Kılıçdaroğlu ‘tefeci’ dedi, İmamoğlu ayaklarına kadar gitti

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tahvil satmak için Londra’da kredi kuruluşlarıyla yaptığı görüşmeleri görmezden gelen CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, iktidarı “Londra’daki bir avuç tefeciye yüksek faiz ödüyorlar” sözleriyle suçlamaya kalkıştı.

Üç günlük ziyaret kapsamında İngiltere'ye giden İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, 500 milyon dolarlık tahvil ihracı için Londra'da yatırımcılarla görüştü. İmamoğlu'nun İBB Meclisi'nden daha önce iç borçlanma için iki kez yetki aldığı ancak dış borçlanma için bir yetki almadan Londra'da görüşmeler yaptığı ortaya çıkarken, İmamoğlu'nun ayrıca Türkiye'de 27 yıl sonra ilk kez bir belediye tahvil satışı gerçekleştireceği belirtildi.

Borçlandırıyor

Londra'da finans kuruluşlarıyla yapacağı görüşmeler öncesi Bloomberg'e konuşan İmamoğlu, yatırımcılara İstanbul'un potansiyelini anlattı. 500 milyon dolarlık tahvil ihracına hazırlandığını anlatan İmamoğlu, İstanbul'un borcunu ödeyecek kapasiteye sahip olduğunu vurguladı. İmamoğlu'nun görüşmelerde İstanbul'a yapılacak olan 6 kentsel finans projesi ve özellikle metro yatırımları üzerinde durduğu, şu anda 220 kilometre olan raylı sistem ağını, halen 200 kilometresi devam eden inşaatların üzerine bir 200 kilometre daha ekleyerek 5 yıl içerisinde 600 kilometrenin üzerine çıkarmak istediklerini söylediği belirtildi.

İmamoğlu, Londra Büyükşehir Belediye Başkanı Sadiq Khan'la görüştü.

İmamoğlu'nun, fon oluşturma hedefi için temasları kapsamında aralarında Goldman Sachs, JP Morgan, Morgan Stanley. HSBC gibi yatırım bankaları ile BlackRock, BlackStone, Standard Life Aberdeen, Bridgepoint Capital Group yatırım fonlarının bulunduğu kurumların temsilcileri, çeşitli yatırım uzmanları ile görüştüğü belirtildi.

Tefeciye, faizciye senin başkanın gitti

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, BİRKONFED İş Dünyası Konfederasyonu'nun "Ekonomi Değerlendirme Toplantıları" başlığıyla düzenlediği programda konuştu. Akşam'ın haberine göre Kılıçdaroğlu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun tahvil satmak için Londra'da kredi kuruluşlarıyla yaptığı görüşmeleri görmezden gelerek, iktidarı "Londra'daki bir avuç tefeciye yüksek faiz ödüyorlar" sözleriyle suçlamaya kalkıştı.