Ekonomi
  • 23.5.2018 00:10

Dövizin çıkışı engellenemiyor


Türkiye Büyük Millet Meclisi 21 Şubat’ta seçimlerde ittifak kurulmasına olanak sağlayan yasayı kabul ettiğinde 3,77 olan Dolar/TL kuru, Salı günü 4,66 lirayı gördükten sonra günü 4,64’ten kapattı.

Böylelikle son doksan gün içinde Türk Lirası’nın Amerikan Doları karşısındaki değer kaybı %23’e ulaştı.

S&P: “Ödemeler dengesindeki durum büyümeye zarar veriyor”

2 Mayıs’ta Türkiye’nin kredi notunu BB seviyesinden BB- seviyesine, görünümünü de durağandan negatife düşüren uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poors’un Türk ekonomisi hakkındaki endişeleri sürüyor.

Bugün Reuters’a konuşan S&P analisti Frank Gill, “Endişe ödemeler dengesinin kötüleşmesiyle ilgili ve bu gerçekten büyümeye, mali görünüme ve bankalara çok hızlı şekilde zarar vermeye başlıyor. Türkiye'de birçok şey Merkez Bankası'nın ne yapacağına bağlı olacak” dedi.

Erdoğan: “MB bağımsız ama yürütmenin başının sinyallerini bir kenara koyacak hali yok” 

S&P analistinin açıklamasında Merkez Bankası’na işaret etmesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz hafta Londra’da Bloomberg televizyonunda yaptığı konuşmada bankaya dair vurgusunu akıllara getirdi. Cumhurbaşkanı, bu söyleşide “Tabii ki, Merkez Bankası’nın bağımsızlığı söz konusudur. Ama Merkez Bankası’nın bağımsızlığının gereği ile kalkıp, herhalde yürütmenin başı olan bir başkanın burada vermiş olduğu sinyalleri bir kenara koyacak hali yok. O da buna göre değerlendirmelerini yapacaktır. Adımlarını ona göre yapacaktır. Ben bunun gelecek için çok isabetli adımların atılmasına vesile olacağına inanıyorum" görüşlerini dile getirmişti.

Bu sözler piyasalarda Merkez Bankası’nın bağımsızlığına müdahale olarak yorumlandı.

Mustafa Sönmez: “Cumhurbaşkanı’nın MB’ye müdahalesi güvensizliği arttırıyor” 

Ekonomist Mustafa Sönmez de Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya’nın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamasından bir gün sonra AKP Genel Merkezi’ne gitmesinin güven kaybını büyüttüğüne işaret ediyor.

Amerika’nın Sesi’ne konuşan Sönmez, “Erdoğan’ın Londra konuşmasından bir gün sonra MB Başkanı AKP karargahına gitti. Bağımsız olan bir kurumun başkanının bunu yapması içeride büyüyen güvensizliği arttırdı. Güvensizlik döviz fiyatlarını tırmandırıyor. Hem içerideki, hem dışarıdaki piyasa aktörleri ekonomiyi yönetenlerin bunu yapamadığını görüyor. Türkiye kırılgan ekonomi olarak görülüyor. Var olan çıkmak istiyor, gelmek isteyen de erteliyor. Merkez Bankası’nın eli kolu bağlı çünkü Erdoğan faiz artışı istemiyor” dedi.

Fitch: “Erdoğan'ın faizle ilgili açıklamaları öngörülebilirliğini azaltıyor”

Türkiye ile ilgili rapor yayınlayan bir diğer uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Merkez Bankası hakkındaki açıklamasına atıfta bulundu.

Raporda, “Erdoğan'ın faizle ilgili açıklamaları sadece para politikası değil genel ekonomik politikanın da seçim sonrası öngörülebilirliğini azaltıyor. Para politikasının bağımsızlığının daha fazla zedelenmesi özellikle ülkenin dış finansman üzerindeki baskılara ve makroekonomik ortamdaki bozulmaya katkıda bulunması ya da daha geniş ekonomi politikası oluşturma kredibilitesine ve ülkenin iş ortamına zarar vermesi halinde, Türkiye'nin kredi notu görünümü üzerinde daha fazla baskı oluşturacaktır” ifadelerine yer verildi.

Mahfi Eğilmez: “Reel kesimin döviz açık pozisyonu 222,7 milyar dolar” 

Eski Hazine Müsteşarı Mahfi Eğilmez, doların tüm dünyada değer kazandığını söylese de Türk Lirası’nın değer kaybının yalnız dış etkenlerden kaynaklanmadığı görüşünde. Eğilmez, “Buna ek olarak Türkiye’nin 2018 yılında yapması gereken dış borç geri ödemesi tutarı toplamda 93,5 milyar Dolar. Şubat ayı itibariyle reel kesimin döviz açık pozisyonu toplamı 222,7 milyar Dolar. Kurların yükseldiğini gören reel kesim kuruluşları, kurlar daha fazla yükselmeden döviz alıp açık pozisyonlarını kapatmak istiyorlar. Eskiden hane halkları kurlar yükseldiğinde Merkez Bankası’nın faiz artıracağını ve dolayısıyla kurların daha fazla yükselmeyeceğini düşünürler, o aşamada ellerindeki dövizi satar ve bu kez kur düşüşüne yol açarlardı. Bu kez Merkez Bankası’nın faiz artırımı yoluyla müdahale etmemesi bu tür bir otomatik dengelemenin işlemesini de tıkıyor” dedi. 

AKP’den aday gösterilmeyen Mehmet Şimşek ekonomiyle ilgili yorum yapmadı partisine başarılar diledi

Kabinede ekonominin kaptanı olarak görülen Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ise TL’de önlenemeyen değer kaybı hakkında yorum yapmıyor.

Kabinede ekonomiden sorumlu diğer üyeler Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Maliye Bakanı Naci Ağbal ve Sanayi Bakanı Faruk Özlü gibi liste dışı bırakılan Mehmet Şimşek, bugün attığı twitter mesajında, “Özenle ve dikkatle belirlenmiş listelerde yer alan partimizin 27. dönem milletvekili adaylarını tebrik ediyor, başarılar diliyorum. Sürecin zaferle taçlanmasını temenni ediyorum; hayırlı, uğurlu olsun. Durmak yok yola devam” dedi.

AMERİKANIN SESİ

Güncellenme Tarihi : 23.5.2018 02:22

İLGİLİ HABERLER