri içme suyunu kirletmeye, insan sağlığıyla oynamaya devam etmektedirler” diye konuştu.
VAHİM TABLO; İÇİLEN SULAR MİDE VE BAĞIRSAK KANSERİ YAPIYOR
Bursa’da içme suyu skandalından sonra ishal vakalarının arttığına vurgu yapan Dr. Mehmet Hasanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü;
“Son 1,5 ayda Bursa’da ishal vakalarında artış var ve acillere başvuran yüzlerce insan olduğunu biliyoruz. Foseptik sularının içme sularına karışmasıyla insan sağlığı açısından ciddi risk taşıdığından, salgın hastalıkların bu sulardan olduğu konusunda yetkilileri uyardık. Daha vahim tablo, bu foseptiklerin içinde kimyasal atıklar var. Bu kimyasal atıkları hiçbir şekilde arıtma tesislerinde arıtma şansınız yok. Bunlar direk suların içinde çeşmeler aracılığıyla insanlara ulaşmakta. Kısa vadede salgın hastalık şeklinde değil ama uzun vadede mide ve bağırsak sistemi kanserlerine, solunum yolu hastalılarına çok ciddi şekilde sebebiyet verebilecek hastalıklardır. Bu açıdan başta Sağlık Bakanı, Bursa Valisi, Büyükşehir Belediye Başkanı olmak üzere tüm yetkilileri göreve davet ediyoruz.”
“FOSEPTİK KUYULARI ACİLEN KAPATILMALI”
MHP Osmangazi Belediye Meclis Üyesi Cemil Aydın ise, BUSKİ tarafından içme suyu sorunu ile ilgili 1 ayda pansuman tedavilerle çözümüne gidildiğini gördüklerini ifade ederek, “Oysa Bursa halkının kısa vadede beklediği, patlatılan foseptik kuyularının kapatılmasıdır. Orta vadede ise, barajlardan ve derelerden bağımsız kanalizasyon sistemiyle bölgedeki 22 köyün atıklarının arıtma tesisine ulaştırılmasıdır. Acilen Bursa’yı sağlık açısından tehdit eden foseptik kuyusu skandalının biran önce bitirilmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.
Buski yetkilileri ise bölgede yaşanan sıkıntının gündeme gelmesinin ardından kuyularda fiziki olarak gerekli tedbirleri aldıklarını ifade ettiler. Yetkililer, 19 köyün atık suyunun bu kuyularda toplandığını, vidanjörler yardımıyla kuyuların haftada bir deşarj edildiğini açıkladılar.
MESUT DEMİR
