Gündem
  • 14.11.2016 12:48

Kılıçdaroğlu'ndan şok eden Darbe iddiası

Sputnik’te sosyal medyadan gelen soruları yanıtlayan Kılıçdaroğlu, ‘başkanlık sistemi’ne kategorik olarak karşı olduklarını belirterek, “Biz metni görmeden görüş paylaşmayız dedik. Başbakana parlamenter demokratik sistemi savunduğumuzu söyledim. Bizim bilmeden itiraz etmemiz doğru olmaz. Çıkıp bir AKP’li bilmeden neye itiraz ediyorsunuz derseler, ne diyeceğiz? Önce metni görelim” dedi.

‘Yenikapı’ya gitmekten pişman değilim’

15 Temmuz darbe girişiminin ardından Yenikapı’daki ‘Demokrasi ve Şehitler Mitingi’nin ardından oluştuğu belirtilen ‘birlik’görüntüsüne değinen Kılıçdaroğlu, yine birliktelik mesajı verdi: “Yenikapı’ya gitmekten pişman değilim, neden olayım? Darbeyle bir daha karşılaşmamak için yapılması gerekenleri açıkladım. Söylediklerimin tamamı doğru. Laikliği, demokrasiyi savunduk. Altına yeniden imzanı atarım. Medya özgürlüğünden söz ettik, bir araya geldik.”

'HÜKÜMETİN DARBE GİRİŞİMİNDEN HABERİ OLDUĞU KESİN'

('Darbe biliniyordu' iddiası) Bu konuda sonrasında pek çok yayın yapıldı, kitap çıktı. Askeri yetkilinin bunu bildirdiği gibi bilgiler de ortaya çıktı. Bunlar yüzde yüz doğrudur diyemeyiz ama kuşku uyandıran bilgiler var. Hükümetin darbe girişiminden haberi olduğu kesin. Bir subay MİT'e gidip haber verdiyse herhalde haberi vardır. Buradaki gerçekleri zamanla öğreneceğiz. Bugünden başkanlık sistemini getirmek için düzenlemeydi demek için elde belge-bilgi olması gerekir. Ben bir darbe risk olduğunu sanmıyorum. Darbe hangi gerekçeyle olacak? Bence öyle bir risk yok. Ama birileri kendi baskıcı yöntemlerini sürdürmek için darbe riski vardır'ı dillendirebilir. Ama darbe riski söz konusu değil.

CHP MUHALEFETİNİ SOKAĞA KAYDIRACAK MI?

Korku yaratarak sokağa çıkma içerisinde CHP asla olmaz. Mitinge miting yaparız. Cumhuriyete, laikliğe, Atatürk'e sahip çıkan herkesi mitinge davet ediyorum. CHP bayrağı da götürmeyeceğiz. Amacımız birlik ve bütünlük sağlamak. Ülkenin bölünme kaygısını bu ülkenin başbakanı dile getiriyor. Bir ülkeni başbakanı ülke bölünecek diyor ve bunun tehlikesini farkında değil. Ülke iyi yönetilmiyor. Her türlü riske açık bir ülkeyiz. İyi yönetilseydi darbe girişimi olabilir miydi?
 

‘AKP, yargıyı toplumu sindirmek için kullanıyor’

CHP’nin kanun hükmünde kararnamelerin (KHK) iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi’nin ret kararı vermesini ‘vahim’ diye niteleyen Kılıçdaroğlu, KHK’larla toplumun sindirilmesinin amaçlandığını söyledi: “15 Temmuz sonrası yaratılan atmosferin etkisinde kalarak bu kararı verdi. Rektör atamaları KHK ile düzenlendi. Türkiye’de yargı bağımsız değil. AKP yargıyı toplumu sindirmek için sopa olarak kullanıyor.”

'TÜRKİYE DIŞ POLİTİKADA TARİHİNİN EN BÜYÜK YENİLGİSİNİ ALDI'

(Türkiye'nin Suriye politikası) Dış politikada ülke tarihinin en ciddi yenilgisi yaşandı. Suriye yanlıştı. Orada akan kanların sorumlusu AKP hükümetidir. 'Tırlarla silah göndermeyin' dedik. Ortadoğu'daki aşiretler bile Türkiye'ye meydan okudular. Ülke kendi güvenliğini saplamak için Cerablus'a gitti. Türkiye kendi güvenliğini sağlamalı ama Suriye'nin iç işlerine kadar gitmemeli. Ortadoğu bataklığı tarihin her döneminde bize zarar vermiştir. Ortadoğu'daki ülkelerin iç işlerine karışmamalı, insan hakları ihlallerini eleştirebilmeli ama evrensel hukuk ilkelerini unutmamalı. Evrensel hukuka göre davranmak zorunda.

