Dünya
  • 27.7.2009 00:19

IKDP'DEN PKK'LILARA ÇAĞRI!..

LİDERLİĞİNİ Kuzey Irak Kürt Bölgesi Başkanı Mesut Barzani'nin yaptığı Irak Kürdistan Demokrat Partisi'nin (KDP) Dış İlişkiler Sorumlusu Safin Dizai, Kuzey Irak'ta yapılan seçimler, PKK sorunu Mahmur Kampı’na ilişkin DHA’ya açıklamalarda bulundu

Dizai, “Silah bırakıp dağdan inen ve bu bölgenin yasalarına uyan PKK'lılar burada ‘Bir vatandaş gibi' kalabilir. Zaten böyle bir çok eski PKK'lı var. Ancak asıl önemlisi 4-5 bin insanın nasıl ve ne şartlarda silah bırakacağıyla ilgili. Çünkü sayı az değil” dedi.

Kuzey Irak'ta cumartesi günü yapılan seçimlerin sonucu merakla bekleniyor. IKDP lideri Mesut Barzani'nin güçlü olduğu Türkiye sınırındaki Duhok ve bağlı ilçe ve köylerin yanı sıra Erbil'de KYB ve IKDP’nin oluşturduğu ‘Kürdistan İttifak listesinin' güçlü çıkacağı tahmin ediliyor. Irak Devlet Başkanı Celal Talabani’nin bölgesi olan Süleymaniye ve ilçeleri Ranya, Çemçemal, Diana gibi yerlerde ise liderliğini KYB’den ayrılan Noshirşan Mustafa’nın yaptığı ‘Goran’ ismi verilen Değişim Listesi’nin çok güçlü çıkacağı kaydediliyor. Kuzey Irak'ta yaşayanların çoğu yıllardan bu yana mevcut yönetimden çok çektiklerini ve tepki olarak bu seçimlerde oyunu değişimcilerden yana kullandığını dile getirdi. Kuzey Irak'ta daha önce muhalefeti sadece parlamento dışında bulunan ‘Hevgirtun' ve ‘Komala İslami' (İslam Toplumu) gibi partilerin yaptığına dikkati çeken Kuzey Irak Kürtleri, demokrasinin tam olarak yerleşmesi için muhalefetin artık parlamentoda yer alması gerektiğini, özellikle genç kesimin bu konuda çok hassas olduğunu dile getirdi.

Irak’ın devrik lideri Saddam Hüseyin’i yargılayan mahkeye başkanlık eden Rızgar Muhammed Emin de KDP ve KYB’nin oluşturduğu Kürt ittifakı listesinde yer aldı. 100 Kişiden oluşan Kürt ittifakı listesinde 27 sandalye kadınlara ayrıldı.

IKDP’nin Dış İlişkiler Sorumlusu olan ve iyi derecede Türkçe bilen Safin Dizai de bölgenin tam demokrasiyle yönetilmesinden yana olduklarını söyledi. DHA'nın sorularını yanıtlayan Dizai, Kuzey Irak'ta daha önce Meclis'te bütün grupların hükümet içinde yer aldığını, aktif muhalefetin hiçbir zaman olmadığını belirterek, “Bundan sonra daha aktif bir muhalefet olacak. Muhalefet her zaman demokrasi için iyi bir şeydir. Muhalefet, hükümeti her zaman iyi ve kötü şeyler konusunda uyarır. İlerideki seçimlerde bundan sonra farklı olacak. Madem biz demokrasiye inanıyoruz, bunların sonuçlarını da kabul etmek gerekiyor” dedi.

BAŞKANLIK SEÇİMİNDE MESUT BARZANİ ÖNDE
‘Değişim Listesi'ni oluşturan Neçirvan Mustafa'nın KYB’den ayrılmasıyla Süleymaniye bölgesinde oylarda bir bölünme yaşandığına dikkati çeken Safin Dizai, şunları söyledi:

“Bu nedenle o bölgede farklı sonuçlar ortaya çıktı. Ancak, IKDP o bölgedeki oylarını korudu. KYB'nin bölünmesi nedeniyle Süleymaniye bölgesinde oylar bölündü. Asıl sıkıntı Değişim Listesi’nin oyların bir bölümünü toplamasından kaynaklanıyor. KYB’nin iç durumu ne olacak önümüzdeki süreçte bunu göreceğiz. Daha önce muhalefet İslamcılardı. Şimdi ise, Goran (Değişim) listesinin güçlenmesi ile muhalefeti değişimciler yapacak. Daha önce IKDP ve KYB’ye tereddütlü yaklaşan seçmenler oylarını İslamcılar'a veriyordu. Şimdi 3'üncü alternatif ortaya çıkınca artık oylarını bu alternatife vermiş olabilirler. 2 İslamcı parti var; İslam Toplumu ve Birlik partileri. 2 de Sosyalist Parti var. 4 parti gücünü birleştirdi bu yöntemle oy almaya çalıştı. Bunların oyları düştü seçmenler değişim listesine yöneldi. Seçime 4 grup katıldı. Biri KDP ve KYB’nin oluşturduğu Kürdistan İttifak listesi, İslamcılar, Sosyalistler ve Değişim grubu katıldı. Oylar daha çok üç gruba gitti. Bölgede başkanlık seçiminde resmi olmayan sonuçlara göre Barzani’nin önde olduğu yönünde bilgiler geliyor. Mesut Barzani bu seçimde seçilecek başkanın halk tarafından seçilmesini istiyordu. İlk kez bu yönlü bir seçim yapıldı. Şu ana kadar Mesut Barzani’nin açık ara farkla önde olduğu kaydediliyor”

