Asayiş
  • 26.2.2002 13:27

BÜYÜELÇİDEN ŞOK AÇIKLAMA: "İNTERNET ÜZERİNDEN UYUŞTURUCU SATILIYOR"

KAYNAK : Haber Vitrini BAYAZIT CEBECİ ANKARA- Birleşmiş Milletler Uyuşturucu Maddeler Uluslararası Kontrol Kurulu Üyesi Emekli Büyükelçi Nüzhet Kandemir, uyuşturucu madde satışlarında internet kullanımına dikkat çekerek, "Sanal alemde, parasal menfaatten başka birşey düşünmeyen bireylerin sürdürdüğü yanlış bilgilendirme ve yönlendirme yöntemleri gençler arasında kaygı verici boyutta olmusuz sonuçlar vermektedir" dedi. BM Uyuşturucu Maddeler Uluslararası Kontrol Kurulu'nun (INCB) 2002 yılı raporu BM Türkiye Temsilcilği'nde, Kurulun 13 üyesinden biri olan Emekli Büyükelçi Nüzhet Kandemir tarafından açıklandı. Kandemir, küreselleşme ve yeni teknolojilerin getirdiği faydaların yanında özellikle uyuşturucu maddelerin kötüye kullanılması ile savaşım alanında olumsuz etkilerinin ortaya çıktığına dikkat çekerek şunları söyledi: "Uyuşturucu madde satışlarında internet kullanımının zararlı etkilerinden bilhassa gençlerimizin sanal alemde parasal menfaattten başka birşey düşünmeyen bireylerin sürdürdüğü yanlış bilgilendirme ve yönlendirme yöntemleri gençler arasında kaygı verici boyutta olmusuz sonuçlar vermektedir. Sanal suçların işlenmesi kolay, saptanması ise zor olmaktadır. Bu yüzden daha etkin bir uluslararası işbirliği zaruridir. İnternet bankacılığı sayesinde uyuşturucu bağlamında suç işleyenler artık 'sınır tanımaz' olmuşlardır". Kandemir, yeni teknolojiden yararlanarak işlenen suç türlerine karşı gerekli kanuni mevzuatın sür'atle çıkırtılması gerektiğini belirterek, "Ulusal düzeyde hükümetlerin, yüksek teknolojide ihtisaslaşmış birer kurumlararası 'Uyuşturucuların Kötüye Kullanımı ile Mücadele Birimi' kurmaları yerinde olacaktır. Uluslararası çapta bir ' BM Sanal Suçlarla Mücadele Sözleşmesi' hazırlamaması kaçınılmaz hale gelmektedir" diye konuştu. 'AFGANİSTAN'DAKİ DURUM ENDİŞEYLE İZLENİYOR' Raporun ikinci bölümünde ise ulusal ve uluslararası kontrol mekanizmalarının Hükümetler bağlamında nasıl işlendiği ve ülkelerin Kurul ile işbirliği düzeylerine ilişkin konuların ele alındığını açıklayan Kandemir, Afganistan'daki duruma dikkat çekti. Kandemir, Afganistan'daki durumunun son yıllarda Kurul tarafından endişe ile izlendiğini belirterek ülkenin yasadışı afyon üretiminde Dünya'da merkezi bir role sahip olduğunu hatırlattı. Taliban ve Kuzey ittifakı yetkilileri ile Kurulun Başkanı düzeyinde yapılan görüşmeler sonucunda Taliban makamlarının ülke genelinde afyon ekimine son verdiğini belirten Kandemir, bunun sonucu olarak 2000-2001 yılı ekim sezonunda üretimde kesin bir düşüş kaydedildiğine işaret etti. İçinde bulunduğumuz dönemde ise haşhaş ekimine yeniden başlandığına yönelik işaretler alındığını vurgulayan Kandemir, geçici Afgan Hükümetinin de Başbakan Hamid Karzai imzası ile 17 Ocak 2002 tarihinde bir kararname yayınlayarak sadece haşhaş ekimini değil, afyon türevlerinin üretimi ve ticaretine de yasak getirdiğini kaydetti. 'AFGANİSTAN'A TEKNİK VE MALİ YARDIM' Kandemir açıklamasına şöyle devam etti: "Afgan makamları ile diyalog sürecektir. Uzun yıllar boyu bir yandan iç savaş diğer yandan şiddet, istikrarsızlık ve yolsuzluklar sonucu, dünyanın bir numaralı haşhaş üretecisi konumuna gelmiş olan Afganistan'da uyuşturucu madde kaçakçılığı ve terör hüküm sürmüş ve bu durum gerek Afganistan'da gerek Dünyamız açısından son derece zararlı sonuçları da beraberinde getirmiştir. Afganistan'da yasadışı afyon üretiminin yeniden başlamasını engellemek, ülkede barış, güvenlik ve kalkınmanın gerçekleştirilebilmesinin de bir ön koşulunu oluşturmaktadır. Bundan öncekine benzer durumlarının Afganistan ya da Dünya'nın herhangi bir başka bölgesinde tekrarlanmaması için uluslararası toplumun her türlü gayreti göstermesi, teknik ve mali yardımı sağlaması gerekir". 