Ankara'da 19 Mayıs törenlerinde yaşandığı iddia edilen gerginliğin perde arkasını Metin Özer ortaya çıkardı. İşte yalanlar ve gerçekler...
İşte Metin Özer'in yazısı
NTV’NİN PROVAKASYONU!...
19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramını Ankara’da büyük bir coşkuyla kutlandı.
Böyle bir günde ortaya çıkan bazı medya provakatörleri bayram sevincimizi kursağımızda bıraktı.
Her bayram olduğu gibi bu bayram da devlet erkanı 19 Mayıs Stadyumu’na gelerek törenlere katıldı.
Cumhurbaşkanı Sezer, Başbakan Erdoğan, Bakanlar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, Kuvvet Komutanları ve bürokratlar, yazdan kalma bir günde pırıl pırıl gençlerin düzenlediği törenleri izlediler.
TBMM Başkanı Bülent Arınç yurtdışında olduğu için tören alanındaki yerini alamamıştı.
Derken günün anlamına ilişkin konuşmalar yapıldı.
İlk konuşmayı Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik yaptı.
Gençliğin Atatürk'e yanıtını ise Ankara Yenimahalle İmam Hatip Lisesi öğrencisi Mustafa Keleş okudu.
Öğrencinin yaptığı bu konuşma özellikle protokol tribününden alkış aldı.
Buraya kadar her şey normal.
Anormallikler bundan sonra geldi.
NTV törenlerin haberlerini verdi.
Tarafsız ve yorumsuz olması beklenen haber kanalı NTV öyle bir haber verdi ki, sanırsınız 19 Mayıs Stadyumu’nda harp çıktı, devlet erkanı birbirine girdi.
NTV önce, “Gençliğin Atatürk'e yanıtını Ankara Yenimahalle İmam Hatip Lisesi öğrencisi Mustafa Keleş okuyunca Cumhurbaşkanı Sezer ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, alkışlamadı. Kuvvet Komutanları da öğrenciyi alkışlamayarak tepki gösterdi” dedi.
Bununla da yetinmediler, “Protokol tribününe oturan iki türbanlı kadın görevleri askerlerce yerinden kaldırılıp dışarı çıkarıldılar” haberini verdiler.
NTV’nin haberlerini izleyenler Ankara’da ortalığın karıştığını düşündü.
Ankara’daki medya kuruluşlarının haber merkezlerinde bir hareketlilik yaşandı.
Haberlerinin doğru olduğunu sanan başta ATV olmak üzere diğer televizyon kanalları da 19 Mayıs haberlerini NTV’nin verdiği şekilde düzeltti.
Ve ortaya gerginlik, hatta kavga çıkmış bir Ankara manzarası çıktı.
İşin gerçeği sonradan anlaşıldı.
NTV’nin yaptığı haberler yalandı.
Hatta yalanın farkına varan NTV yönetimi, daha sonraki bültenlerinde, “İmam Hatip’li genci yalnızca Kuvvet Komutanları alkışlamadı “ diyerek durumu kurtarmaya çalışmıştı.
Oysa bu da yalandı.
Şimdi gelelim işin gerçeğine....
Gençliğin Atatürk'e yanıtını okuyan Ankara Yenimahalle İmam Hatip Lisesi öğrencisi Mustafa Keleş, atamayla bu görevi almadı. Keleş, Ankara’da yapılan bir seçimle pek çok öğrencinin arasından birinci gelerek bu konuşma hakkını kazandı.
Mustafa Keleş’in bu konuşmayı yapma onayının altında Ankara Garnizon Komutanı’nın da imzası var. Hatta seçici kuruldu Cumhurbaşkanlığı görevlisi bile bulunuyor.
Bütün bu süreci bile bile pas geçen NTV, sadece bu öğrencinin İmam Hatip Lisesi’nde okumasını ekrana taşıyarak art niyetini ortaya koydu.
Gelelim alkış yalanına...
Törenlerden gelen bütün kasetleri izledim.
Kasetlerdeki görüntüler NTV’nin yalanını açıkça ortaya koyuyor.
İmam Hatip’li Mustafa Keleş konuşmasını tamamlayınca Başta Cumhurbaşkanı Sezer, Başbakan Erdoğan ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök kendisini uzun uzun alkışlıyor.
Alkış tufanına Kuvvet Komutanları da katılıyor.
Peki şimdi buradan soruyorum : Bunun adı provakosyon değildir de nedir ?
NTV ne yapmak istiyor anlamak mümkün değil ?
Unutmadan tribünden atılan türbanlılar meselesine gelelim.
Kasetlerden bu bölümü de izledim
Türbanlı denilenlerden birisi normal başörtülü, diğeri pantalonlu bir kadın.
Tam Anadolu kadınları yani.
Yanlışlıkla protokole ayrılan yere oturdukları için görevli asker kendilerini nazikçe uyarıyor ve “burasının ayrıldığını başka bir bölüme oturmaları gerektiğini ” söylüyor. Bu konuşmalar da kasetlerde yer alıyor.
NTV’ye göre bu iki türbanlı kadın, asker zoruyla dışarı atılıyor.
El insaf yani!..
Bir ülkenin bayramını zehir etmeye hakkınız var mı?
Hem de bunu yalanlarınızla süsleyerek...
NTV yönetiminin amacını bilemem.
Gerginlikten bir çıkarları olup olmadığını bilmiyorum.
Daha sonraki bültenlerinde Ankara’daki tören haberlerini tamamen kaldırmış olmaları bu büyük ayıbı silemez.
NTV’nin kamuoyuna bir açıklama borcu var.
Tabi ki bir özür ile birlikte.
Haberi niçin böyle verdiklerini bir bir sıralamalılar.
Aksi takdirde NTV’nin, Ne TV olduğunu anlayamayacağız.
Metin Özer
Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:14
