Gündem
  • 26.10.2006 06:43

MELAMİ TARİKATINI GÜNDEME TAŞIYAN OLAY FOTOĞRAF!..

İşte konsolosluk çalışanı O.A.’nın ifadesi: Sürekli Kuran’da bulunan bazı sırlardan bahsediyor ve bizde ışık gördüğünü söylüyordu, artık onun müridi olacağımızı söyledi. Zikir yapmayı öğretti ve birlikte zikir yaptık.

TÜRKİYE’nin Almanya’nın Mainz Başkonsolos Yardımcısı Yalman Okan, maiyetindeki çalışanların yanı sıra gurbetçileri dini ritüellere zorlayarak, tarikat üyeliğine davet etmekle suçlandı. Dışişleri Bakanlığı Teftiş Kurulu, konsolosluk çalışanları ve gurbetçilerin şikayetleri üzerine Başkonsolos Yardımcısı Yalman Okan’ın tarikat faaliyetleri hakkında inceleme başlattı. Teftiş Kurulu’na ifade veren Konsolosluk çalışanları, Okan’ın kendilerine "Melami Tarikatı Şeyhi" olduğunu söylediğini ve dini ritüellere zorladığını ileri sürdü. İnceleme kapsamında ifadesine başvurulan O.A, ifadesinde yaşananları şöyle anlattı:

TARİKATIN EFENDİSİYİM "Eşim D., Yalman Okan’ı akşam yemeğine davet etmişti. Yemek yendikten sonra Ney ile birkaç eser çaldıktan sonra koyu bir dini sohbete başladı. Sürekli olarak Melámilik hakkında konuşuyor ve Kur’an’da bulunan bazı sırlardan bahsediyordu. Bizlerde bir ışık gördüğünü vurguluyordu. Daha sonra namaz kılmak istediğini ve bizlerle sırasıyla tek başına kalmak istediğini söylemesi bizleri iyice şaşırtmıştı. Abdest aldıktan sonra kendisi salonda namaz kıldı ve ilk önce beni yanına çağırdı. Yalman Bey ellerini ellerimin üstüne koyarak kendisinin Melámi Tarikatı’nın efendisi olduğunu söyledi. Artık bizlerin onun müridi olacağını ifade etti. Zikir yapmayı öğretti ve birlikte zikir yaptık.

ALLAH KONUŞTURUYOR Yalman Bey, sohbetleri sırasında bazen konuştuklarını ertesi gün unuttuğunu, o zaman konuşanın o olmadığını, kendisinin Allah tarafından konuşturulduğunu, gözlerinden bakanın Allah olduğunu, ellerimize dokunduğunda Allah’ın dokunduğunu dile getirmekteydi. Kendi amaçları için insanların dini duygularını suiistimal etmekten öte bir şey değil yaptığı. Daha önce çok düşündüm amirlerimize bu olayları anlatmamız gerektiğini fakat dışardan bakıldığında kendisi laik, cumhuriyetçi ve Atatürkçü gözükmektedir. Yaptığı dini saçmalıkları Atatürkçü kişiliği arkasına saklayarak, hem devletimize, hem Atatürk’e hem de dinimize zarar vermektedir."

Onlar da Melamiydi

Bu yılın Ocak ayında İstanbul Çamlıca’daki Subaşı Camii’nde kadın-erkek birlikte namaz kılan ve aralarında Başbakan Danışmanı Cüneyd Zapsu’nun eşi Beyza Zapsu’nun da bulunduğu topluluğun Melami olduğu iddia edilmişti. Topluluğun lideri Ahmet Küre de, Melami tarikatından oldukları konusundaki iddialara, "Öyle olsa ne olur. Asarlar mı beni?" karşılığını vermişti.

Melamilik, Sekizinci Yüzyıl’da Nişabur’da filizlenen bir dünya görüşüdür. Melámiler kaçınılması mümkün olmayan cemaatle namaz dışındaki ibadetlerini ve Allah’a yakınlıkla ilgili hallerini halktan gizlerler. Görünüş ve gösterişe değer vermezler.

