Yaşam
  • 22.10.2004 06:39

DİŞ FIRÇALAMAK ORUCU BOZAR MI? İŞTE ORUÇLA İLGİLİ SORULAR VE CEVAPLAR...

Soru: Oruç tutan hanım bazen pişirdiği yemeğin dil ucuyla tadına tuzuna bakıyor, sonra da dilinin ucundakini tükürüyor. Bu tutum orucu bozmaz mı? Bazen de oruçlu kimse dişlerini fırçalıyor, ağız kokusunu önlemek için buna ihtiyaç olduğunu söylüyor. Diş fırçalamak da orucu bozmaz mı?

Cevap: Orucu bozan şeyi iyi bilirsek bu gibi soruların cevabını da rahatça verebiliriz. Bilindiği üzere orucu, yeme-içme bozar. Buna göre, gerek dil ucuyla yemeğin tadına tuzuna bakmada, gerekse diş fırçalamada yeme, yahut da içme gerçekleşiyor mu?

Yani boğazdan aşağıya bir şeyler kaçıyor mu?

Bu ölçü ile baktığımızda şöyle diyebiliriz:

- Oruçlu hanım, pişirdiği yemeğin tadına, tuzuna dil ucuyla bakar da, sonra dilinin ucundakini boğazından aşağı kaçırmaksızın dışarıya atarsa, yeme de yok, içme de. Öyle ise oruç bozulmaz. Diş fırçalama da böyle. Boğazından aşağıya macun parçası ve suyu kaçırmazsa orucu bozulmaz, kaçırırsa bozulur. Çünkü burada ya yeme gerçekleşmiş ya da içme.

Demek ki, diş fırçalamada kullanılan macunun parçaları yutulmuşsa yeme gerçekleşmiş, suyu gitmişse içme vaki olmuş, oruç bozulmuştur. Diş fırçalamada kan yutulursa yeme olmasa da içme gerçekleşmiş demektir. Bunu da unutmamak gerekir.

Bununla beraber oruçlu kimseler, böyle tehlikeli olabilecek şeylerden uzak kalsalar, daha isabetlisini yapmış olurlar. Yemeğin tadında tuzunda bir kontrol eksikliği olursa, yemeği yiyenler bunu tabii bulmalı, oruçlu hanım, dil ucuyla da olsa yemeğin tadını, tuzunu hissetmeye mecbur bırakılmamalıdır.

Oruçlunun ağız kokusunu da İlahi emre uymanın bir işareti olarak görüp takdir ve tebrik sebebi bilmeli, Allah’ın cennet kokusu değerinde bulduğu bir kokuya karşı anlayışsızlık içinde olunmamalıdır.

Soru: Kaza ile orucunu bozan kimse, orucuna yine devam edecek, sonra da bu orucunu yeniden tutacaktır. Bunu bilmekteyiz.

Ancak, kasıtsız olarak, dikkatsizlik sonucu, hata ve yanlışlıkla bozduğu bu orucunu, “Orucum bozuldu, artık tutmaya gerek kalmadı” zannıyla yemeye devam etse, bu kimse kefareti yüklenmiş olur mu?

Cevap: Normalde bilerek yiyip içmeler de oruç bozulur, kefaret de yüklenilmiş olunur. Ancak orucunu bozan bu kimse, artık “Oruca devam etmek gerekmez” zannıyla bir şeyler yemiş bulunuyorsa, bu zan, onu kefaretten kurtarır, kaza ile kurtulmasını sağlar.

Bu sebeple, orucunu hata ile bozanlar, “Orucum bozuldu artık oruca devam etmeye gerek yoktur” deyip de yememeliler. Farkına varınca hemen oruca yine devam etmeli, sonra da bu orucu kaza ederek oruç borcundan kurtulacaklarını düşünmeliler.

Soru: Sahura kalkan kimse, yıkanması gerektiğini anlasa, ne yapacak? Yıkanmaya kalksa, sahur vakti geçecek, aç kalacak; yıkanmasa cünüpken yemek yemiş olacak?

Cevap: Sahura kalkan kimse yıkanmaya vakit bulamazsa ekmeğe değen elini, ağzını yıkar, yemeğini yer, yani normal olarak sahurunu yapar; sonra da guslünü yapıp orucuna devam eder. Cünüplük hali yemeğe ve oruca mani olmaz.

Soru: Oruçlu kimsenin kolonya koklaması orucu bozar mı?

Cevap: Koku orucu bozmaz. Zaten kokusuz hava bulmak da mümkün olmaz. Her yerde az çok koku olur. Hele sokakta, egzoz kokusundan tutun da her türlü kokulu havayı teneffüs etmek mecburidir sanki. Astım hastalarının ağız içine pompaladıkları havanın dahi orucu bozmayacağı yolunda Diyanet’in fetvası vardır.

Bununla beraber bozar mı bozmaz mı, diye şüpheye düşülen bazı şeylerden uzak kalınmasında da isabet olduğu muhakkaktır. Bunu da hatırlamakta fayda vardır.

Ahmed Şahin

Zaman

Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 23:08

İLGİLİ HABERLER