İŞTE DÜNYA'DAKİ YILLIK KALP ÖLÜM ORANLARI
İZMİR (A.A) - DSÖ, dünya genelinde her yıl 17,3 milyon insanın kalp damar hastalıkları nedeniyle yaşama erken veda ettiğine işaret ederken, basit önlemlerle kalp krizi ve felç riskinin en az yüzde 80 azaltılabileceğini belirtiyor.
Dünya genelinde bir numaralı ölüm nedeni olan kalp damar hastalıklarına dikkati çekmek, kalp hastalıkları riskini azaltacak önlemler konusunda toplumları bilgilendirmek amacıyla, Dünya Kalp Federasyonu ve Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) iş birliğiyle her yıl 29 Eylül ''Dünya Kalp Günü'' olarak kabul ediliyor.
Türkiye'de 2030 yılında ''vahim bir tablonun ortaya çıkmasının beklendiğini'', kadınlarda kalp hastalıklarından ölüm oranının 1,5, erkeklerde ise 2 kat artmasının öngörüldüğünü ifade eden Akşit, ''Sadece üç basit ve maliyetsiz önlem alarak, bu hastalıklara yakalanma olasılığımızı yüzde 80 azaltabilecek iken, bunu yapmayarak çok acılı, maliyetli ve sonu ölümle biten bir yolu seçmemiz trajikomik bir durum'' dedi.
Türkiye ve dünyada kalp damar hastalıklarının mevcut durumu ve geleceğe yönelik tahminlerin kötü bir tablo olarak ortaya çıktığını ifade eden Akşit, şunları kaydetti:
''Önce sormamız gerekir, bu durum geriye çevrilebilir mi? Konunun trajik yanı budur, evet çevrilebilir. Hiçbir yatırım yapmadan, son derece basit ve maliyetsiz üç önlemle, hastalık riskinizi, sadece kalp damar hastalıkları değil, tüm bulaşıcı olmayan hastalıklara yakalanma riskinizi yüzde 80 oranında azaltmak mümkün. İlk olarak sigara içmeyeceksiniz, dikkatli, sağlıklı besleneceksiniz, yani kilo almayacaksınız ve son olarak haftada en az iki kez yarım saat yürüyeceksiniz. Trajikomik, çünkü önlemleri çok basit, buna karşın dehşet verici sonuçları var ama hala bunu yapmıyoruz.''
Kalp damar hastalıklarının tedavi sürecinin ekonomik boyutuna da değinen Akşit, Kalp Federasyonu ve Harvard Üniversitesi Toplum Sağlığı Fakültesi tarafından yürütülen araştırmaya göre, kalp damar hastalıklarının artış grafiğinde bir değişiklik olmazsa, gelecek 20 yılda bu hastalıkların tedavisi için ayrılması gereken kaynağın 47 trilyon dolar olacağını belirterek, ''Bu korkunç bir rakam. Türkiye de bu durumdan payına düşeni alacaktır. Hiçbir ülke bu işin ekonomik boyutunun altından kalkamayacak, ekonomik gücü yetmeyecek ve insanlar tedavi olamayacak'' diye konuştu.
Akşit, kalp hastalıklarının ekonomik boyutunun yarattığı tehlikeyi 20-25 yıl önceden fark eden birçok ülkenin, ''En önemli yatırımı, kişilerin hastalığa yakalanmamasını sağlayacak yatırım'' olarak kabul ettiklerini ve bu yönde çalışmalar yürüttüklerini söyledi.
Akşit, kalp damar hastalıklarının önüne geçmek isteyenlerin, yaşamlarında küçük değişiklikler yapmalarının yeterli olacağını, bu nedenle Dünya Kalp Federasyonunun ''Evlerde Değişim'' konusuna vurgu yaptığını belirterek, şunları kaydetti:
''Evde sigara içilmeyecek, iklimin ve fiyatların uygun olduğu ülkemizde bol sebze ve meyve tüketilecek. Televizyon saatlerinden çalınıp biraz hareket edilecek. Örneğin üst üste 8 dizi izlemek yerine, yemekten sonra parka çıkılacak. Herkese 'rakamlarınızı bilin' tavsiyesinde bulunuyoruz. Bunun anlamı, tansiyon, şeker ve kan yağlarınızı düzenli ölçtürün, bu rakamların sağlığınız için çok önemli olduğunu unutmayın.''