Kürt bölgesinde daha öncede seçimler yapıldığını anlatan Safin Dizai, bu seçimlerin bölgede gerçek demokrasinin oturması için ilk adım olduğunu bildirdi. Dizai, şöyle konuştu:

“Daha önce de medyada düşünce serbestisi vardı. Ancak bu seçimler farklı siyasi harita yaratacak. Demokrasinin süreci yeni döneme başladı. Sadece sistem değil kültürde de değişim yaşanacak. Demokrasi seçimin önemli parçasıdır. Artık bu sistem yavaş yavaş kültür olarak yerleşecek. Seçim komisyonu sonuçları 1-2 gün içinde açıklayacak. Sonuçlar açıklandıktan sonra sandıklar Bağdat'a gidecek orada da bir sayım yapılacak. Resmi olmayan sonuçlara göre Duhok bölgesinde Mesut Barzani'nin Kürdistan listesi büyük oylara ulaştı. Erbil'de de Kürdistan ittifak listesi iyi sonuç bekliyor. Ancak Süleymaniye'de ise yarı yarıya sonuç ortaya çıkabilir.”

“PKK KONUSUNDA ÜÇ İTTİFAK DEVAM EDİYOR”
PKK ve Kürt sorununun çözülmesi için Irak, Türkiye ve ABD’den oluşan üçlü ittifakla oluşan sürecin belli bir noktaya geldiğini kaydeden Sefin Dizai, şöyle konuştu:

“Sayın Neçirvan Barzani Bağdat'ta Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile görüştü. İleride bazı görüşmeler olacak. Zaten sosyal ve ekonomik entegrasyon ileriye doğru gidiyor. Siyasi tablo netleşirse komşu ülkeler açısından da net bir durum ortaya çıkacak. Bölgedeki bütün partiler, hükümet ve meclis komşu ülkelerle güzel bir ilişki yaratacak. Zaten bütün partiler bu konuda hemfikir. Hükümetimizin programı önümüzdeki süreçte ortaya çıkacak. Ancak bölge yönetiminin politikası komşu ülkelerle iyi ilişkiler üzerine kurulu. Türkiye’nin kendi içinde de yeni bir süreç başladı. Kürt sorunu artık net bir şekilde ortaya çıktı, konuşuluyor. Hem İmralı’dan hemde devletin yol haritasıyla ilgili çalışmalar var. Artık bu sorun bundan sonra devletin politikası olmalıdır. İlişkiler bence daha iyi olacak.”

Safin Dizai, Türkiye'nin kendilerine eskisi gibi, “Gidin dağlardan PKK'yı temizleyin, liderlerini bize teslim edin” gibi isteklerde bulunmadığını anlatırken, “Şu anda artık bir çözümün peşindeyiz. Bunun nasıl çözüleceğiyle Türkiye’nin farklı düşünceleri var. Türkiye’nin bu konuda askeri faaliyetleri sürüyor. Kendi sınırları içinde Türkiye gerekeni yapıyor. Ancak sınır ötesinde de bir karar birliği var, ‘bu sorun çözülmelidir' deniyor. Bunu değişik yöntem ve düşüncelerle çözmek gerekiyor. Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun, Cumhurbaşkanı Gül’ün bu konuyla ilgili net açıklamaları oldu. Bunu biz artık hükümetin, değil devletin politikası olarak görüyoruz. Aynı zamanda Kürt yönetimi olarak bu üçlü mekanizmanın içinde yer alıyoruz. Bu mekanizmanın asıl amacı tehlikeyi kontrol altına almak ve önünü kesmektir. Bu konuda PKK’ya yönelik bir operasyon söz konusu değil. Ateşkesin devamı, silahların susturulması süreci yaşanıyor” dedi.

