Medya
  • 6.6.2004 11:03

İŞTE PLAYBOY OKULUNDA YETİŞEN ÜNLÜ KÖŞE YAZARLARI...

PLAYBOY OKULUNDAN YETİŞENLER! Son dönemde kafamı kurcalayan üç konu var. Aslında iki konu vardı da, üçüncüsü yeni eklendi... 1. 70’lerde yerli erotik film furyasına katkıda bulunan ve sonrasında ‘‘tu kaka’’ ilan edilen tiyatro sanatçıları... 2. Sibel Kekilli’nin porno kasetleriyle ortaya çıkan etik polemiği... 3. TMSF’nin Cine5’e el koymasıyla gündeme gelen ‘‘Devlet erotik kanal işletir mi?’’ tartışması... Dedim ya, üçüncüsü geçen hafta eklendi... Fakat iyi de oldu, bu yazıya ilham verdi... Yeni yetişen genç nesil hatırlamaz ama Türkiye’de video patlaması olmadan hemen önce, 80’lerin ilk yarısında erotik dergi furyası yaşandı. Erkekçe, Bravo, Playmen, sonraları yerli Playboy, Penthouse ve hatta Hustler gazeteci vitrinlerini süslemeye başladı. Sonraları bu dergiler muzır yasasına takılıp poşete girdi. Oysa, bugün Şamdan, Gala gibi haftasonu gazeteleriyle ''poşetsiz'' satılan pek çok dergiden daha namuslu haberler ve fotoğraflar yayınlıyorlardı. Neyse... Ergenliğe ilk adımlarımı attığım o günlerde bu dergilere bakarken yazarlar, yayın yönetmenleri, editörler dikkatimi çekmezdi. Çünkü basın dünyasını tanımıyor, kim nerede ne yapıyor, bilmiyordum. Şimdi düşünüyorum da bugün hepsi bir köşe başını tutmuş önemli isimler, o dergileri çıkarmış, yazı yazmış, yönetmiş vs... Geçenlerde bu dergilerden birinde 6 yıl çalışmış bir dostum, Türkiye’de olmadık engelle karşılaştıklarını fakat yurt dışına çıktıklarında, inanılmaz itibar gördüklerini anlattı. Öyle ki, gümrüklerde bile sorun yaşamıyorlarmış... Ne de olsa kartvizitlerinde ''Playboy'' yazıyor... Hugh Marston Hefner... Bu isim işi bilen pek çoğuna tanıdık gelecektir... Hefner, Playboy’un kurucusu... 1926 doğumlu... 1946’da ordudan atılır... Çeşitli işler yaptıktan sonra 1953 yılında Esquire dergisi için editörlük yaparken, kendi dergisini piyasaya çıkartmaya karar verir. Çıkarttığı ilk derginin (Playboy) kapağında tarih bile yoktur, çünkü bunun devamını getirebileceğinden emin değildir. Kapaktaki kadın Marilyn Monroe’dur... Ve Playboy, müthiş bir tiraj yakalar... Kısa sürede Playboy’u kabul ettiren Hefner, dergiyi makaleleri için okuyanlara yönelik olarak Amerika’nın en popüler yazarları Lenny Bruce, John Updike ve Jack Kerouac’la da anlaşır. 1960 yılında Hefner, 30 odalı Chicago Malikanesi’ni açar. Bu malikanenin konukları arasında Mick Jagger, Frank Sinatra, Bob Hope, Jack Nicholson ve Warren Beatty gibi meşhur konuklar vardır... Konuklar playmate’lerle burada tanışır, omuz masajları, içki ve eğlence gırla gider... Ancak bu malikanenin asıl konukları arasında senatörler ve hükümetin üst düzey görevlileri de yer alır... Bugün Playboy’u kızı Christie Hefner yönetiyor. 