Kılıçdaroğlu demagojiyi kes FETÖ’yü anlat!

Hakkında, diş muayenehanesinde Pensilvanya ile görüştüğü, 15 Temmuz gecesi havalimanından darbeciler aracılığıyla güvenli bölgeye götürüldüğü, eline FETÖ’cülerce tutuşturulan tapeleri Meclis kürsüsünden yayınladığı iddiaları bulunan; üstelik de 6 danışmanı FETÖ ile iltisaklı çıkan Kılıçdaroğlu; bu şaibelere cevap vermek yerine iktidarı ve kurumları şeffaf olmamakla itham ediyor.

Meclis kürsüsünde ve miting meydanlarında şeffaflık ve hesap verilebilirlik edebiyatı yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu şu ana kadar hakkındaki hiçbir iddiaya cevap vermedi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, Kılıçdoğlu hakkında dile getirdiği, ‘Pensilvanya ile ne konuştun’ açıklamaları karşısında sessizliğe bürünmesi dikkatlerden kaçmadı. Kılıçdaroğlu’nun 6 danışmanı FETÖ ile irtibatlı çıkmış, 15 Temmuz gecesi FETÖ’cü askerler tarafından havalimanından güvenli bir şekilde tahliye edilmiş ve montaj tapeleri meclis kürsüsünden yayınlayarak örgütün asılsız iddiaları üzerinden siyasi rant peşinde koşmuştu.

“Önce kendisi şeffaf olsun”

Konuya ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Danışmanı Ayhan Oğan, şunları dile getirdi: “Şeffaflık ve dürüstlük adına nara atıyorlar. Fakat daha kendisi hiçbir zaman şeffaf olamadı. Erdoğan karşıtlığı üzerinde iktidarı devirebilmek için her türlü yalanı ve yanlışı yapmakta ısrar ediyorlar. Zillet ittifakının diğer bileşenleri da aynı. İktidarı devirmek adına işbirliği yapmadıkları ülke ve Türkiye karşıtı mihrak kalmadı. Yalan söylüyorlar, iftira atıyorlar, siyasette dürüstlük diyorlar. Fakat kendileri dürüst değiller. Belediyelere doldurduklarını mülakatsız mı aldılar? O listeler nereden geldi? FETÖ’nün ABD hesabına çalıştığı deşifre olduktan sonra adeta örgütü sahiplendi. Kılıçdaroğlu’nun tavrı Türkiye karşıtlığına dönmüş durumda.”

“Yalan ve iftira siyaseti güdüyor”

Hukukçu Necip Kumandan da şunları dile getirdi: “Hakkında onlarca şaibe var. Birçoğu kamuoyunun gözü önünde gerçekleşmiş. Danışmanlarının FETÖ’cü çıkması, 15 Temmuz’da tankların kendisine yol vermesi ve daha birçok olay açıklamaya muhtaçken hükümeti şeffaf olmaktan uzak olarak nitelemesi hedef şaşırtmadır. Kılıçdaroğlu, önce kendisi şeffaf olmalıdır Hakkındaki şaibeleri ve iddiaları açıklığa kavuşturmalıdır. Kendisinin ve partisinin suç dosyası oldukça kabarık olmasına rağmen devamlı surette iktidar partisini liderini sadece yalan dayanaksız açıklamalarla yıpratmaya çalışmaktadır. Devamlı yenilmesinin sonucunda psikolojisi bozulmuş şekilde kurumlara saldırması da devlet adamlığına yakışmamaktadır.”