KAYNAK : Haber Vitrini
ZAFER ÇAKMAK
ANKARA - Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu, Devlet Bakanı Kemal Derviş'in, ücret artışlarının hedeflenen enflasyon oranında gerçekleşmesi yönünde görüş bildirdiğini belirterek, sanal bir enflasyona inanarak toplu iş sözleşmelerinde bu rakamı kabul etmelerinin sözkonusu olmadığını vurguladı.
Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş bugün Hazine Müsteşarlığı'nda işçi ve işveren temsilcileriyle bir toplantı yaptı. Toplantıya, Türk-İş Genel Başkanı Bayram Meral, Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu Başkanı Refik Baydur, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Sanayi Odaları Konsey Başkanı Kemal Çolakoğlu, Hazine Müsteşarı Faik Öztrak, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarı Akın İzmirlioğlu ve Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti de katıldı.
Toplantı yaklaşık 3 saat sürdü. Toplantının ardından işçi ve işveren temsilcileri Hazine Müsteşarlığı'ndan ayrılırken, işçi temsilcileri adına Hak-İş Başkanı Uslu bir açıklama yaptı. Devlet Bakanı Derviş'in sorunları birinci ağızdan dinlemesi bakımından toplantının son derece yararlı olduğunu belirten Uslu, buna karşı bu tür toplantıların sadece Bakan Derviş ihtiyaç duyduğunda gerçekleştirilmesi yerine belli periyotlarla ve düzenli bir çalışma olarak yapılmasının yararlı olacağını söyledi. Uslu, "Ekonomik ve Sosyal Konsey ve bu Konsey'in alt birimleri varken bir gün önce haber verilip ikinci gün toplantı yapılması çok verimli bir çalışma ortamı sunmuyor" diye konuştu.
'İŞSİZLİK VE YOKSULLUK SORUNU'
Toplantıda zorunlu tasarruflardan iş güvencesine, işsizlik sorunundan yoksulluğa kadar bir dizi görüşün dile getirildiğini kaydeden Uslu, Hükümet'in, ortaya koyduğu politikalar ve hedefler konusunda toplumun ikna olmadığının farkında olduğunu ileri sürdü. Hükümet'in kendisini sorun çözme kurumu olmaktan çok muhasebe bürosu gibi gördüğünü ve sadece parasal göstergeleri denkleştirmeye yönelik bir politika izlediğini savunan Uslu, "Oysa Türkiye'nin çok ciddi bir yoksulluk ve işsizlik sorunu var. Hükümet'in ne gelir arttırıcı politikalar konusunda ne yoksulluğa çözüm bulma konusunda, ne istihdamı geliştirme konusunda, ne bir istihdam planlaması konusunda herhangi bir projesinin olmadığını gördük" diye konuştu.
Basın mensuplarının sorularını da cevaplayan Uslu, işçi ücretlerinde hedeflenen enflasyon rakamlarının uygulanması konusunun gündeme gelip gelmediği sorusu üzerine Bakan Derviş'in, ücret artışlarının hedeflenen enflasyona göre gerçekleşmesi konusunda görüşünü bildirdiğini söyledi. Merkez Bankası Başkanı'nın da bu görüşü destekleyen açıklamalarda bulunduğunu anlatan Uslu, mevcut ekonomik sorunların sadece toplu iş sözleşmelerine ve ücretlere indirgenmesinin yanlış olduğunu vurguladı. Ücretlerin önemli bir faktör olduğunu ancak enflasyonla mücadelede diğer faktörlerin gözardı edilmemesi gerektiğini kaydeden Uslu, "Devlet, kendisi müteahhit ödemelerinde, elektrik, doğalgaz ücretlerinde hatta sigorta prim oranlarında gerçekleşen enflasyonu dikkate alırken, işçi ücretlerinde sanal bir enflasyona inanarak bizim bu hedefi kabullenmemezi beklemesi ciddi bir çelişkidir. Bunu kabul edemeyeceğimizi açık bir dille ifade ettik. Bugüne kadar gerçekleşen enflasyon oranlarının tamamen gerisinde ücret artışı gerçekleştirilmiştir. Buna rağmen enflasyon düşmüyor, borçlanma politikasında ciddi bir değişiklik gerçekleşmiyorsa sadece ücretleri baskı altına alarak enflasyonla mücadelenin mümkün olmayacağını ifade ettik" şeklinde konuştu.
