Gündem
  • 23.9.2014 19:52

Erdoğan'dan flaş IŞİD açıklaması

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, ABD’nin New York kentinde Birleşmiş Milletler (BM) 69. Genel Kurulu kapsamında, BM İklim Zirvesi'nin açılış toplantısına katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, IŞİD’e karşı operasyonda siyasi, askeri ve lojistik destek sağlayabileceklerini ifade etti.

Bölgede terör örgütlerine karşı yapılan operasyonlara olumlu yaklaştıklarını dile getiren Erdoğan, “Şu anda tabi henüz gelen bilgiler çok farklı. Yani hedefler noktasında nereler vuruldu, nasıl vuruldu tam manasıyla henüz bilgileri net bize ulaşmış değil. Fakat bunlar biliyorsunuz Sayın Obama’nın konuşmasında da Irak ve Suriye olarak ifade ettiği hedefler arasındaydı. Ve bu hedeflere yönelik atılmış olan bu adım özellikle bölgedeki terör örgütlerine karşı yapılmış bir eylem olarak bizim de tabi olumlu yaklaştığımız bir adımdır. Bunun tabi böyle bir kere olup ardından ciddi bir ara verilmesi yanlış olur diye düşünüyorum. Bu yol haritasının kararlılıkla sürdürülmesi gerekir ve terörle mücadele özellikle bölgedeki terörle mücadeleye bir ortak mutabakat içerisinde yürünmesinin de gereğine inanıyorum” dedi.
Türkiye’nin IŞİD’e karşı operasyonda katkısını Obama ile görüştüklerini dile getiren Erdoğan, “Türkiye’nin katkısını kendileriyle görüşüyoruz, görüşmeye de devam edeceğiz. Ona göre üzerimize düşen görev neyse terörle mücadelede bunu yapmaya tabi ki biz de üzerimize düşen şekilde adımlarımızı atacağız. İnşallah döndükten sonra hükümetimizle de bu görüşmeleri yapacağız. Bu görüşmelerimizi yaptıktan sonra alacağımız karar çerçevesinde buradaki desteğimizi sürdüreceğiz” dedi.
Düzenlenecek bir operasyonun her türü kapsayacağını belirten Erdoğan, “Operasyon her türü kapsar. Askeri, siyasi, lojistik hepsi. Burada dışişleri bakanım sayın Kerry ile, bizim yine sayın Obama’nın başkanlığında yapılacak olan toplantıya katılmak suretiyle oralarda düşüncelerimizi kendilerine belirteceğiz. Bu akşam resepsiyon var. Resepsiyonda kendileriyle görüşme fırsatı zannediyorum ayaküstü olsa da bulacağız ve bu görüşmeleri bu şekilde sürdüreceğiz” dedi.
Tampon bölge hakkında da konuşan Erdoğan, “Tampon meselesine gözü kapalı olarak bakmayalım. Bu bir vaka. Bir defa burada söyledim no fly zone. Bir defa bu önemli. İki, Suriye tarafında güvenli bölge önemli bir şey. 1 milyon insan şu anda sadece bizde. Bunun bizde meydana getirdiği sosyolojik bir olumsuz gelişme var. Bunun giderilmesi lazım. Hala gelmeye devam ediyor. Tabi işin bir de üçüncü boyutu var. Bu bölücü terör örgütleriyle mücadele. Bunu aynı şekilde kararlılıkla sürdürmemiz gerekiyor ve bunu kendileri de zaten kabulleniyorlar ve bu çerçevede Türkiye olarak biz de üzerimize düşeni yerine getiririz” dedi.  

VARILACAK ANLAŞMADA TÜM ÜLKELER ADİL BİR HUKUKİ STATÜ İLE YER BULMALIDIR

BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'nin temel ilkelerinin göz önünde bulundurularak şeffaf, kapsayıcı, adil ve eşitlikçi olması gerektiğini savunan Erdoğan, "Günümüzün en önemli sorunlarından biri olan iklim değişikliği konusunda düzenlenen bu zirvenin başarılı geçmesini diliyorum. Sayın Genel Sekretere iklim değişikliği konusunda sergilediği çabalardan dolayı şükranlarımı sunuyorum. Buradaki görüşmelerin 2007 sonrası iklim değişikliği rejimine ilişkin gelecek sene sonunda Paris'te sonuçlandırılması öngörülen anlaşmanın müzakere sürecinde önemli bir sinerji oluşturacağına inanıyorum. Küresel ısınmanın olumsuz etkileri, dünyanın her gölgesinde farklı şekillerde hissediliyor. Son yıllarda meteorolojik olaylardan kaynaklanan doğal afetlerin hem sayısında hem de sıklığında ciddi artışlar meydana geldi. Bu bakımdan iklim değişikliği ile mücadelede 2020 sonrası dönemde yeni bir rejime ihtiyaç var. Meselenin özüne inerek bu rejimin unsurlarını doğru tespit etmeliyiz. Yeni sistem BM iklim değişikliği çerçeve sözleşmesinin temel ilkelerini göz önünde bulunduran şeffaf, kapsayıcı, adil ve eşitlikçi olmalıdır. Salım azaltımına ve iklim değişikliğine uyuma eşit ağırlık verilmelidir. Varılacak anlaşmada tüm ülkeler adil bir hukuki statü ile yer bulmalıdır. Bağlayıcı olacak bu anlaşma ortak fakat farklılaştırılmış sorumluluklar ile göreceli kabiliyetler temelinde ülkelere gerekli esneklikleri tanımalıdır. İklim değişikliğinin sebebi olmayan ancak sonuçlarından en çok etkilenen en az gelişmiş ülkeler ile kalkınmakta olan küçük ada devletlerinin hakları korunmalıdır" ifadelerini kullandı.

GELİŞMEKTE OLAN BİR ÜLKE OLARAK ALACAĞIMIZ FİNANSMAN TÜRKİYE'Yİ DAHA GÜÇLÜ KILACAKTIR

Bütün ülkelerin salım azaltma konusunda üzerine düşeni yapması gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi: "Tüm ülkelerin salım azaltımı ile ilgili ulusal olarak belirlenmiş katkılarını 2015 yılının ortalarına kadar açıklamak üzere çaba göstereceklerinden eminim. Yeni rejimin müzakerelerinde gerekli güven ortamını tesis etmenin önceliğimiz olması gerektiğine inanıyorum. Bu süreçte ana kirleticilerin sergileyeceği olumlu tutum önemli bir rol oynayacaktır. Türkiye, kritik kümelenme oluştuğu takdirde iklim değişikliği ile mücadelede üzerine düşeni yapmaya hazırdır. BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesine taraf ülkelerin özel şartları ekonomik ve sosyal kalkınmayla birlikte çevrenin koruması hedefleri enerji talepleri ülkemizin yapacağı katkının çerçevesini çizecektir. 2011-2023 yıllarını kapsayan iklim değişikliği eylem planımız doğrultusunda çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Bu dönemde yenilenebilir enerjinin toplam enerji üretimindeki payını yüzde 30'a yükseltmeyi ve ekonomimizin enerji yoğunluğunu yüzde 20 azaltmayı hedefliyoruz. Gelişmekte olan bir ülke olarak yeni sistem kapsamında alacağımız finansman ve teknoloji destekleri Türkiye'yi iklim değişikliği ile mücadelede daha güçlü kılacaktır. Sayın Başkan, müzakere sürecinde önümüzde kısa bir süre var. Bu süreçte mümkün olduğunca yapıcı davranmalı ve samimi olmalıyız" diye konuştu.

Güncellenme Tarihi : 19.3.2016 01:35

İLGİLİ HABERLER