Metro gazetesine konuşan Sumner, yaşadığı zorbalığı “İlkokuldayken çocuk olduğum için o kadar da kötü değildi. Ancak lisedeyken durum farklıydı, zorbalık gittikçe artmıştı. İnsanlar bulaşıcı bir hastalığım varmış gibi benden uzaklaşıp, kurtulmaya çalışıyorlardı. Yaz aylarında sürekli uzun kollu şeyler giymek zorunda kalıyordum ve okuldaki hemşireyi egzama kremimi sürmesi için sıkça ziyaret ediyordum. Bir de kremin soğumasını beklemek vardı tabii…” diye anlattı.
Shelley-Marie’nin teni zamanında onu zorbaların hedefi yapmıştı. Şimdi ise genç kadın bu ten sayesinde bölgesel yarışmayı kazanıp Miss England’a katılmaya hak kazandı. Sumner, tacı giymeye hak kazandığı anlar için “Gerçekten inanılmazdı. Kafamda taçla tahtta oturuyordum ve ailem beni izliyordu. Kazandığım için çok mutluyum” dedi.
Yıllar boyunca kendisiyle dalga geçilen Shelley-Marie, ona zorbalık eden arkadaşlarının zalimliğine karşı bu yarışmayı kazanmanın çok iyi hissettirdiğini de sözlerine ekledi.
Bu zafer genç kadına özgüvenin yanında yeni bir bakış açısı da kazandırdı. Gelecekte okullara gidip zorbalık ve kendine güvenden bahsedeceğini belirten Sumner, bu zorbalığa maruz kalan insanların sesini duyurması için destekleyeceğini, çünkü kimsenin kendisi gibi sessizlik için de acı çekmesini istemediğini söyledi.
Çeviri: Öykü Çetin / Radikal