İmamoğlu belediyeye 577 PKK ve DHKP-C'li teröristi aldı.. Vebali oy verenlerin boynuna

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TBMM'deki bütçe görüşmeleri sırasında İBB'deki işe alımlarla ilgili çok çarpıcı bilgileri paylaştı.

Soylu, "İBB'ye 33 bin personel alındı. 14 bin kişinin bilgisi bize intikal ettirildi. 12 bin kişi incelendi.577 kişinin terör örgütünden kaydı olduğu belirlendi. İncelenen 12 bin kişiden 455’inin PKK/KCK kaydı, 80’inin DHKP-C kaydı, 20’sinin MLKP kaydı, ikisinin MKP kaydı var." dedi.

HDP'li Vekil Kaya'nın oğlu… Terör destekçisine İBB'de kadro

HDP'li vekilin PKK destekçisi oğlu İBB'de işe başladı. CHP'li Başkan İmamoğlu, HDP'li vekil Hüda Kaya'nın oğlu Cihad Ebrari'yi İBB'ye bağlı Kültür A.Ş.'de işe başlattı. Ebrari'nin Kandil ve hendek teröründe çekilmiş fotoğrafl arı ortaya çıktı.Seçim öncesi "Kimsenin ekmeğiyle oynamayacağım" deyip göreve geldikten sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin eski kadrolarında büyük kıyım yapan Ekrem İmamoğlu, HDP Milletvekili Hüda Kaya'nın oğlu terör örgütü PKK destekçisi Muhammed Cihad Ebrari'yi İBB'ye bağlı Kültür A.Ş'de işe aldı. Hüda Kaya'nın Kandil ziyaretine oğlu Muhammed Cihad'ı da yanında götürdüğü ve teröristlerle birlikte hatıra fotoğrafı çektirdiği daha önce ortaya çıkmıştı. Kaya'yı ağırlayan Elif Yıldırım ve Mehmet Tören'in, 2016'daki Ankara Güvenpark saldırısı ve aynı yıl 2016'da İstanbul'da Çevik kuvvet Şube Müdürlüğü'ne ait midibüse yapılan saldırının planlayıcısı ve azmettiricisi olduğu belirlenmişti.

Siyaset CHP’li Ekrem İmamoğlu’nun danışmanı PKK sevici çıktı

Görevi gelir gelmez belediye bünyesinde “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Şube Müdürlüğü” kurulmasını teklif ederek eşcinsel sapkınlığa kurumsal düzeyde resmiyet kazandırmayı amaçlayan CHP’li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, LGBTİ ahlaksızlığının toplumsal tabanda karşılık bulması adına danışmanlığını yapan kişinin terör örgütü PKK destekçisi olduğu ortaya çıktı. CHP’li İmamoğlu’nun talimatıyla hazırlanan ve eşcinsel sapkınlık propagandasıyla dolu “Yerel Eşitlik Eylem Planı”na danışmanlık desteği veren Dr. Özgün Akduran’ın, PKK sempatizanı olduğu ortaya çıktı.

PKK’ya destekten yargılandı

Tüm İBB personel ve yöneticilerine gönderilen “katılım zorunludur” mesajıyla dayatılan Toplumsal Cinsiyet Eşitliği eğitimini de kapsayan LGBTİ sapkınlığını meşrulaştırma çabasının arkasından şaibeli bir isim çıktı. CHP’li İmamoğlu’nun talimatıyla hazırlanan ve kendisinin de önsöz yazarak katkı sunduğu ‘2021-2024 Yerel Eşitlik Eylem Planı’nın danışmanlığını yapan İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Özgün Akduran’ın, 11 Ocak 2016’da, 1128 akademisyenin imzaladığı “Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisinin imzacılarından olduğu ortaya çıktı. “Barış İçin Akademisyenler bildirisi” adıyla da bilinen bildiriyi imzalayarak PKK’ya kalkan olan Dr. Akduran’ın, 5 Aralık 2017’de başlayan davayla “Terör örgütü propagandası” yapmak suçundan yargılandığı öğrenildi. Aralarında Dr. Özgün Akduran’ın da olduğu 256 akademisyenin yargılandığı davada, 16 kişiye 1 yıl 3 ay hapis cezası verilmiş, hükmün açıklanması geriye bırakılmıştı.

LGBTİ’ye meşruiyet ve hizmet

Mütedeyyin insanların oylarıyla İBB koltuğuna oturan CHP’li Ekrem İmamoğlu, belediye bünyesinde LGBTİ sapkınlığına kurumsal düzeyde resmiyet kazandırma arzusundan bir türlü vazgeçmiyor. Göreve gelir gelmez “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Şube Müdürlüğü” kurulmasını teklif eden, söz konusu teklifi 16 Temmuz 2020’de yapılan İBB Meclisi oturumunda AK Parti ve MHP gruplarının aleyhte oylarıyla reddedilen CHP’li İmamoğlu, şimdi de “eylem planı” kılıfıyla sapkınlığı meşrulaştırmaya çalışıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde açıklanan ve danışmanlığını İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi Özgün Akduran’ın yaptığı “2021-2024 Yerel Eşitlik Eylem Planı”nda şu skandal ifadeler yer alıyor:

Cinsiyeti bozuk kafa

“Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ve anayasanın eşitlik ilkesi de dayanak gösterilerek, cinsiyet kimliği ve cinsel yönelimin gözetilmesi, görüşmelerde ortaya konan diğer öneriler olarak sayılabilir. Dolayısıyla; personelin güçlendirilmesi, hizmetlerin yeniden düzenlenmesi ve kamuoyuna yönelik yapılacak savunuculuğun kurumsal kararlılıkla sürdürülmesi gibi üç temel talepten bahsedilebilir. Öncelikle; yapılan görüşmelerde toplumsal cinsiyet eşitliği ile ilgili ulusal mevzuat ve Türkiye’nin de tarafı olduğu uluslararası sözleşmeler konusunda tüm personel ve yöneticilerin bilgilendirilmesi ve İBB iş süreçlerinin bu metinler uyarınca düzenlenmesi (çalışma yaşamında engellilik, inanç, yaş, cinsiyet kimliği ve cinsel yönelim temelli ayrımcılık yapılmaması vb.) talebi iletilmiştir.”