(Esad kazandı mı?) Hayır. Oraya doğru gidiyor.

'TRUMP'IN BAŞKANLIĞINI SAYGIYLA KARŞILAMAK GEREKİYOR'

(Donald Trump'ın ABD başkanı seçilmesi) Amerika'daki seçimi sonucu beğenelim ya da beğenmeyelim saygıyla karşılamak gerekiyor. Seçim meydanlarında söylenen sözlerin gerçekleşip geçrklemeyeceğini zaman gösterecek. Amerika'da devlet kurumları çok güçlüdür ve her kurumun kendi kültürü vardır Dolayısıyla başkanın tek başına Amerika'yı dilediği gibi yöneteceği genellemesine kapılmamak gerekiyor. ABD kendi çıkarını düşünecek. Bu bağlamda güvenlik politikasını, Ortadoğu'yu gözden geçirebilir. Burada önemli olan alacağı kararın dünyayı etkileyebileceği gerçeğidir. Ülkeler kendilerini buna göre konumlandırmak durumunda Trump'la bir ilişkimiz yok. Diğer ülkelerle olan ilişkilerimiz devlet başkanları düzeyinde değil. 

'CUMHURİYET BÜTÜN BASKI DÖNEMLERİNDE BEDEL ÖDEDİ'

Cumhuriyet'in temel özelliği bütün baskı dönemlerinde bedel ödeyen bir gazete olmuş olmasıdır. Cumhuriyet'e defalarca yayın yasağı getirilmiştir, yazarları öldürülmüştür. Onun için Cumhuriyet'in kendine özgü kuralları vardır, bunların yaşatılması lazım. Gazetecilerden önce o davaların savcılığını üstlendiğini söyleyen cumhurbaşkanının yargılanması lazım. Ana fail bellidir. Gülen Cemaati'ni devletin içine yerleştiren… Gülen Cemaati'ne ait 17 üniversiteyi YÖK'ten geçirip Meclis'te onaylatan o gazeteci arkadaşlar mı? Ana failden uzaklaşıp yan kulvarlara girdiğimiz zaman konuyu saptırmış oluyoruz.

Bizim görüşümüz ne olursa olsun medya özgürlüğüne saygı göstermemiz gerekir. Altan kardeşlerin, Nazlı Ilıcak'ın Murat Sabuncu'nun hapse atılmasını doğru bulmuyoruz. (MHP lideri Bahçeli) Devlet Bey'in muhalefete değil, iktidara yakın olduğunu biliyoruz.

'KENDİNİ YENİLEYEN BİR PARTİYİZ, STATÜKOCU DEĞİLİZ'

Kemalizm'den ne anlıyoruz. Atatürkçülük üretim demektir, bağımsızlık, özgürlük demektir. Bağımsızlık ve özgürlüğü Kurtuluş Savaşı'nda, üretimi ise İktisat Kongresi'nde kazandık. Eğer biz bunu böyle anlamazsak szaten sorun var demektir. CHP bu noktada hiçbir sapma yapmamıştır. Biz aynı zamanda sosyal demokrat bir partiyiz. Biz aynı zamanda sürekli kendisini yenileyen bir partiyiz, statükocu değiliz. Biz 3. Sınıf bir demokrasiyi değil tam demokrasiyi savunan bir partiyiz. Mustafa Kemal Atatürk sadece CHP'nin değil tüm Türkiye'nin ortak paydası olmak zorundadır. Atatürk'e Kurtuluş Savaşı'nda kimler karşıysa bugün de onların çocukları Atatürk'e karşıdır.

'PARALARDAN ATATÜRK KALKTI, GÜLEN GELDİ'

Kim Atatürkçü, kim değil; bu lafla değil eylemlerle belli olur. Merkez Bankası'nın bastığı paralardan Atatürk'ü kaldırdınız, yerine Fethullah Gülen'i koydunuz. Çocuk mu kandırıyorsunuz?

 

Güncellenme Tarihi : 14.11.2016 13:02

İLGİLİ HABERLER