Eğitim
  • 5.12.2007 00:52

"EŞİ ÇARŞAFLI" DENİLEN BEKAR REKTÖR GENÇLERE EVLENMELERİNİ ÖNERDİ

OKTAY ÖZDEN
ESKİŞEHİR (İHA) - Çankaya Köşkü ile YÖK arasında yaşanan 'bilgi notu' krizinde gözlerin çevrildiği ve bekar olmasına rağmen eşinin kara çarşaflı olduğu iddia edilen Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Rektörü Prof. Dr. Fazıl Tekin, bahse konu iddiayı mesnetsiz, ahlak dışı, bu gerçek dışı iddiayı ortaya atanları ise korkaklıkla nitelendirdi.

YÖK'ün de çok fazla müdahaleci olmaması, ama koordinatör ve danışman bir kurum olmasını isteyen Tekin, nasipsiz olduğunu söylediği evlilik konusunda ise gençlere ve öğrencilerine, "Gecikmeden evlenin, yuvanızı kurun" tavsiyesinde bulundu.


Tekin, makamında düzenlediği basın toplantısında, önceki gün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün rektör atamalarıyla ilgili yaptığı açıklamanın gündeme düştüğünü belirterek, "Burada ifade edilen ya da iddia edilen gerçek dışı husus şuydu. Rektör adaylarından birinin eşinin çarşaflı olmasıydı. Cumhurbaşkanı tarafından atanan kişi de ben olduğum için, benim eşimin çarşaflı olduğuna ilişkin son derece gayri ciddi bir ifadeydi. Sayın cumhurbaşkanlığı makamı bunu inceletip, gerçek olmadığını tespit etmişler.


Açıklama buydu. Fakat burada söz konusu olan şahsım olduğu için benimle ilgili bu mesnetsiz iddianın hangi amaçla ortaya atıldığı konusunda herhangi bir yorum yapmak istemiyorum. Bende dün öğleden sonra konuyla ilgili bilgi sahibi olabildim. Buradaki iddialar son derece mesnetsiz. Devletin yüce makamlarını bu şekilde gerçek dışı iddialarla meşgul etmenin ne derece saygıyla ve genel ahlakla bağdaştığını takdirlerinize bırakıyorum" dedi.


Rektörlük görevine atanmasının üzerinden yaklaşık 2 ay geçtiğini hatırlatan Prof. Dr. Fazıl Tekin, "Sağda solda bir takım iddialar, gerçek dışı isnatlarla karşılaşıyorum. Bu, fevkalade üzüntü verici bir durum. Bu ülkeye 40 yıl hizmet eden bir kamu görevlisi, bir akademisyen olarak tarafıma haksızlık edildiğine inanıyorum. Türkiye Cumhuriyeti anayasasına, devletin dirlik ve düzenliğine, hukuka saygılı bir kişi olarak gelmiş olmamdan dolayı böyle haksız isnatlarla karşı karşıya kalınca, fevkalade rahatsız oldum. 2547 sayılı yasanın 13. maddesinde rektörlerin nasıl atanacağı belirlenmiştir. Cumhurbaşkanı da, herhangi bir oy sayısına bakmaksızın, kendince belirlediği kriterlere göre kendisine sunulan 3 isim arasından bir kişiyi 4 yıl için rektör olarak atar. Kanun bu kadar açık olmasına rağmen bu konuda bir takım spekülasyonlar yapılması haksızdır ve hukuk dışıdır diye düşünüyorum. Bu şekilde gerçek dışı beyanlarda bulunulmasını hiç bir şekilde tasvip etmiyoruz, kınıyoruz ve üzüntülerimizi sayın kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz. Türkiye'de dürüst, namuslu iş yapan insanların önüne engeller çıkarılmamalıdır. Bu ülke çok daha iyi yönetimlere layık olan bir ülkedir. Özellikle içinde bulunduğumuz, milli birlik ve beraberliğimizi sımsıkı ayakta tutmamız gereken şu günlerde bu tür spekülasyonlarla kurumları ve insanları yıpratmanın hiç bir şeye yaramayacağı ortadır" diye konuştu.


Tekin, son olayın direkt kendisiyle ilgili olmamasına rağmen yoğun talepler üzerine açıklama yapmak zorunda kaldığını anlatarak şunları söyledi:


"Adeta Osmangazi Üniversitesi Rektörü'nün gerici bir insan hüviyetinde olduğu gibi bir izlenim olşturmak, büyük bir haksızlıktır. Atatürk ilke ve ınkılaplarının her zaman yılmaz savunucusu olduk. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, hiç bir zaman Atatürkçülükten taviz vermeyen, onu her zaman saygıyla ve minnetle anan kişilerden oluşmaktadır. Hiç bir kimseye bir suçlama ya da iddiada bulunamam. Çünkü, böyle bir ahlak dışı davranışı kimin, hangi amaçla yaptığını bilemezsiniz. Bir suçlamada bulunmuyorum. Ama bu tür davranışları yapanların kamuoyunun takdirine sunuyorum. Bu davranışlar onaylanamaz. Herhalde bu davranışları yapanlar tespit edilirse gereken yapılır. Bu insanlar ne yazık ki, açık isimlerini ortaya koymaktan çekinen korkak insanlardır. Yoksa cumhurbaşkanlığı, YÖK makamı gibi saygın makamları meşgul etmek en azından saygısızlıktır. Bizim her zaman alnımız açıktır. Biz daima ülkemize, milletimize büyük bir açıklıkla ve dürüstlükle hizmet etmenin gayreti içinde olduk."


YÖK'ün çok fazla müdahaleci değil, ama koordinatör ve danışman bir kurum olmasından yana olduğunu dile getiren Rektör Fazıl Tekin, "Bu kurumun çok politize olmaması son derece önemli. Camiye, kışlaya ve okula siyasetin girmemesi Türkiye'de çok önemli bir realitedir. Eskişehir üniversitelerinde buna titizlikle uyulmaktadır. Biz kurum olarak bütün siyasal partilere, görüşlere eşit uzaklıktayız. Çağdaş, demokrat, laik Türkiye'nin bir üniversitesi olarak daima her türlü görüşün tartışılabilmesinden yanayız" ifadesini kullandı.


Prof. Dr. Tekin, bugüne kadar evlenememiş olmasını bir eksiklik olarak gördüğünü söyleyerek, "Bu işler nasip, kısmet işi. Biraz da gayret işi. Bizim gayretimiz belki yetersiz oldu, ya da bu konuda nasipsisiz. Maalesef, ben şimdiye kadar çok düzenli bir bekarlık hayatım olmasına rağmen evlenmedim. Olmasını dilerdim. Genç arkadaşlara ve öğrencilere diyorum ki, aman gecikmeden evlenin, yuvanızı kurun. Çünkü, insanlar tek değil, çift yaratılmıştır. Ayrıca bayanlara ve aile kurumuna son derece saygı duyarım"
dedi.

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 15:20

İLGİLİ HABERLER