Erbakan'ın çocuklarının miras kavgası büyüyor
Merhum başbakanlardan Necmettin Erbakan’ın kızı Zeynep Erbakan, kardeşleri Fatih ve Elif Erbakan ile eniştesi Mehmet Altınöz’ün de aralarında bulunduğu kişileri, babasının mallarını kaçırdıkları iddiasıyla savcılığa şikayet etmişti. Zeynep Erbakan, dilekçesinde, İstanbul Kanlıca’daki yalının sahibi Öztay Tekstil A.Ş. hisselerinin tümünün gerçekte babasına ait olduğunu, Mehmet Altınöz, Beşir Darçın, Ali Vural ve Osman Akgün’ün babasının mutemeti olarak hisseleri kendi adlarına kaydettiklerini, Milda Kağıt ve Konya Un Sanayi şirketlerinde de babasının mal varlığı bulunduğu halde şirket ortaklarının şirketi başkalarına satarak, mal varlığını devrettiklerini öne sürmüştü. Başlatılan soruşturmada, Zeynep Erbakan’ın suçladığı isimler savcılıkta ifade verdi.
‘Kendi adına kayıtlı’
Fatih Erbakan, 6 Nisan’da verdiği ifadede, “Babamın mal varlığı üçüncü kişilere emanet edilmemiştir. Bütün mal varlığı kendi adına kayıtlı olup mirasçılarına intikal etmiştir. Benim Konya Un A.Ş.’de yüzde 5 oranında hissem bulunmaktadır. 3-4 yıldan beri bu şirkete ortağım. Kendi tasarruflarımla ortak oldum” dedi. Aynı gün ifade veren Elif Erbakan Altınöz de, “Babam herhangi bir malını yeddi emin olarak veya emaneten başkalarına bırakmamıştır.
Şikayet dilekçesinde yazılı, Milda Kağıt, Konya Un ve Öztay Tekstil şirketleri babama ait değildir. Bizim bu şirketlerde herhangi bir hakkımız bulunmamaktadır. Benim bu şirketlerde herhangi bir hissem yoktur” diye konuştu.
‘4.5 milyon TL ödedik’
Elif Erbakan’ın kocası Mehmet Altınöz de, ifadesinde şöyle dedi:
“Şikayet dilekçesinde ismi geçen şirketlerden Milda Kağıt A.Ş’de yüzde 20 oranda 2007 yılından bu yana ortaklığım vardır. Konya Un A.Ş.’de ise yüzde 10 oranda hisseye sahibim. 2008 yılından beri ortaklığım devam etmektedir. Öztay Tekstil A.Ş.’de herhangi bir ortaklığım yoktur. Öztay Tekstil A.Ş.’ye ait İstanbul Beykoz Kanlıca’da bulunan yalıyı şirketten satın aldım. Tapusu benim üzerimedir. 2006 yılı mart ayında satın aldım.
Tapudaki devir değeri 1 milyon TL’dir. 2. derece tarihi eser olduğu için alım satım vergisi ve emlak vergisinden muaftır. Ancak gerçek değeri daha yüksek olduğundan biz şirkete 4,5 milyon TL ödedik. Şirket kayıtlarına da bu şekilde geçmiştir. Yalı benim üzerime görünse de babam ve kardeşlerimin ortak parası ile alınmıştır. Altınöz ailesinindir.”
‘Emanetçi değiliz’
Beşir Darçın ve Ali Vural 26 Mart’ta, Osman Akgün ise 29 Mart’ta savcılıkta şüpheli sıfatıyla ifade verdi. Darçın, Öztay Tekstil ve Milda Kağıt’a ortak olmadığını, Konya Un Sanayi A.Ş.’nin çoğunluk hissesine sahip olduğunu, hisseleri kendi parasıyla aldığını belirterek, “Herhangi bir kimse adına emaneten veya onun paralarını gözetmek için ortak olmadım” dedi. Akgün de, Konya Un’da yüzde 16, Milda Kağıt’ta yüzde 20 hissesi olduğunu, Öztay Tekstil’de ortaklığı bulunmadığını belirterek, “İki şirkete kendi tasarruflarım ve kendi param ile ortak oldum.
Herhangi bir kimsenin adına veya parti adına ortak olmadım” diye konuştu. Vural da, sadece Milda Kağıt’a yüzde 20 ortak olduğunu belirterek, “Ortak olurken kendi tasarruflarım ile şirket hisselerini ödeyerek satın aldım. Herhangi bir kimsenin adına veya Necmettin Erbakan’ın verdiği paralar ile şirkete ortak olmadım” dedi.
Partiye gelmemiş
SP Genel İdare Kurulu üyesi Oğuzhan Asiltürk de 12 Nisan’da tanık sıfatıyla savcılıkta ifade verdi. Erbakan’ı 1954’ten bu yana tanıdığı için ailesini de yakından bildiğini belirten Asiltürk, Zeynep Erbakan’ın dilekçe verdiğinden haberi olduğunu anlattı. Zeynep Erbakan’ın dilekçesinin ardından Yüksek İstişare Kurulu’nu toplayıp Mehmet Altınöz ile Fatih Erbakan’ı çağırdıklarını, Erbakan’ın gelmediğini, Altınöz’e ise yalıyı sorduklarını belirten Asiltürk, “Kendisi ailesinin tasarrufları ile aldığını, zengin bir aileyi mensup olduğunu söyledi” dedi.
Şirketlerin ve mal varlığının merhum Erbakan’a ait olduğu konusunda bilgisi olmadığını belirten Asiltürk, “Tam tersine bu şirketlerin hissedarlarının kendilerine ait malları olduğunu biliyorum. Bu şirketlerin ortakları partimizin çalışmaları faaliyetleri sırasında ihtiyaç duyulduğu zaman maddi yardımda bulunan insanlardır. Sürekli partiye yardım ettikleri için Zeynep Erbakan tarafından bu husus yanlış değerlendirilmiş ve şirketlerin mallarının babasına ait olduğu şeklinde bir kanaate varmıştır” diye konuştu.
TÜRKER KARAPINAR-MİLLİYET