'TARİHİ YANILGI' Son yıllarda esrara ilişkin sözleşmede (1961 Tek Sözleşmesi) öngürülen kontrol hükümlerine giderek aykırı düşen uygulamalar başgösterdiğine dikkat çeken Kandemir, İsviçre, Hollanda, İtalya, Lüsemburg, Portekiz, İspanya, Belçika ve İngiltere gibi Avrupa ülkelerinin kişisel kullanıma yönelik olarak esrar bulundurma, yetiştirme ve kullanmayı suç olmaktan çıkaran bazı kanuni değişiklikler getirme yolunda ciddi adımlar attığını belirterek şöyle devam etti: "Bu ve benzeri ülkeler, altında imzaları olan ve Parlamentolarınca anaylanmış, kanun hükümlerindeki bir uluslararası sözleşmeye aykırı davranışlar sergilemektedir. Oluşan bu paradoksal durumda Türkiye dahil, sözleşmeye taraf olan çok büyük sayıda ülkede her ne sebeple olursa olsun esrar yetiştirilmesi, bulundurulması ve kullanımı, Sözleşmeye uygun şekilde yasak iken keza sözleşmeye taraf bir diğerinde aynı fiiller her hangi bir cezai sonuç getirmemektedir. Bu hal küresel çapta, tekdüze ve ortak önlemler alarak insanlığa ve nesillerimizin refah ve geleceğine katkıda bulunmak amacı ile hazırlanıp yürürlüğe sokulmuş, hukuki ve ahlaki bağlayıcılığa sahip, uluslararası anlaşmaların ruhuna da ters düşmektedir. Şayet bazı ülkeler esrarı alkol ve tütünle aynı katagoride değerlendirmek eğiliminde iseler, Kurul'umuzun 13 üyesinin oy birliğine sahip bir görüşle ifade etmek gerekirse, 'Tarihi bir hataya düşmektedirler' ". 'SOHBET ODALARINDA UYUŞTURUCU SATIŞI' Basın mensuplarının sorularını da cevaplandıran Kandemir, bir gazetecinin internet ortamında uyuşturucu satışının nasıl satıldığını sorması üzerine,"İnternette sohbet odaları aracılığıyla bazı maddelerin insanlara iyi geldiği, kullananların başarısının artacağı yönünde propaganda yapılıyor. Oysa bunlar insan sağlığına son derece zararlı maddeler" cevabını verdi. Bir başka gazetecinin Afganistan'dan Avrupa'ya giden uyuşturucunun ne kadarının Türkiye üzerinden geçtiği sorusunu ise toplantıda hazır bulunan Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanı İsmail Çalışkan cevap verdi. Çalışkan, yapılan çalışmalarda önceki yıl 4 ton eroin, 10 ton esrar ve 41 ton asetik anhidrit maddesi ele geçirdiklerini belirtti. Afganistan'ndan 100 ton eroinin Avrupa 'ya geçtiğini belirten Çalışkan bunun yüzde 60'ının Rusya üzerinden, kalan kısımının ise Akdeniz'den gemiler aracılığı ile Türkiye'nin de üzerinde bulunduğu Balkan güzergahından geçtiğini bildirdi. Terör ve uyuşturcu ticaretinin bağlantısının sorulması üzerine Kandemir, uyuşturucu ve silah ticaretinin birbiriyle bağlantılı olduğunun BM kararlarında mevcut olduğuna dikkat çekerek, aynı bağlantının silah kaçakçılığı ve terör de olduğunu belirterek,PKK'ın uyuşturucu ve silah kaçakçılığında büyük roller üstlendiği ve çeşitli ülkelerde organize olduğunun bilinen bir gerçek olduğunu söyledi. Taliban, yönetiminin haşhaş ekimini yasaklamasının uyuşturucu ticaretine ne gibi etkisinin sorulması üzerine Kaünderim,"Taliban yönetiminin haşhaş ekimini yasaklaması uyuşturucu kaçakçılığında maalesef büyük bir rol oynamadı. Bu ülkede büyük stoklar bulunuyor. Yasaklamanın ardından stoklar devreye girdi" karşılığını verdi. Raporun açıklanması sırasında BM Türkiye Daimi Koordinatörü Alfredo Witchi-Cestari'de bulunarak bir teşekkür konuşması yaptı. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:32

İLGİLİ HABERLER