KAYNAK : Haber Vitrini
MUAMMER TAN
ANKARA - Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz, kurban kesiminin hijyenik bir ortamda ve ehli kişiler tarafından yapılması gerektiğini bildirdi. Yılmaz, bazı çevrelerce kurban bayramının 'kavurma bayramı' olarak algılanmasının da, kurbanı ibadet kabul eden milyonlarca insanı derinden rencide ettiğini kaydetti.
Kurban Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayınlayan Yılmaz, "Asırlardan beri İslam dünyasının büyük bir coşku ve heyecanla kutladığı Kurban Bayramını 22 Şubat 2002 tarihinde bir kez daha idrak etmiş olacağız" dedi. Kurban ibadetinin en iyi en güzel şekilde yapılması için, kurbanın ehil kişiler tarafından ve uyuşturularak kesilmesi gerektiğine işaret eden Yılmaz, bu esnada psikolojik olarak etkilenmemeleri için çocukların kesim mahallinden uzak tutulmalarını istedi. Yılmaz, kurbanların hijyenik ortamda ve dini usullere uygun olarak kesilmesini sağlamak üzere bu yıl uygulamaya konulacak olan kurban kesimi ile ilgili kurallara uymak hususunda bütün vatandaşların gerekli hassasiyeti göstermesi ve mümkün olduğu kadar yetkilerce kurban kesim yeri olarak belirlenen mahallerde kurbanlarını kestirmelerini belirterek, "Kesinlikle yol ve caddelerde bu işi yapmamaları, evlerinin bahçesinde kurban keseceklerin de temizlik kurallarına hassasiyetle uymaları gerekmektedir" dedi.
Yılmaz, bu konuda kamu yararı göz önünde tutularak belirlenen kurallara uymanın islam dininin bir gereği olduğuna işaret ederek, dini konuların ehil kimselerce tartışılması, toplumun aydınlanması bakımından önemli ve gerekli olduğuna dikkat çekti. "Ancak bu tartışmalar yapılırken toplumun dini duygularının rencide edilmemesine de gerekli özenin gösterilmesi gerekir" diyen Yılmaz, "Kurban kesiminin vahşet ve katliam, Kurban Bayramının da kavurma bayramı olarak nitelendirilmesi, kurbanı ibadet kabul eden milyonlarca insanımızı derinden rencide etmektedir" dedi.
Bayramların dini şuur ve duygunun gelişmesine, milli ve manevi değerlerin güçlenmesine, birlik, beraberlik, kardeşlik sevgi ve saygı ruhunun kuvvetlenmesine, yardımlaşma ve dayanışmanın tesisine katkılar sağladığını ifade eden Yılmaz, "Dargınlık, düşmanlık, çekişme, tefrika ve ihtilafların giderilmesine, toplum bünyesinde açılan yaraların sarılmasına, akraba, komşu ve büyüklerin ziyaret edilmesine, fakir, yetim ve kimsesizlerin gözetilmesine; çocukların sevindirilip manevi havayı teneffüs etmelerine, kısaca, her türlü ahlaki ve insani değerlerin kazanılmasına vesile olan müstesna günlerdir" dedi.
"Kurban ibadeti, müslüman toplumların belirli simgesi ve şiarı sayılagelen ibadetlerden biri olarak dini-sosyal hayatımızda her zaman önemli bir yer işgal etmiştir" diyen Yılmaz, "Kurban; çocukluğumuzda ayrı, gençliğimizde ayrı, olgunluğumuzda ayrı anlamlar ifade eder" şeklinde konuştu. Yılmaz, İslam anlayışına göre ibadet bağlamında icra edilen her eylemin bir şekli, bir de amacı olduğunu ve ibadetlerin yapılış şekli ve amacının korunarak icra edilmesi, hem ibadetin kabulü hem de bireysel ve toplumsal hayatta etkileri bakımından büyük önem arz ettiğini kaydetti. Yüce Allah'ı hoşnut kılabilmek için girişilen her ibadetin, samimiyet ve içtenlikle yapılması, gösteriş ve riyaya bulaştırılmamasının büyük önem arz ettiğine dikkat çeken Yılmaz, şunları kaydetti:
"Birlik ve beraberliğe, yardımlaşma ve dayanışmaya her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğumuz bir zamanda, asırlardır bizleri birbirimize bağlayan manevi unsurlardan biri olan mübarek Kurban Bayramının, hayırlara vesile olması niyazıyla; başta aziz milletimizin, Türk Cumhuriyetleri ile yurtdışında yaşayan vatandaş ve soydaşlarımızın Bayramlarını yürekten kutluyor, Bayramın Ülkemiz ve İslam aleminin sükun ve huzuruna, bütün insanlığın barış ve hidayetine vesile olmasını Cenab-ı Hakk'tan niyaz ediyorum".
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:28