MAHMUR KAMPI
Musul yakınlarındaki Mahmur Kampı'nda Türkiye'den göç eden yaklaşık 11 bin kişinin yaşadığını söyleyen Sefin Dizai, “Burada ilk görev Türkiye’ye düşüyor. Ben Ankara bulunurken milletvekilleri ve Türk yetkililerine bunlar sizin vatandaşlarınız. 1994 yılından beri herhangi bir nedenden dolayı Türkiye’yi terk etmişler. Bunlar sivil halk. Kızılayın ve milletvekillerinin içinde bulunduğu heyet gönderin' dedik. Bunlar gelip inceleme yapsın. Türkiye’ye dönmeye ikna etmeliler. Dönmek istiyorlarsa ‘BM ve Mülteciler Yüksek Komiserliği denetimi altında size yardım edeceğiz köyünüze dönün hayatınıza devam edin' denilmesi gerekiyor. Bunu Türk devletinin yapması gerekiyor. Bu bizim yapacağımız bir iş değil” dedi.

Uzun süre IDKP'nin Ankara'daki bürosunda temsilcilik yapan Dizai, PKK'lı teröristlerin silah bırakması ve Mahmur Kampı ile bir çok senaryonun bulunduğunu belirterek, yunları söyledi:

“PKK, yarın ‘silah bırakacağım' dese ‘Irak yönetimi, BM ya da başka bir kuruma silahlarımızı teslim ediyoruz', ‘Dağlardan iniyoruz' dese ne olacak? Üçüncü bir ülke bunları kabul edebilecek mi? Buna mutlaka çözüm bulunması lazım. Türkiye'nin buna karşı yasa çıkarma durumu yoksa, Türkiye'ye dönmek istelerse bunun bir mekanizmaya bağlanması gerekiyor. 300-500 kişi dönmek istemiyorsa burada belli şartlarda yerleşme imkanları da var. Ama şöyle bir karar yok, çok senaryolar var. Ama gelin 4 bin 5 bin insana Mahmur’a yerleşim demek ne amaca hizmet eder. Büyük bir hapishane olur Mahmur. Bunu konuşmamız lazım.”

DAĞDAN İNEN PKK'LILAR BURADA KALABİLİR
1994 yılında Türkiye’den gidenlerin yaşadığı Mahmur Kampı’nın durumunada değinen Sefin Dizai, Mahmur’un boşaltılmasıyla ilgili herhangi çalışma bulunmadığını söyledi. Dağdaki PKK'lılardan kendilerine teslim olanların, sivil yaşama döndüğünü ve farklı işlerde çalıştığını kaydeden Dizai, “Silah bırakıp dağdan inen ve bu bölgenin yasalarına uyan PKK’lılar burada kalabilir. Zaten böyle bir çok eski PKK’lı var. Ancak asıl önemlisi ise 4-5 bin insanın nasıl ve ne şartlarda silah bırakacağıyla ilgili. Çünkü sayı az değil. PKK'lıların yarısı Türkiye, Irak, Suriye ve İran vatandaşları. Türkiye vatandaşı olmayanların dışındakiler belki Suriye, Irak ve İran’a dönmek istemezler. Bir sürü problem var. Dönseler belki ülkeleri onları affetmez. Bu konuda ince ayarlamalar yapmak lazım” dedi.

KÜRT KONFERANSI GERÇEKLEŞİRSE
Erbil'de daha önce yapılması plananan ancak ertelenen Kürt Konferansı ile ilgili bilgi veren Safin Dizai, Kürt konferansında, ‘Şiddete hayır, barışa evet' denileceğini anlatırken, “Şiddete hayır, barışa evet sadece Türkiye Kürtler'i için değil bütün Kürtler için geçerli olmalı. Konferanstan böylesi kararlar çıkarsa Türkiye ne yapacak? Nasıl bir yol izleyecek bu da önemli. Türkiye bu kararları kabul edecek mi. Genel af olur mu? Veya eve dönüşle ilgili çalışmalar yapılırmı? Bunlar teknik meselelerdir” dedi.

DTP içinde bazı makul insanlar bulunmasına rağmen, bazılarının duygusal davrandığını öne süren Dizai, “Madem Meclis'e girmişler, Meclis çatısı altında yapacakları çok şeyler var. Meclisteki DTP ve MHP dahil bütün partiler Kürt sorunun çözümü konusunda daha ılımlı şeyler yapmalı ve provakatif söylemlerden vaz geçmesi gerekiyor” dedi.

TÜRKİYE’NİN KONSOLOSLUK AÇMASI
Kuzey Irak'ta şu anda 16 ülkenin konsolosluğunun bulunduğu, Türkiye'nin ise Musul'da konsolosu bulunduğunu kaydeden Sefin Dizai, “İleride Türkiye'de belki konsolosluk açacak. Musul'daki Türk konsolosu sık sık Erbil'e geliyor. Güzel gelişmeler oluyor. Konsolosluk açılması söz konusudur. Ancak şimdi kesin bir şey yok. Bu görüşme Bağdat'ta yapılıyor. Bizim bilgimiz de var. Ancak şu anda açıklamak istemiyoruz. Bu konuyla ilgili pozitif şeyler duyuyoruz. 1.5 yıl içinde büyük gelişmeler kaydedildi” dedi.

(dha)

Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 16:05

İLGİLİ HABERLER