//

Muavin Konsolos Yalman Okan, yazdığı mektuplarda da zikirlerden şeyhine kadar birçok konuya değinirken, Melamilik hakkında da bilgi veriyor.

NÖBETE GİTMEK ZİKİR

İçeriğinden askerlik yaptığı anlaşılan "Adem" isimli bir arkadaşına yazan Okan, 12 Ağustos 2003’te yazdığı mektubunda, şu ifadeleri kullanıyor:

"Mektubumda elimden geldiğince Melamilik ve Pirimiz Seyyid Muhammed Nur hakkında bilgi vermeye çalışacağım. Hz. Peygamber, Kabe’yi fethinde önce putları yıktı. Nedir o putlar? Para, mal, mülk hırsı. Zikir gönlün cilasıdır. Şimdi sen en büyük zikri yapıyorsun. Senin orada erken kalkman, nöbete gitmen, talime çıkman, askerlerin işleri yapman hepsi zikirdir."

BEYNİN AÇILACAK

10 Haziran 2003 tarihli bir başka mektubunda ise zikri altı sayfalık bir yazı ile anlatmaya çalışan Okan, "Zikir, dünyada bir insanın yapabileceği en yararlı çalışma türüdür. Normalde çok küçük bir yüzde ile çalışan beynin, boş duran kapasitenin devreye sokulması yolu zikirden geçer. İki cihanın anahtarı elinde. O anahtar sana Allah’ın izniyle her kapıyı açacaktır. Sözlerimizin kıymetini bizzat yaşayarak göreceksin inşallah. Bugün bizlerden duyup da anlayamadığın birçok hususu, ileride zikrin beynindeki istidat kapılarını açmasıyla çok daha iyi anlayacaksın" diyor.

BİZDEN KONUŞAN ALLAH’TIR

Okan , 25 Nisan 2003 tarihli mektubunda ise Melamilik hakkında bilgi veriyor, şu satırları kaleme alıyor:

"Rahmetli Efendim, Nuri Kaya Başlar Efendi ile halifesi olan Babam’ın sözlerini kendime şiar edindim. Rahmetli Efendim şöyle derdi ’İlim bizim ağzımızdan akar durur. Ertesi gün bize gelirler de şöyle şöyle dediniz derler, biz o sözleri söylediğimizi hatırlamayız. Bizden konuşan Allah’tır. İlim de onundur, konuşan da odur. Bu ilim pınarına kiminiz bir bardakla, kiminiz bir testiyle, kiminiz de bir kova ile geliyorsunuz. Kabınızı büyük tutun da, içtiğiniz bu sudur ki, dünyada ve ahirette sizleri kurtaracak olan’ Ben de can kulağıyla Efendimi dinler, bir sonraki buluşmamıza kadar o sohbetten edindiği bilgileri yaşamıma tatbik etmeye çalışırdım. Babam da şöyle der: ’Bin defa bana geleceğinize, bir defa da kendinize gelin."

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Namık Tan, Türkiye’nin Mainz Başkonsolos Yardımcısı Yalman Okan hakkında "tarikat soruşturması" yürütüldüğü iddialarını yalanladı.

Tan, Hürriyet’e, "Böyle bir soruşturma yoktur. Böyle bir müfettiş incelemesi yapılmamıştır. Böyle bir rapor da yoktur. Dolayısıyla bu doğru değildir" dedi. Dışişleri çevrelerinde ise bu konuda, "İçeride olduğu gibi dış temsilciliklerde de çeşitli çekişmeler, çekememezlikler olur. Bir çekişme, bir husumet neticesi ortaya çıkmış bir çekememezlikten kaynaklanmış olabilir" yorumu yapıldı.

/İsmail Erel, Hürriyet

Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 02:08

İLGİLİ HABERLER