KAYNAK : Haber Vitrini
İSTANBUL - Alerjiyi, 'insan organizmasının kendine göre bazı yabancı maddelere karşı göstermiş olduğu duyarlılık hali' olarak tarif eden uzmanlar, alerjik reaksiyonlara sebep olan maddelerin başında kimyasal mediatörlerin geldiğini bildiriyor. Uzmanlara göre, bu maddeler ya gıdanın bünyesinde doğal olarak bulunuyor veya bazı gıdaların alınmasıyla dokulardan serbest duruma geliyor.
Uzmanlar, duyarlı bünyenin, Histamin, Serotonin, Plasmakinin, Prostoglandin ve Asetilkolin gibi yabancı maddelerin az kısmından dahi etkilenerek kendisini rahatsız hissedebileceği gibi, etkinin şiddetine, allerjenlerin cinsi, enfeksiyonlara karşı dayanıklılık, aile genetiği, hormonal durum ve çevre faktörleri ile iklimdeki ani değişikliklerin de rol oynadığını vurguluyor.
ALERJİK REAKSİYONLAR
Uzmanlara göre, gıda maddelerine karşı oluşan alerjik reaksiyonlar, bağırsak enzimlerinin yetersiz olması, gıda maddelerinin mikroorganizma, toksin ve bazı kimyasallarla kontaminasyonu, gıdanın doğal toksik yapısı ile içerdiği hormonlar, biyokimyasal, fizyolojik mekanizmalar ile psikolojik ve sinir bozukluklarına dayanıyor.
Uzmanlar, gıdanın doğal toksik ve hormonal yapısı yönüyle birlikte incelendiğinde, muz, domates, ananas, çedar peyniri ve çikolatada bulunan adrenalin, noradrenalin, tiramin, dopamin, histamin, triptamin ve feniletilamin maddelerinin, kişiden kişiye değişik alerjik reaksiyonlar gösterebildiğinin altını çiziyor.
Kolalı meşrubatlar ile kahve, çay ve kakaoda metilksantin, kafein, teobromin ve teofilin bulunduğunu belirten uzmanlar, fazla miktarda alınan kafeinin, merkez sinir sistemi üzerinde etkili olarak baş ağrısı, sinirlilik ve karın ağrısı yapabildiğini kaydediyor. Yine meyan kökünde mineralokortikoide benzer madde bulunduğunu vurgulayan uzmanlar, fazla miktarda meyan kökü katılan gıdaların tüketilmesiyle hipertansiyon vakaları görülebildiğine dikkat çekiyor.
BAZI ALERJİK GIDALAR
Uzmanlara göre, önemli bazı alerjik gıdalar şunlar: Süt, yumurta, et ve et mamülleri, su ürünleri, meyveler, sebzeler ve katkılı gıdalar.
İnek sütü alerjisinin, genellikle küçük çocuklarda ilk iki-üç ayında görüldüğünü ve iki-üç yaşlarda şiddetini kaybettiğini ifade eden uzmanlar, tedavi gören hayvanlara verilen penisilin türü ilaçların süte kolayca geçmesiyle, duyarlı kişilerde alerjik reaksiyonlara sebep olabildiğini bildiriyor.
Yumurtanın, özellikle, küçük çocuklarda alerjik özelliği daha fazlaca görülen önemli bir gıda maddesi olduğunu söyleyen uzmanlar, yumurta alerjisinin, daha çok deride olmak üzere sindirim sistemi ve nadiren de solunum sisteminde kendisini hissettirebildiğini kaydediyor. Uzmanlar, yumurta beyazı proteinleri alerjisinin, sarı proteinleri alerjisinden daha etkili olduğunu belirtiyor.
Kuzu etinin koyun etine, dana etinin de inek etine nazaran daha az allerjenik özelliği gösterdiğini vurgulayan uzmanlar, etlerin pişirilerek yenilmesinin, antijenistik özelliklerini önemli derecede azalttığını ifade ediyor. Tavuk etinin de yumurta allerjenlerine yakın benzerlik gösterdiğine dikkat çeken uzmanlar, et mamüllerinden sucuk, salam, sosis ve pastırmanın da, katkı maddeleri sebebiyle bünyede yabancı madde şeklinde reaksiyon gösterdiğini bildiriyor.
Su ürünleri ve balık proteinlerinin de alerjik etkiye sahip olduğunu vurgulayan uzmanlar, bazı balıklarda bulunan iyot miktarının yüksekliğinin, alerjik özelliklerini daha da arttırdığını belirtiyor.
Bütün meyvelerin alerjik reaksiyonlara sebep olabildiğini kaydeden uzmanlar, ancak, çilek, turunçgiller, muz, avakado, kavun-karpuz, ananas, erik, elma, badem, fındık, ceviz, fıstık, kestane ve bazı kurutulmuş meyvelerin alerjik özelliklerine daha sıkça rastlandığını ifade ediyor.
Sebzelerin nadir olarak alerjik reaksiyonlara sebep olduğunu söyleyen uzmanlar, alerjik reaksiyonu oluşturan sebzeleri şöyle sıraladı: Mantar, bamya, bezelye, domates, fasulye, ıspanak ve patates.
Konservecilikte, teknolojik olarak gıdalar içerisine ilave edilen değişik amaçlı katkı maddelerinin, alerjik olaylarının artmasına sebep olduğunu belirten uzmanlar, sun'i tatlandırıcılar (Aspartame), Antioksidanlar (BHA, BHT), Monosodyum glutamat (MSC), Nitrat ve Nitritler, Sodyum banzoat ve sulfit gibi katkı maddelerinin, alerjik reaksiyonlara sebep olduğunu bildiriyor.
Uzmanlara göre, alerjik reaksiyonların belirtileri şunlar: Astım, alerjik nezle, kurdeşen, egzama, sindirim bozuklukları, migren, kanamalar ve ani şok.
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 15:54
