Ergenekon davasında sanıkların savunmaları alınıyor
Yargıtay Konferans Salonunda görülen duruşmada sanık emekli Orgeneral Hurşit Tolon yaptığı savunmada 35 ay boyunca Silivri’de esir tutulduğunu söyledi. Kendisine verilen mahkumiyetin sebebinin 2 adet düzmece CD olduğunu belirten Tolon, “Beklentim düzmece deliller ile yalancı tanıklarla kurulan suikastın sorumlularının adli makamlar önünde hesap vermesidir. Süreç boyunca yaşadığım zulme rağmen adaletin bir gün tecelli edeceğine inandım. Bu dava düzmece deliller ve yalancı tanıkların iftiralarına dayalı olarak açılmış ve hükme bağlanmıştır. Türk Silahlı Kuvvetlerinde son derece önemli görevler icra etmiş, ömrünü ülkesine, milletine adamış ben ve benim gibi vatanseverler terörist ya da darbeci gibi gösterilmiş ve Türk Silahlı Kuvvetleri hedef alınmıştır. Devletin en üst yetkili birimlerince de dile getirildiği gibi orduya kumpas kurulduğu inkar edilemeyecek bir gerçektir” diye konuştu.
Bu dosyanın Türkiye Cumhuriyeti’nin bekasıyla ilgili bir dosya olduğuna dikkat çeken Tolon, “Türkiye’nin bölünmesine, emperyalist güçler tarafından yağmalanmasına karşıysanız, Cumhuriyet ve Anayasa’ya bağlıysanız, Atatürk’ü seviyorsanız o zaman siz artık tescilli Ergenekoncusunuz demektir. O zaman elbette yeriniz Silivridir” ifadelerini kullandı.
Oğlunun kendi evine 500 metre yakınlığındaki şahsi konutunda, kendisinin ve avukatının evde olmadan polis memurları tarafından yapılan aramada ele geçirildiği iddia edilen 2 adet CD’nin hem iddianamede hem de gerekçeli kararda tarafına yapılan suçlamaların temel delili olarak gösterildiğine dikkat çeken Tolon, şöyle devam etti:
“Yerel mahkeme bu CD’lerin imajlarını dahi dosyaya koymadan mahkumiyetime karar verdi. Bu CD’ler tutanaklarda bile bulunmuyor. Eğer eski yasa yürürlükte olsaydı bu 2 düzmece CD ile idam mahkumu biri olarak karşınızda bulunacaktım.”
İddianamede ve gerekçeli kararda fişleme faaliyetleri başlığı altında, oğlunun evinde 266 sayfa A4 belgesinin ele geçirildiğinin iddia edilmesine karşın, yapılan aramalarda yalnızca oğluna ait evden alınan 26 adet belgenin olduğunu belirten Tolon, şöyle devam etti:
“Bu dökümanlar arasında mahkemenin fişleme suçundan dolayı verdiği mahkumiyet kararına dayanak yaptığı tek ama tek bir belge yada A4 çıktısı dahi yoktur. Menşei belli olmayan sözde belgeler iddianameye ve dosyaya nasıl dahil edilip hükmü esas alınmıştır bunu ben huzurunuzda izah edemiyorum. Hakkımda söz konusu mahkumiyet kararının verilmesinin ardından emniyet ve yargıdaki illegal yapılanma iddialarının gündeme gelmesi ve davanın soruşturma aşamasında kolluk görevlisi sıfatıyla şaibeli arama, el koyma, dinleme ve inceleme işlemlerini gerçekleştiren emniyet görevlilerinin derhal görevden alınmaları ve akabinde kuvvetli suç şüphesini gösteren somut olgulara dayalı olarak tutuklanıp, yargılanmaları da iddialarımızın haklılığını ortaya koymaktadır. Soruşturma aşamasında toplanan tüm delillerin hukuka aykırı nitelik taşıması nedeniyle yargılama ve hükme esas alınamayacağı açıktır.”
73 yıllık hayatı boyunca hukuka aykırı hiçbir filin ve suçun olmadığını ifade eden Tolon, “Ergenekon davasında atılı suçu da işlemedim. İşlemediğim bir suçu huzurunuzda savunmak durumunda bırakıldım. Ülkem, milletim ve devletim için inandığım değerlere uygun hareket ettiğim için suçlu addedilip cezalandırılmayı asla hak etmedim” ifadelerini kullandı.
Güncellenme Tarihi : 18.3.2016 18:06