Gündem
  • 30.1.2005 01:42

İŞTE 13. CHP KONGRE MUHAREBESİ FOTOĞRAFLARI

Türk siyasi tarihine ‘kurultaylar partisi’ olarak geçen CHP, dün 13. Olağanüstü kongresini gerçekleştirdi.

CHP lideri Deniz Baykal ile Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül arasındaki tartışmalarla gidilen kurultayda yumruklar konuştu, sandalyeler, pet şişeler, demir çubuklar havada uçuştu. Kanlar içinde kalanlar soluğu hastanede aldı. Salondaki gerginliğin artması üzerine Divan Başkanı “Polis istiyorum.” diye bağırmaya başladı. Kürsüde bulunan Baykal’ın çevresi de polis tarafından kapatıldı. Ardından, salona Çevik Kuvvet ekipleri geldi, kavgayı yatıştırarak kordon oluşturdu.

Yumruklaşmalar Sarıgül’ün kurultay salonuna girişiyle başladı. Tribünde yerine oturmaya çalışırken bir partilinin saldırısına uğrayan Sarıgül, kendisine yumruğunu kaldıran kişiye tokatla cevap verdi. Akşam saatlerinde Sarıgül’ün adaylık için imza istediği delegelerden 364, Baykal’a ise 664 oy gelince, ‘kurultayın sonucu belli oldu’ yorumları yapıldı.

CHP’nin kavgalı kurultayına yaklaşık 4 saati aşkın konuşmasıyla damgasını vuran Baykal, başta rakibi Mustafa Sarıgül olmak üzere, medyaya, hükümete ve isim vermeden Amerika’ya sert suçlamalarda bulundu. CHP’ye Haçlı Seferi düzenlendiğini savunan Baykal, bu tezini Irak’la ilgili 1 Mart’taki tezkerenin reddedilmesine bağladı. Sarıgül’ü, yolsuzlukla suçlayan Baykal, “Rüşvet virüsü CHP’nin Haysiyet Divanı’na kadar sıçradı. Et kokunca tuz var, ama tuz da kokmuş.” dedi. Eşkıyalığa pabuç bırakmayacaklarını ifade eden CHP lideri, Başbakan Tayyip Erdoğan’ı da yolsuzluk yapmış belediye başkanına sahip çıkmakla itham etti. Baykal kurultayın ahlaki boyutuna ise İsmet İnönü’nün salona ası- lan bir sözünü tekrarlayarak vurgu yaptı: “Bu memlekette namuslular en az namussuzlar kadar cesur olmak zorundadır.”

Sabahın erken saatlerinden itibaren dolmaya başlayan Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu'nda gerginlik hiç dinmedi. Divan başkanlığı seçimine geçilmeden Sarıgül yanlısı İstanbul Milletvekili Hasan Aydın'ın yönetimin sahte manyetik kartlar bastırdığı iddiasını ortaya atması, kurultayın nasıl geçeceğinin ilk işareti oldu. İlk kavga ise divan oylamasından sonra gerçekleşti. Sarıgül yanlıları, Öktem'in divana çıkmasına izin vermek istemeyince karşılıklı yumruklaşmalar yaşandı. Bu sırada yönetim yanlısı Ankara delegesi Recai Göktepe, kavga sırasında yüzünden yaralandı.

İkinci gerginlik Baykal'ın rakibi Mustafa Sarıgül'ün salona gelişi sırasında yaşandı. Tribün girişinden salona giren Mustafa Sarıgül'e Baykal destekçilerinin oturtulduğu davetliler tribününden tepki sloganları yükseldi. Sarıgül'ün eşiyle birlikte salona girdiği sırada, Divan Başkanı Öktem, ABD emperyalizminin Türkiye'yi ve CHP'yi kuşatmaya çalıştığına ilişkin iddialarını sıraladı. Baykal ise bu sırada Sarıgül'ü tebessüm ederek izledi. Mustafa Sarıgül, tribünde kendine ayrılan yere oturmaya çalışırken, genel merkez yanlısı bir delegenin saldırısına uğradı. Sarıgül, kendisine saldıran kişiye tokat atarak cevap verdi. Bu sırada, Sarıgül’cüler “Baykal istifa” diye bağırırken, Baykal’cılar “Sarıgül dışarı” diye tempo tuttu. Karşılıklı sloganların sırasında salon içinde yine yumruklaşmalar yaşandı.

Baykal, konuşmasını yapmak için kürsüye gittiğinde bir süre salondaki kavgaların yatışmasını bekledi. Kendisini yuhalayanlara karşı Divan Başkanı, “CHP rozetini takan hiç kimse genel başkanını yuhalayamaz.” uyarısında bulundu. Öktem, Sarıgül yanlılarının kurultayı provoke etmeye çalıştığını savundu. Bu sırada CHP'li bir delegenin kavga sırasında yaralandığı ve hastaneye kaldırıldığı bildirildi. Öktem, bu duyuruyu yaptıktan sonra Sarıgülcülere “Siz CHP'li değilsiniz” diye seslendi, davetli trübününden ise “Faşistler” şeklinde sloganlar yükseldi.

CHP lideri Deniz Baykal'ın konuşması ise tansiyonu daha da yükseltti. Baykal, konuşmasının çok büyük bir bölümünü Mustafa Sarıgül'e ilişkin daha önce gündeme getirdiği iddialara ayırdı. Baykal'ın iddialarına “savcı Baykal” diye tepki gösterilirken, Mustafa Sarıgül yerinden kalkarak cevap vermeye çalıştı. Baykal, bu girişime “Otur yerine, otur.” diyerek bağırdı. Bu sözler üzerine salon karıştı. Baykal'a pet şişelerin atılmasıyla başlayan kavga, ardından sandalyelerin ve hertürlü cismin havada uçuşmasıyla devam etti. Bir anda savaş meydanını andıran salonda çok sayıda delege, davetli ve gazeteci çeşitli yerlerinden yaralandı. Zaman'ın fotomuhabirlerinden Mehmet Kaman, başına isabet eden bir cisim sonucu yararlandı. CHP Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen'in de dudağı yarıldı. Salondaki gerginliğin artması üzerine Divan Başkanı, “Polis istiyorum” diye bağırmaya başladı. Kürsüde bulunan Baykal'ın çevresi de polis tarafından kapatıldı. Ardından, salona Çevik Kuvvet ekipleri geldi, kavgayı yatıştırarak kordun oluşturdu.

Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 10:59

İLGİLİ HABERLER