Sağlık
  • 31.3.2020 11:27

Koronavirüs neden bazılarında daha ağır bazılarında daha hafif geçiyor?

Türk Profesör açıkladı! Neden corona virüsü kapan herkes hasta olmuyor?

Dünyada etkili olan ve ve birçok kişinin ölümüne sebebiyet veren corona virüs korku salmaya devam ediyor. Birçok kişi koronavirüs salgınına karşı direnç gösterse de birçok kişi de yenik düşebiliyor. Türk Profesör Osman Müftüoğlu: "Virüsü kapıp enfekte olanlardan niçin bazıları hastalığı neredeyse hiç belirti yaşamadan, örneğin sadece basit ağrılar/ yorgunluklarla atlatırken, neden diğerlerinde şiddetli boğaz ağrısı, ateş, öksürük var? Ayrıca başlangıçta "Aksırık, hapşırık, burun akıntınız varsa korkmayın" diyerek yanılmışız..."

Neden virüsü kapan herkes hasta olmuyor? Virüsü kapıp enfekte olanlardan niçin bazıları hastalığı neredeyse hiç belirti yaşamadan, örneğin sadece basit ağrılar/ yorgunluklarla atlatırken, neden diğerlerinde şiddetli boğaz ağrısı, ateş, öksürük var?

Daha da önemlisi nasıl oluyor da bazılarında sorun zatürreye hatta ölümcül solunum yetmezliğine dönüşebiliyor? Bu soruların çok az bir kısmı genetikle ilgili. Diğerleri neler mi? Buyurun...

SORU ŞU: NEDEN BAZILARI DAHA AĞIR HASTALANIYOR?

1- Aldığıniz virüs yükü önemli. Virüs yükünüz ne denli yoğunsa işiniz o kadar zor.
2- Genel sağlık durumunuz ciddi bir belirleyici. Kronik bir hastalığınız varsa, örneğin şeker hastası, akciğer hastası, organ yetmezliği olan, kanserli, hipertansiyonlu biriyseniz problemin büyüme ihtimali daha fazla.
3- Erken teşhis fevkalade etkili. Tani ne kadar erken konmuşsa süreç o denli 'hafif', en azından kontrollü geçiyor.
4- Bağışıklık gücünüz ise en mühim belirleyici. Bağışıklığı güçlü olanlarda virüsün hastalık ve hasar yapma ihtimali azaliyor. Kısacası uykunuz, egzersiz/aktivite alışkanlığınız, sakin ve huzurlu yapiniz ve tabii ki beslenme seçimleriniz çok mühim ayrıntılar.

CORONA GÜNLERİNDE NE YİYELİM, İÇELİM?

1 - Şekerden (sadece bakkal sekeri değil, her türlü şekerli yiyecek ve içecekten), aşırı un ve nişasta yükünden uzak duralım.

2 - Sebze meyve ve protein (yumurta, yoğurt, bakliyat) ağırlıklı bir beslenme sistemi uygulamaya çalışalım.

3 - Sebze seçimlerimizde sülfür zengini lahana, karnabahar, turp, roka, tere, soğan, sarımsak daha bol ve sık bulunsun. Bunlar içerdikleri antioksidanlar, polifenoller, vitamin, mineraller ve posa zenginlikleriyle de güçlü yiyecekler.
4 - Renkli ve taze sebzelere, özellikle kırmızı, mor, siyah renklilere (mor lahana, siyah fasulye ve mercimek, mor/siyah turp havuç) yönelelim.

5 - Köklü sebzelere (yerelması, kereviz, soğan, sarımsak, pırasa, turp, pancar, havuç) ayrıcalık tanıyalım.
6 - Su içmeyi, mümkünse de mineral zengini sert suları tercih etmeyi unutmayalım.

7 - Sadece bedeni değil, ruhu da besleyelim. Ruha bol sevgi, hoşgörü, iyi niyet, olumlu beklentiler ekleyerek 'huzurlu bir keyif hali' hedefleyelim. Huzurlu bir keyfin de daha çok manevi güc', zenginlik, daha fazla 'aidiyet duygusu' ve en az bunlar kadar da "Bu da geçer yahu!" dürtüsü gerektirdiğini bilelim.


 

Güncellenme Tarihi : 31.3.2020 11:31

İLGİLİ HABERLER