Ekonomi
  • 6.11.2004 13:00

PEYGAMBER EFENDİMİZ SOYUNDAN GELEN ÜNLÜ İŞADAMI KİM?

Erdem Holding Başkanı Dr. Zeynel Abidin Erdem, peygamber soyundan geliyor. Erdem, bu nedenle, ticarete atılırken babasının, ‘Harama karışma, faize bulaşma’ öğüdüne hep uyduğunu söylüyor. Erdem, işe yeni başlayan çalışanlara da önce müşterinin sonra şirketin çıkarlarını korumaları için yemin ettiriyor...


ERDEM Holding Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Zeynel Abidin Erdem, 20 yaşından beri iş dünyasının içinde... Bugün 60 yaşında olan Erdem, kendisini, hiç banka kredisi almayan, vergisini sonuna kadar ödeyen bir işadamı olarak tanımlıyor. Seyyid bir aileden gelen yani soyları Hz. Muhammed’e uzanan Erdem, bugün anlattığı tüm özelliklerini, ticarete atılırken, babasından aldığı öğütlere borçlu olduğunu söylüyor. Erdem, ticaret hayatına atılırken, babasından destur istemiş ve ‘Biz Seyyid bir aileden geliyoruz, peygamber soyundan geliyoruz. Ne emrediyorsunuz’ diye sormuş... Babası da, ‘Bugüne kadar harama karışmadık, faize de bulaşmadık, bu ikisinden uzak dur yeter’ öğüdünü vermiş... Erdem, ‘O günden bu yana ne repo yaptık, ne de banka kredisi aldık. Benim bankalarda şahsi hesabım hiçbir zaman olmadı. Kazandığımızı yatırıma harcadık’ diyor... Erdem, iş ahlakını, işe aldığı elemanlarında da arıyor. İşe yeni giren elemanlar, deneme süresinden sonra, Erdem’in makamına gelerek, ‘Çalışma hayatım boyunca önce müşterilerimin hakkını, sonra da şirketimin çıkarlarını koruyacağıma namusum ve şerefim üzerine yemin ederim’ diyerek işe alınıyorlar.

ÖNCE MÜŞTERİ...

Erdem, ‘Bütün personel bu yemini ederek işe başlar. Bu bizim ana prensibimiz’ diyor. Genpa dahil 9 şirketin yönetim kurulu başkanlığını yürüten, Türk Amerikan İşadamları Derneği Onursal Başkanı, Sudan Cumhuriyeti Fahri Konsolosu olan ve daha birçok görevi bulunan Dr. Zeynel Abidin Erdem ile AB üyeliği, ABD ile ilişkiler, Büyük Ortadoğu Projesi ve Türkiye ekonomisi üzerine konuştuk.

17 Aralık’ta AB’nin tarih vermesini bekliyoruz. Sizce, müzakere tarihi alınabilir mi?

Türkiye 2 yıldır 17 Aralık tarihine kilitlenmiş durumdadır. Ben Türkiye’nin AB’ye girmesi gerektiğini, ancak, girmemesi durumunda da çok büyük sorun olmayacağını düşünüyorum. Çünkü, zaman içinde Türkiye’nin AB’ye ihtiyacı olmayacak. Tam tersine onların bize olacak. Çünkü, Türkiye, genç ve hırslı insanlarla dolu. Büyümeyi isteyen bir ülke. AB’de ise yaşlı insanlar çoğunlukta. Türkiye, 10-15 yıl sonra Alman ve Fransız ekonomilerini bile sollayacaktır. AB’den tarih alamazsak, bu dünyanın sonu olmaz. Yeter ki birbirimize girmeyelim. Çünkü, İsmet İnönü’nün dediği gibi, yeni bir dünya kurulur, Türkiye orada da yerini alır.

10 YILDA BÜYÜRÜZ

Almanya’nın yıllık GSMH’si 1.9 trilyon dolar. Fransa’nın 1.4 trilyon dolar seviyesinde. Türkiye’nin ise 2003 itibariyle 238 milyar dolar. 10 yıl içinde ne olacak da, Türkiye’nin GSMH’si 1.9 trilyon dolara çıkacak.

Türkiye’nin dört bir yanı savaşlarla çevrili. Türkiye, bu savaşlardan kurtulma adına AB coğrafyası içinde olup, millet olarak mevcut İslam camiasından da bağımızı koparmayacağız. İslam camiası 1.5 milyar insandan oluşuyor. O halde, sanayisi ve teknolojisi ilerlemiş Türkiye, bu pazara açılarak Almanya’yı geçecektir. Ayrıca Türkiye’nin istikbal vaadeden turizmi, insanları ve tecrübesi var.

Türkiye’ye yabancı sermaye gelmiyor. Sebebi sizce nedir?

