İngiltere'den seçime günler kala kara propaganda

İngiltere merkezli The Economist dergisi, 31 Mart seçimlerine iki gün kala Türkiye ekonomisine yönelik algı çalışması yürüttü.

İngiltere merkezli The Economist dergisi, 31 Mart yerel seçimlerine iki gün kala, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim kampanyasını ve meydanlardaki konuşmalarını masaya yatırdı.

Seçime 2 gün kala kara propaganda

Yurt içindeki ve sınır ötesindeki terör örgütlerine göz açtırmayan Türkiye’ye yönelik olarak Ağustos 2018’den bu yana pek çok kez ekonomik saldırı düzenlendiğini ve bunun kimi zaman kur üzerinden kimi zaman ise vurguncu ve stokçular üzerinden yürütülmesini görmezden gelen dergi, ülkenin devletiyle ve milletiyle bu saldırılara göğüs germesini propaganda aracına dönüştürdü.

Seçmenin zihninde Türkiye’ye ve Türk ekonomisine yönelik saldırıların ve bunlara karşı tek vücut oluşun bulunacağının farkında olmayan İngiliz dergisi, 31 Mart’ta sandık başına gidecek olan seçmenin zihninde “ülkenin ekonomik durumunun bulunacağını” söyleyerek algı çalışması yürütmeye çalıştı.

Ekonomide yaşanların sebebini ıskaladı

AK Parti’nin ekonomi alanında her zaman başarılı olduğunu ve iktidara geldiği günden bu yana her yıl ortalama yüzde 5 büyüme gerçekleştirildiğini yazan dergi, bu süreçte milyonlarca Türk vatandaşının yoksulluktan kurtulduğunu belirtti. Böylesi gerçekliklerle çelişircesine “son bir yılda Türk lirasının yüzde 30 değer kaybettiğini” okuyucularına aktaran dergi, salt ekonomik verilerle açıklanması çok güç olan bu olayın sebebinin ne olduğunu ise ıskaladı.

Mansur Yavaş’a özel yer ayırdılar

Hakkında 600 bin dolarlık sahte senet iddiasıyla gündeme gelen Millet İttifakı’nın Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mansur Yavaş’a özel bir yer ayıran Londra merkezli The Economist dergisi, 31 Mart’ta bütün gözlerin başkent Ankara’da olacağını yazdı.

Bütün anketlerde Mansur Yavaş’ın Cumhur İttifakı’nın Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Özhaseki’nin önünde olduğunu iddia eden İngiliz dergisi, Mansur Yavaş’ın “kendisine verilecek her oyun, ekonominin yanlış yönetimine karşı verilecek bir oy” olduğuna ilişkin sözlerine yer vererek algı operasyonu yürütmeye çalıştı.