Gündem
  • 28.7.2014 09:35

Bayramda yapılması sünnet olan işler

Bayramda yapılması sünnet olan işler

Ne mutlu günahlardan sakınarak oruç tutanlara… Bunlar, asıl bayramı âhirette yapacaklardır!

Sual: Bayramda ne yapmak gerekir?
CEVAP: Bayramda erken kalkmak, gusletmek, misvak kullanmak, güzel koku sürünmek, yeni ve temiz elbise giymek, sevindiğini belli etmek, Ramazan Bayramı'nda bayram namazından önce tatlı yemek, hurma yemek, hurmayı 1, 3, 5 gibi tek adet yemek, teke riayet etmek, karşılaştığı müminlere güler yüzle selam vermek, fakirlere sadaka vermek, İslamiyet'e doğru olarak hizmet edenlere yardım etmek, dargınları barıştırmak, salih akrabayı, din kardeşlerini ziyaret etmek, onlara hediye vermek sünnettir. Ramazan gittiği için değil, günahlarımız affolup, büyük sevaba ve büyük nimete kavuştuğumuz için bayram yapıyoruz.
Peygamber efendimiz, (Ramazan ayının son günü Allahü teâlâ, oruç tutanları affeder) buyurunca, Eshab-ı kiram, (Ya Resulallah, o gün Kadir Gecesi mi?) diye sual etti. Onlara, (Bilmez misiniz ki, iş yapana, işi bitirince ücreti verilir) buyurdu. (Beyhekî)
Yine buyurdu ki:
(Ramazan ayındaki özel sevablar bilinmiş olsaydı, bütün yılın ramazan olması istenirdi.) [Ebu Nasr]   
Bunları bilen Müslüman nasıl sevinmez ve bayram etmez? Bayram günleri sevinmek, neşelenmek gerekir. Hazret-i Ebu Bekir, kızı Âişe validemizin evine gidince, iki cariyenin def çalıp oynadığını gördü. Ensar-ı kiramın kahramanlıklarını övüyor, destan söylüyorlardı. Hazret-i Ebu Bekir, (Resulullah'ın evinde böyle şey yapılmaz, susun) dedi. Düğünlerde ve bayramlarda, kadınların def çalmaları caiz olduğu için, Peygamber efendimiz hazret-i Ebu Bekir'e, (Onlara mani olma! Her kavmin bir bayramı vardır, bu da bizim bayramımızdır. Bayram, sevinç günleridir) buyurdu. (Buhârî)
Hazret-i Ali, (Bugün, orucu kabul edilenlerin ve günahları affedilenlerin bayramıdır) buyurdu. Hadis-i şerifte de, (Ramazan ayında, içkiye devam eden, ana babasına âsi olan ve sıla-i rahmi terk eden hariç, herkesin günahları affolur) buyuruldu. (Gunye)
Eğer bunlar tevbe ederse, Allahü teâlâ günahlarını affeder. Ne mutlu günahlardan sakınarak oruç tutanlara… Bunlar, asıl bayramı âhirette yapacaklardır!

Mehmet Ali Demirbaş / Türkiye Gazetesi

Hakiki bayrama kavuşabilmek

Bayram, günahlardan kurtulma günüdür. Mü'minin bayramı, îmânla öldüğü, Cennette Allahü teâlânın rûyetine kavuştuğu ve Peygamber efendimizi gördüğü gündür.
Îyd, bayram demektir. Her yıl, ramazân ayında ve Arefe gününde günâhlar affdildiği, Müslümânlar sevindikleri, sürurlarının, neşelerinin tekrâr geldiği için Îyd denilmiştir. Bayram, affa uğramaktır. Bayram, günahlardan kurtulma günüdür. Mü'minin bayramı, günahlarının affedildiği, îmânla öldüğü, Cennette Allahü teâlânın rûyetine kavuştuğu ve Peygamber efendimizi gördüğü gündür. Hakiki bayram, Rabbimizin huzûruna, yüz akıyla çıkabilmektir. Bir bayram günü, insanların neşeyle eğlendiklerini gören hazret-i Ali;
“Günâh işlemediğimiz gün de, bizim bayramımızdır” buyurmuştur.
İmâm-ı Şâfiî hazretlerinin talebelerinden biri anlatır:
“Bir bayram günü İmâm-ı Şâfiî hazretleri ile berâber mescidden çıktık. Evlerinin kapısına gelince, bir hizmetçi kendisine bir kese altın getirip, efendisinin selâmı olduğunu ve bunu kabûl buyurmasını ricâ etti. İmâm-ı Şâfiî hazretleri keseyi kabul etti. Biraz sonra biri gelip;
-Bu gece bir çocuğumuz oldu ama ihtiyaçlarını giderecek hiç param yok. Sizden Allah rızâsı için biraz para istiyorum dedi. İmâm-ı Şafiî hazretleri keseyi hiç açmadan, olduğu gibi o şahsa verdi. Halbuki biliyordum ki, kendisinin de hiç parası yoktu.”
Sırrî-yi Sekâtî hazretleri anlatır:
“Bir bayram günü Ma'rûf-i Kerhî hazretlerini hurma toplarken gördüm ve;
-Bunları ne yapacaksın? diye sordum.
-Şu çocuğu ağlarken gördüm. Sebebini sorunca, anne ve babasının olmadığını, arkadaşlarının yeni elbiseleri ve oyuncakları olup kendisinin olmadığını söyledi. Şimdi bunları toplayıp satacağım, oynaması için ona oyuncak satın alacağım dedi. Bunun üzerine;
-Bu işi bana bırak deyip çocuğu alıp götürdüm. Yeni güzel elbiseler ve oynaması için bir oyuncak aldım. Çocuk o zaman memnûn oldu. Bundan sonra kalbime bir nûr geldi ve parladı.”
Ana-babanın duâlarını almak için, bayramlar  vesiledir. Bayramlarda, ana-babanın elleri öpülmeli, duâları alınmalı, haklarını helâl ettirmelidir. Ana-baba hayatta ise, rızâsını almak için uğraşmalıdır.
Netice olarak Allahü teâlâ, Muhammed aleyhisselâmın ümmetine, nice mübârek günler, geceler ihsân etmiştir. Ramazan ve Kurban bayramları da bu ihsânın içindedir. Bunları fırsat, ganimet bilerek, Rabbimizin rızâsına kavuşmayı talep etmeli  ve bunun gayreti içinde olmalıdır. Mübârek günleri, bayramları vesile ederek, varsa dargınlıkları gidermeli, kul hakkı varsa helâlleşmelidir. Büyükler ziyâret edilmeli, gönülleri ve duâları alınmalıdır. Vefât etmiş olanları da unutmamalı, kabirlerini ziyâret ederek veyâ bulunduğu yerden duâ etmelidir...
Bayramımız mübârek olsun.

Osman Ünlü / Türkiye Gazetesi

 

Güncellenme Tarihi : 19.3.2016 02:57

İLGİLİ HABERLER