78 yaşında olan baba Hefner ise Los Angeles’ta Playboy Mansion adı verilen büyükçe bir malikanede yaşıyor ve gün boyu ropdöşambrla dolaşıyor. Çekimleri yapılan orta sayfa güzellerinin fotoğraflarını ve dergi kapaklarını hala o seçiyor... Bu girişten sonra Türkiye’ye bakalım... Ercan Arıklı’nın kurduğu Gelişim Yayınları’nda Hıncal Uluç, 1982’de ‘‘Erkekçe’’ adlı bir dergi çıkartır. Öte yandan babası Ercüment Karacan’ın, Milliyet’i Aydın Doğan’a sattıktan sonra kendisine yalnızca Karacan Yayınları’nı bıraktığı genç patron Ali Karacan, Ali Saydam’ın yönetiminde Bravo dergisini çıkarmaya başlıyor... Hıncal Uluç’un yanında, Ali Kocatepe, Mehmet Y.Yılmaz, Temel Özalak ve Ankara’dan katkıda bulunan Avni Özgürel bulunuyor. Daha sonra Fatih Altaylı ve Yiğiter Uluğ da Uluç’un kadrosuna dahil oluyorlar. Karacan, bir Amerika seyahatinde Playboy’un yetkililerinden randevu alıyor ve elindeki Bravo dergisini göstererek, ‘‘Biz böyle bir dergi yapıyoruz ama asıl istediğimiz Playboy’u çıkartmak’’ diyor. Amerikalı dergiyi ciddi ciddi inceledikten sonra, ‘‘Derginiz güzel ama bu fotoğraflardan bazıları Playboy’un. Bunlarla ilgili size yayın izni verdiğimizi hatırlamıyorum. Bize bunun telifini ödemek zorundasınız’’ diyor. Karacan ise ‘‘Borcumuz ne?’’ diye soruyor ve kendisinden istenilen parayı ödüyor. Bu yaklaşımı Amerikalıların çok hoşuna gidiyor ve ‘‘Playboy Türkiye’’ için gereken izin veriliyor. Ali Saydam ve Playboy’un ilk sanat yönetmeni Ertan Gökemre, Chicago’da sıkı bir kurstan geçiriliyorlar. Daha sonra, Amerika’dan gelen yetkililerin gözetiminde Aralık 1985’te Playboy piyasaya çıkıyor. Playboy’un efsanevi fotoğrafçısı Pompeo Posar, o günlerin Bambi’si Burçin Orhon’u ilk Playboy güzeli olarak fotoğraflıyor. Dergi yöneticileri ise, kapatılan Bravo dergisinden Playboy’a yatay geçiş yapan Ali Saydam, Ömer Madra, Nejat Bayramoğlu. O sırada Hıncal Uluç’la kadın resimleri konusunda sık sık tartışan Mehmet Y. Yılmaz, Hürriyet’e transfer olarak, İtalyanların Playboy kopyası Playmen dergisini çıkartıyor. Dönemin gazino sahnelerini süsleyen ünlü kadınları, Hürriyet’te spor yazarlığı yapan Hulki İlgün tarafından, Erol Atar’ın setinde resimleniyor. Mehmet Y. Yılmaz, Hürriyet’ten Sabah’a transfer olunca, derginin yönetimini uzun bir dönem Yetkin İşçen yapıyor. Mehmet Y. Yılmaz, bu kez Penthouse dergisini getiriyor Türkiye’ye... Derginin yöneticiliğini fiilen Emre Aköz yapıyor ve Penthouse’un iyi bir satış grafiği yakalamasına neden oluyor. Bu arada Playboy’da yayın yönetmenleriyle geçinemeyen Ali Karacan, Ali Saydam’ın ekibiyle birlikte gitmesine neden oluyor. Aralarında Nejat Bayramoğlu, Soner Olgun ve son günlerde Marduk’la ilgili kitabıyla gündeme gelen Burak Eldem, Playboy’da yöneticilik yapıyorlar. Uzatmayalım... Playboy’un ve diğerlerinin maceraları uzun sürmüyor... Benim bu yazıya sadece bir kesitini aldığım yayın yönetmenlerinin yanı sıra, bir de işin yazar, muhabir kadrosu var... Onları da eklersem yazı bitmez... Maksadım belgesel ya da nostalji yapmak değil... Bu jenerasyonun içinde, bugün medyanın köşe başlarını tutmuş pek çok isim var... 70’lerin yerli erotizm fırtınasını eleştirirken, Ali Poyrazoğlu’nu, Bülent Kayabaş’ı, Hadi Çaman’ı, Aydemir Akbaş’ı infazlayanların Türk erotizm tarihine daha iyi bakması gerekiyor... Yine Sibel Kekilli üzerinden ahlak tacirliği yapanların da erotik dergilerde test sürüşlerini kimin yaptığına bakması icap ediyor... Bugün devletin erotik kanal işletmesini eleştirenlerin yaptığı, bir zamanlar kendi dergilerinin poşete sokulmasına sitemden başka bir şey değil... haberturk Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:20

İLGİLİ HABERLER