Türkiye’nin geleceği çok parlak. Yabancı sermayeli yatırımcılar da bazı sorunların giderilmesi ile Türkiye’ye gelecekler. Ancak, Türkiye bir türlü özelleştirmesini bitiremedi. Hatta bu konuda bugünkü hükümet de dahil herkes sınıfta kaldı. Siyasi istikrarsızlık çok büyük etken oldu. Türkiye’nin bu konuda çözmesi gereken önemli sorunları var. Bunların başında bürokratik engellerin kaldırılması gerekir. Yerlerini kaybetmemek için özelleştirmelerin engellendiğini biliyoruz. Bunların artık olmaması gerekir.

Türkiye’de ekonomik verilerin iyi olduğu belirtiliyor. Ama işsizlik de önemli boyutlarda. Biz acaba gerçekten büyüdük mü?

Hükümetin 2 yıldır yaptığı çalışmalar olumlu yönde gidiyor ama yeterli değil. Bakın, Türkiye son iki yılda gerçekten büyüdü. Enflasyonu düşmeye başladı. Ama bu büyüme henüz vatandaşlara yansımadı. Türkiye 2 yıl önce 2 bin dolarlık kişi başına milli gelirden bugün 4 bin 500 dolarlar seviyesine çıktı. İşsizliğin nedeni de fabrikaların otomasyona yatırım yapmasıdır. Düne kadar fabrikalarda bin kişinin yaptığı iş, artık makinalar sayesinde 10 kişi ile yapılabilir hale geldi.


İBRAHİM ACAR


ABD ORTADOĞU’DA TURKiYESiZ YAPAMAZ


Türkiye-ABD ilişkileri uzun vadede nasıl gelişir?

Türkiye-ABD ilişkileri, önce askeri ve stratejik, sonra da ekonomik ve sosyal zeminler üzerine kurulmuştur. ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi’nin ikinci ayağı Türkiye’dir. ABD, bu projesini Türkiyesiz yapmaya kalkarsa tek ayağından yoksun olur. Bu nedenle Türkiye’nin bu anlamda önemi çok büyük. ABD, Türkiye sıkıştığı her dönemde yardım etmiştir. Dün, Avrupa’nın göbeğinde, Bosna’da yaşanan katliamı AB ülkeleri sadece izlemiş, ABD ve Türkiye’nin yaptığı operasyonlar sonunda bu katliam önlenmiştir. Türkiye, hem bölgesinde hem de dünyada anahtar ülke. Türkiye, ABD için çok önemlidir. Bu durum ABD’de başkanlar değişse bile devam eder. Çünkü, ABD başkanları, uluslararası platformda yetişmiş Akil İnsanlar’a sorumludur. Akil İnsanlar da derin devleti oluşturur.

Bu söylediğiniz daha çok Yahudi sermayedarları mı kapsar?

ABD sermaye piyasasının yüzde 80’i Yahudiler’in elindedir. Akil İnsanlar’ın da aşağı yukarı yüzde 80’i bunlar tarafından oluşturulur.

AB içinde bazı gruplar, ABD’nin, Türkiye’nin AB’ye girmesini, kendi çıkarları için desteklediğine dair itirazlar var. Bunu nasıl yorumluyorsunuz?

AB içinde, Türkiye’nin ABD’nin Truva Atı olacağına dair bir inanış var. ABD’nin bu nedenle Türkiye’nin AB üyeliği için destek verdiğini düşünüyorlar. Ama buna ne ABD’nin ihtiyacı var ne de Türkiye’nin buna niyeti... Çünkü, ABD eğer gerçekten siyasi ve ekonomik olarak AB’yi etkisi almak istese, bunun için yeterli gücü var. Şöyle söylemek mümkün, ABD ile AB arasında teknoloji açısından 100 yıl fark var. Bu da ekonomik ve askeri açıdan da üstünlük sağlıyor.


TELSiM’E YABANCILARLA TEKLiF VERECEK


Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’nun Uzan Grubu’nun el koyduğu şirketlerinden olan Telsim’in borçlarından arındırılarak potansiyel alıcıların karşısına çıkarılması ve bir an önce satılması için çalışmalarını hızlandırdı. Türkiye’nin önde gelen cep telefonu distribütörlerinden Genpa’nın sahibi Zeynel Abidin Erdem de, Telsim’le ilgilendiklerini söyledi. Geçtiğimiz günlerde bu konuyla ilgili açıklama yapan Zeynep Abidin Erdem, ‘Telsim’le ilgileniyoruz. Gerekli girişimlere başladık’ demişti. Erdem, Telsim almak için yabancı ortaklarla görüştüklerini ve çalışmaların son aşamaya geldiğini söylemişti.
star
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:13

İLGİLİ HABERLER