Ekonomi
  • 27.2.2002 11:54

DERVİŞ: ENFLASYON DÜŞMEZSE, KRİZLERE GERİ DÖNERİZ

KAYNAK : Haber Vitrini HİLAL ÖZTÜRK ANKARA - Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş, enflasyonun yüzde 35 seviyesine düşürülmesinin şart olduğunu belirterek, 'Enflasyonu düşüremezsek krizlere geri döneriz' mesajı verdi. Ortadoğu Teknik Üniversitesi'nde (ODTÜ) düzenlenen 'Kriz: Nereden Nereye?' konulu sempozyumun açış konuşmasını yapan Bakan Kemal Derviş, Türkiye'yi, Şubat krizine taşıyan nedenleri, bu krizle birlikte yaşananları ve sonrasında yapılanları, yapılacakları anlattı. Derviş, tam bir yıl önce bugün Türkiye'ye gelmek için yola çıktığını belirtti ve o günden bu güne gelinen noktada, çok daha umutlu olduğunu ifade etti. Krizin oluşumuna ilişkin değerlendirmelerini aktaran Bakan Derviş, Türkiye'de 90'lı yıllardan itibaren devam eden yüksek enflasyon, sıcak para, dışardan gelen kaynağın içerde devlet kağdına yatırılması gibi politikaların kriz koşullarını sağladığını belirtti. Enflasyonun devam etmesi ile birlikte enflasyonun yarattığı belirsizlik ortamı ve reel faizdeki yüksekliğin beraberinde geldiğini kaydeden Derviş, "2000 programında klasik sadece parasal ve maliye politikası değil, enflasyonist beklentileri kırmak için yardımcı bir çabaya girmek gerekiyordu. Bu kur çabası olarak kendini gösterdi. Bunu sadece Türkiye değil, birçok ülke belirledi. 2000 programına bu şekilde girildi. Bu şekilde kur çabasını seçtiğinizde büyük ölçüde para politikasından vazgeçiyorsunuz. Parasal bağımsızlığınızı, kur politikası yüzünden kaybediyorsunuz, ekonomiye likidite verme özgürlüğünü de kaybediyorsunuz" diye konuştu. Bu durumda maliye politikaları ve yapısal reformların program çerçevesinde çok güçlü bir şekilde hedefe yardımcı olması gerektiğini kaydeden Derviş, kur çabasını başarılı kılacak ve güçlü bir maliye ve yapısal reformlar politikası uygulanamadığı için eylül ayından itibaren kur çabasının sürdürülebilirliği konusunda ciddi endişeler ortaya çıktığını ifade etti. 'Kriz önlenebilir miydi?' sorusunun çok tartışılabilir olduğunu kaydeden Derviş, "Şubat'ta artık hiçbir şekilde, siyasi bir tartışma olmasaydı da, yani o meşhur cumhurbaşkanı ile başbakan arasındaki tartışma olmasaydı da iki üç hafta sonra buna benzer bir çöküş olacaktı" şeklinde konuştu. '2001 yılında ne oldu?' sorusuna, "Üç tane çok önemli başarı elde edildi" karşılığını veren Bakan Derviş, birinci başarının çok zor ve maliyetinin ağır olduğunu belirtti. Sabit kurdan serbest kura geçilebildiğini ve bunun da özellikle finans sektörüne ağır bir darbe verdiğini belirten Bakan Derviş, bu darbeden de ekonominin kaçamayacağını, mecbur bir hale geldiğini ifade etti. Darbenin bir şekilde, çökmeden hazmedildiğini anlatan Bakan Derviş, bunun son derece güç olduğunu vurguladı. İkinci boyutunun maliye politikasındaki hedeflere uyulabilmesi olduğunu kaydeden Derviş, "Çok tartışma yarattı. Eylül ve Ekim aylarında ekonomi yönetimi yoğun bir baskıya maruz kaldı. Programda belirttiğimiz hedeflere toplumun bir çok kesiminden gelen tepkilere, rahatsızlıklara rağmen ekonomideki küçülmeye uyulabildi. Çok normal düzeyde bir borç yüküyle uğraşsaydık, o zaman özellikle ekonomideki küçülmeyi daha düşük düzeyde tutabilirdik. Türkiye ortamında bu mümkün olmadı. Maliye politikasını gevşetseydik çökerdik" dedi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:33

İLGİLİ HABERLER