KANDİLLİ : DEPREMLER SÜRECEK
ABDULLAH ARVAS
İSTANBUL - Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu, Ege Denizi'ndeki deprem dizinin bir müddet daha devam edebileceğini belirtti.
Prof. Dr. Barbarosoğlu, Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Jeofizik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Niyazi Türkelli ve Ulusal Deprem İzleme Merkezi (UDİM) Müdürü Dr. Doğan Kalafat ile birlikte Kandilli Rasathanesi'nde düzenlediği basın toplantısında, Ege Denizi'ndeki depremleri değerlendirdi.
17 Ekim tarihindeki 5.9'luk depremin ardından deprem dizininin devam ettiğini kaydeden Barbarosoğlu, bölgede şu ana kadar bin 834 faaliyet olduğunu bildirdi. Barbarosoğlu, "Yöreye özgü olan deprem dizini meydana gelmiştir. Bu bir müddet daha devam edecektir" dedi.
Yer kabuğunun jeolojik yapısı hakkında bilgi sahibi olduklarını, ancak depremlerin ne zaman olacağı konusunun henüz bilinemediğini vurgulayan Barbarosoğlu, "Depremlerin oluş zamanları hakkında birtakım görüş bildiren kişilere karşı dikkatli olmalı, bu görüşlerin bilimselliği sorgulanmalıdır. Ülkemiz deprem ülkesidir ve söz konusu noktada da deprem riski belirlidir. Ama zamanla ilgili bir şey söylemek mümkün değildir. Fısıltı gazetelerinde de zamanla ilgili şeyler söylenmektedir. Bilim dünyasının depremlerin ne zaman olacağı konusunda anlaştığı bir metot yoktur. Bu nedenle fısıltı gazetelerinin dedikodularına kulak asmayalım'' diye konuştu.
Barbarosoğlu, İzmir Valiliği ile sürekli irtibat halinde olduklarını ve aralarında bir diyalog kopukluğu bulunmadığını ifade ederek, İçişleri Bakanlığı ve Başbakanlık'la da sürekli iletişim halinde olduklarını söyledi.
Gülay Barbarosoğlu, Ege Denizi'ndeki 5.9 büyüklüğündeki depremin ardından İstanbul'da deprem olup olmadığı konusunda çok sayıda soru aldıklarını hatırlatarak, "İstanbul'da deprem olmamıştır. Hissedilen, Seferihisar Sığacık Körfezi'ndeki 5.9 büyüklüğündeki depremdir" dedi.
Barbarosoğlu, bölgedeki tarihsel deprem sürecine bakıldığında, ölçü tekniği tartışılsa da 6.5 ve 6.6 büyüklüğünde depremlerin görüldüğünü hatırlattı.
Gökova'da yaşanan deprem dizininde binlerce deprem meydana geldiğini hatırlatan Barbarosoğlu, "Uzun süre, aylarca devam edebileceğini belirtmek gerekiyor. 4.0 büyüklüğünün üzerinde hissedilebilir, 5.0-6.0 büyüklüklerinde depremler olabileceğini ifade etmek gerekiyor" diye konuştu.
Barbarosoğlu, bir soru üzerine ise, kamu binalarının öncelikli olarak depreme dayanıklı olması gerektiğini ama Türkiye'de geçmişten gelen ve farklı ihale şartları nedeniyle kamu binalarının güvenliği konusunun yeterli olmadığını kaydederek şöyle konuştu:
"Tablo bu nedenle karamsar. Bu binaların öncelikli olarak depreme dayanıklı hale getirilmesi kamunun görevidir. İstanbul Valiliği bu konuda çaba harcamaktadır. İstanbul Valiliği'ne 400 milyon dolar kredi gelmiştir. Kredinin 300 milyon doları kamu binalarının güçlendirilmesi için kullanılacaktır. Bu, halkın beklediği bir projedir. 840 kamu binasının yıkılıp yeniden yapılması ya da kuvvetlendirilmesini amaçlayan 5 yıllık bir projedir."
İstanbul'da kamunun kontrolünde 12 bin yapı bulunduğunu vurgulayan Gülay Barbarosoğlu, İstanbul Valiliği ile Büyükşehir Belediyesi'nin bu konuda hızlı bir şekilde çalıştığını söyledi.
Barbarosoğlu, deprem gibi durumlarda okulların kapatılmasının sadece okul binalarının yapısıyla ilgisinin olmadığını belirterek, çocukların ailelerinin yanına gönderilmesinin tüm dünyada yapılan sosyolojik bir uygulama olduğunu bildirdi.
