Gündem
  • 3.8.2015 12:57

Suruç'taki saldırının altından 2 ülkenin istihbaratı çıktı

Yenişafak yazarı Bülent Orakoğlu yazısında, Suruç'taki bombalı saldırganın bağlantılarına dikkat çekti.
Orakoğlu, "Diyarbakır Bombacısı Orhan Gönder, saldırıdan bir gün sonra Gaziantep'te güvenlik güçlerince hücre evinde yakalanmıştı. Şüphelinin yapılan sorgusu sonrasında, 2014 Ekim ayında Suriye'de IŞİD saflarına katıldığı, örgüte ait kamplarda bomba eğitimi aldığı belirlenmişti. 7 Haziran seçimlerinden iki gün önce HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ın mitinginde ardı ardına patlayan bombalar ile ilgili olarak saldırı emrini kendisine, IŞİD kamplarında bomba eğitimi veren İlhan B'nin verdiğini de itiraf etmişti" dedi.

KANADA AJANI VE İNGİLİZ SERVİSİYLE İLİŞKİLİ

İlhan B'nin aynı zamanda, Şubat ayında İngiltere ile Türkiye arasında küçük çapta güvenlik krizi çıkaran yaşları küçük 3 İngiliz yabancı savaşçı kızı Türkiye üzerinden Suriye'ye götürüp IŞİD'e teslim edilme emrini veren kişi olduğu, Kanada ajanı Suriye Uyruklu El Muhammed Raşit'in güvenlik kuvvetlerince Şanlıurfa'da yakalanması sonrasında anlaşılmıştı. El Raşit ile ilgili olarak yapılan araştırma ve sorguda, ''Kanada ajanı'' ve dolaylı olarak İngiliz gizli servisi ile ilişkili olduğu, bilgisayarında ele geçirilen doküman ve fotoğraf ve belgelerden anlaşılmıştı.

PSİKOLOJİK HARP

Kanada Ajanı El Raşit ile, IŞİD bomba uzmanı ve eğitmeni İlhan B arasındaki irtibatın işaret ettiği en önemli nokta ise, Batı'dan gelen yabancı savaşçıların, Türkiye üzerinden Suriye'ye geçirilerek IŞİD saflarına katılımlarının, üst aklın kontrolündeki 5 göz ülkelerince (ABD, Britanya, Yeni Zelanda, Kanada, Avustralya) kurulan organizasyonlarca sağlandığı gerçeği olduğu anlaşılıyor. Psikolojik harp strateji ve taktikleri ile oluşturulan algı operasyonları ile Türkiye'nin, IŞİD'e destek verdiği iftirası ve yalanı, Türkiye'nin birlik ve beraberliğini bozma amacına yönelik olarak günümüzde de devam ettiriliyor.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ TARİHİNDE BİR İLK

Türkiye, Cumhuriyet tarihinde bir ilk olarak Kürt veya PKK koridorunun Türkiye'nin ulusal güvenliğini tehdit ettiği nedeniyle, bu koridorun ve bu koridor üzerinde kurulması muhtemel tampon devlete karşı olduğunu, ABD ve NATO'ya yalnızca bildirmekle iktifa etmişti. Bu nedenle koridoru kapatma amacıyla ele geçirmeye çalışan IŞİD'ın Cerablus ve Azez bölgelerindeki hedefleri vurularak, Cizire ve Afrin kantonları arasındaki bölgenin IŞİD ve hülle yöntemi ile PYD'nin eline geçmesi engellenmişti. Türkiye PKK koridorunun kapatılmaması konusunda kararlığını, ABD-IŞİD ve PKK-PYD terör örgütleri başta olmak üzere dosta düşmana göstermişti.

AKAN KANDA SİZİN DE PAYINIZ VAR

PKK-PYD ve HDP'yi asıl bozguna uğratan neden ise ABD'nin PKK'yı terör örgütü kapsamında değerlendirmesi, PYD'nin de PKK'nın bir kolu olduğu yönünde cılız da olsa bazı değerlendirmelerin yapılması olduğu anlaşılıyor. Suruç katliamını devlet yaptı, bahanesiyle asker ve polisleri katletmek suretiyle yeni bir şiddet dalgası başlatan PKK ve bu şiddet ve terörizmi kınamayarak teröre destek veren saz çalan Obama'nın Türkiye Partisi olduğu yalanını bilerek dillendirip HDP'ye oy vermeye seçmenleri yönlendiren zatlar unutmayın akan kanda sizin de payınız var.

Kaynak: Yenişafak
 

Güncellenme Tarihi : 18.3.2016 19:03

İLGİLİ HABERLER