Dinini küffara satan S. Arabistan, BAE ve Sisi'nin Mısır'ı Ayasofya'yı açmamıza bozuldu
Habervitrini son dakika haberi..Bugün İslam Aleminde 3 fitne bulunuyor.. Suudi arabistan, BEA ve Mısır eskiden gizli gizli hizmetkarlık yaptıkları Kafirlere artık aleni olarak hizmet ediyorlar.
Bu üç mikrop İslamın lehine olan her şeye karşı çıkıyor, aleyhine olan her şeyi destekliyor..
Türkiye'nin Ayasofya Camii'ni ibadete açması da Din-i İslam adına hayırlı bir iş olduğu için bu 3 münafık her hayırlı iş gibi buna da karşı çıktı ve Türkiye'nin kararını kınadı.
Amerika, Rusya ve çoğu AB ülkeleri Ayasofya'nın açılması Türkiye'nin iç meselesi derken bu 3 İslam mikrobu onlardan çok daha öfkeli olarak saldırıya geçti.
Suudi Arabistan ve BAE'deki resmi ve yarı resmi medya, Türkiye'nin Ayasofya kararını eleştiri ve memnuniyetsizliklerini bildirdi.
Suudi Hükümetine yakın olan "Okaz" gazetesi, Türk karşıtı söylemini duyurmaya devam ederken, BAE ve Suudi Arabistan'daki diğer medya nispeten daha alt perdeden eleştiri getirdi.
Okaz, Pazar günü yayınladığı sayfasında: "Erdoğan'ın Ayasofya'daki din ticaretini" başlığını kullandı. "Okaz", Erdoğan'ın Osmanlı padişahı gösteren bir resim kullanarak, "dinde ticaret yapan Sultan ... çökmekte olan ekonomisini kurtarmak için bu kez Ayasofya'yı kullandı" ifadesini kullandı.
"El-İkhbaria" televizyonu, Ayasofya meselesini bir saldırı başlığı seçerek ele aldı: "Ayasofya'nın camiye dönüştürülmesi Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çelişkisini ortaya koyuyor." dedi.
El-Arabiya, kendi adına, bir grup Türk muhalifi karar hakkında konuştururak bizzat değil konukları aracılığıyla Türkiye'yi hedef aldı.
"Al-Arabiya" birkaç gün önce Türkiye cumhurbaşkanına saldırarak "Siyasi söylemi kullanması ve seçim ve partizan propagandası için dini kullanması nedeniyle ... Ayasofya Müzesi'ni camiye dönüştürme arzusunu dile getirdi." Başlıklı bir rapor yayınladı.
"El-Riyad" gazeteleri "El-Cezire" "Mekke" "El-Watan" "El-Balad", Ayasofya Müzesi'ni camiye dönüştürmekle ilgili haberlerin yayınlanmasını görmezden geldi ve bazı gazeteler Türk kararına saldıran yazarlar için birkaç makale yayınladı .
Emirati tarafından finanse edilen Sky News Arabia ona bir raporda şunları söyledi: Ayasofya davası "azalan popülaritesiyle Erdoğan'ın siyasi sömürüsüdür".Kanal, bu kararın Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın popülaritesini yükseltmek için bir girişim olarak geldiğini söyledi.
MISIR'DAKİ SİSİ'NİN ÇAKMA DİN ADAMLARI DA KARŞI ÇIKTI
Mısır'da yaşanan darbe sonrası siyasetin kuklası haline gelmekle eleştirilen ve açıklamaları ile büyük tepkiler toplayan El-Ezher''den Ayasofya ile ilgili skandal bir açıklama geldi. El-Ezher, "Ayasofya'nın camiye dönüştürülmesi İslam öğretileri ile çelişiyor" iddiasında bulundu. Türkiye'nin Ayasofya kararı İslam coğrafyasındaki birçok ülkeden destek bulurken, Sisi rejimine bağlı kurumun söz konusu açıklaması tepki topladı.
Mısır Müftüsü Danışmanı İbrahim Nigm, Ayasofya’nın müze statüsünün değiştirilmesi kararını tehlikeli bir siyasi oyun olarak nitelendirdi. Nigm’e göre, bu karar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imajını güçlendirmek için tasarlandı.
Rus basınına konuşan Nigm, Ayasofya’nın camiye dönüştürülmesi konusunun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi hedefleri çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.
Nigm, “Kararın zamanı ve bulunduğu koşullar, özellikle de siyasi bir karar olduğunu gösteriyor. Türkiye liderinin kendini Müslümanları koruyan ve onların görkemlerini yeniden canlandıran bir kahraman haline getirme girişimi olarak görülebilir” dedi.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Kültür, Gençlik ve Bilgi Geliştirme Bakanı Noora Al Kaabi, “Ayasofya binlerce yıldır tarihi bir dönüm noktası olmuştur. Statüsünü değiştirmek kültürel değerine zarar verecektir” dedi.
Türkiye’de, Danıştay kararıyla Ayasofya'nın müzeden camiye dönüştürmesi yönündeki kararın uluslararası alanda yankıları sürüyor.
BAE) Kültür, Gençlik ve Bilgi Geliştirme Bakanı Noora Al Kaabi, Twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, "Ayasofya binlerce yıldır tarihi bir dönüm noktası olmuştur. Statüsünü değiştirmek kültürel değerine zarar verecektir. Kültürler ve medeniyetler arasındaki dinlerarası diyaloğun değerli bir sembolü ve simgesi olarak kalmıştır” dedi.
Al Kaabi, “Kültürel miras değerlidir ve insanlara ve medeniyetlere aittir. Onları sorumlu bir şekilde korumalı ve gelecek nesillere dini uyum ve kültürel bir arada yaşamanın bir tanığı olarak kalmaları için bakımlarını sağlamalıyız” ifadelerini kullandı.
Güncellenme Tarihi : 13.7.2020 14:34