KAYIT DIŞI ÇALIŞANLARIN ROLÜ
Uslu, SSK prim oranlarının yükseltilmesi konusunda Bakan Derviş'in hangi görüşleri dile getirdiğinin sorulması üzerine, Derviş'in kendilerine, oradan kaynaklanan bir açık bulunduğunu ve bu açığın ne şekilde kapatılacağı sorununun ortada durduğunu söylediğini ifade etti. Bu konuda çözüm bulunduğunu savunan Uslu, kayıt dışı çalışanların kayıt içine alınması halinde sorunun çözüleceğini ileri sürdü. Sadece prim oranlarını düşürmenin yetmeyeceğini kaydeden Uslu, sistemi genişletmek ve kayıt dışı çalışanları sisteme dahil etmek gereğinin üzerinde durdu. Uslu, bu konunun Maliye ve Hazine bürokratlarına takılmış durumda olduğunu söyledi. Uslu, toplantıda bankalarla ilgili şikayetlerini de dile getirdiklerini anlatarak, bankaların, çeşitli işletmeler üzerinde haciz işlemlerinin ısrarla sürdürdüklerini, haciz işlemleriyle birlikte kapanan işyerlerinin birçok çalışanın işsiz kalmasını gündeme getirdiğini ifade etti. Uslu, bu konudaki kaygılarını ve bankalardaki aceleciliğin yanlış olduğunu toplantıda dile getirdiklerini ifade etti. "Türkiye IMF kapısında para dilenirken yurt dışından gelen işçi dövizlerinde ciddi bir gerileme olacağı kaygılarımız var" diye konuşan Uslu, yurt dışında çalışan işçilerin çifte vergilendirme uygulaması nedeniyle mağdur edildiklerini kaydetti. Merkez Bankası Başkanı'nın ise döviz miktarlarında artış olduğunu ve üç kez faizleri aşağı çekmek suretiyle bunu engellemeye çalıştıklarını söylediğini anlatan Uslu, bir taraftan Türkiye'nin uzun vadeli, düşük faizli taze para ihtiyacı varken ve bunu da işçi dövizleriyle karşılama imkanı varken adeta 'işçi dövizi gelmesin' şeklinde bir yaklaşım sergilenmesine neden ihtiyaç duyulduğunu anlayamadıklarını belirtti.
Uslu, "Derviş'in yüzde 35'in üstünde zam talep etmeyin' çağrısına uyacak mısınız?' şeklindeki soruya şu karşılığı verdi: "Hayır, bir defa devletin kendi ürettiği mal ve hizmetlerde, vergi toplama dahil, kendi koyduğu hedeflere uymadığı bir yerde, fiyatların olabildiğince serbest kaldığı bir yerde işçilerin yüzde 35 gibi hayali bir enflasyona inanarak ve aldanarak sözleşmelerde bunu kabul etmeleri mümkün olmaz"
Toplantıda, işveren kesiminin hangi konuları gündeme getirdiğinin sorulması üzerine Uslu, işveren kesiminin daha çok yatırım ve üretim üzerindeki vergi y,alarda bulunduğunu anlatan Uslu,ükünün ve bürokratik engellerin fazlalığından şikayetçi olduğunu ifade etti. Ücret zamlarıyla ilgili işçi kesiminden fedakarlık beklemek amacıyla yapılan bu toplantının daha çok Hükümet'in genel politikaları üzerindeki şikayetlere ve tartışmaya dönüştüğünü kaydeden Uslu, bunun için de 2-3 saatlik toplantılarda çözüm üretmenin mümkün olmadığının, bu konuda Ekonomik ve Sosyal Konsey'in teknik birimlerinin uzun vadeli çalışma yapmaları gerektiğinin ortaya çıktığını söyledi.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:33
