Sağlık
  • 1.10.2010 03:53

KUTSANMIŞ TOHUM: ÇÖREKOTU

Çörekotunun şifa özellikleri yaklaşık üç yüz bin yıldan beri bilinmekte ancak gerçek anlamda ortaçağda tanınmaya başlanmıştır. İlk defa ünlü doktor ve filozof İbni Sina kitaplarında çörekotunun etkilerini yazar ve insanlar sonra bu bitkinin iyileştirici gücünü keşfederler. Kuduz, iltihap ve urlarda yüzyıllar boyu kullanılmış. Avrupa'da uzun yıllar büyük itibar görmüş ancak zamanla başka şifalı bitkiler keşfedildikçe itibarı azalmış. İslam dininin hakim olduğu toplumlarda ise şifa kaynağı olarak kullanılmasına hemen hiç ara verilmemiş. Bunda Peygamberimizin 'Çörekotuna kıymet veriniz zira o ölümden başka her derde şifadır' hadisi etkili olsa gerek. Ortadoğu ülkeleri arasında da birçok derdin dermanı olduğuna inanılıp, habbat al barakah' veya 'kutsanmış tohum' diye bilinir ve binlerce yıldır Ortadoğu, Asya ve Afrika'da şifa amaçlı kullanılır. Mısır firavunlarınca da sıkça kullanılmıştır. Kraliçe Nefertiti'nin vucuduna çörekotu tohumu yağı sürdüğü bilinir. Firavun Tutankamun'un mezarında arkeologlar çörekotu yağı bulmuşlardır ki yazıtlarda bunun öteki hayatta dirildiğinde kullanılması için konulduğuna rastlanır. Mısır'da bugün bile her evde ilaç olarak bulundurulur ve birçok rahatsızlıkta kullanılır. Çörekotunun doğal tıbba kazandırılmasının ise bir tesadüfe bağlı olduğu söylenir. Rivayetlere göre 19. yy başlarında değerli bir at astıma yakalanmış ve sahibi ümitsizlikle doğal bir iyileştirme yöntemi aramaya başlamış. Mısır'lı bir doktorun tavsiyesiyle çörekotu kullanmaya başlamışlar ve at iyileşmiş bu araştırmacıların dikkatini çekmiş ve tüm dünyada ilim adamları çörekotunun içeriğini araştırmaya başlamışlar. Mısır'da halen atların yemlerine bağışıklıklarını artırmak için yüzyıllardır çörekotu karıştırılmaktadır..

ZEHİRLİSİ DE VAR!
Bu şifalı bitkinin içerdiği etken maddeler ve faydaları hakkında yüzlerce araştırma yapılmış ve yüzlerce bilimsel makale yayınlanmıştır. Çörekotunun birçok değişik cinsi bulunur, sağlığa etkileri de değişiktir. Zehirli cinslerinin de olması ilginçtir. Gerçek çörekotu Nigella Sativa'dır ve Kuzey Afrika ile Batı Asya'dan gelmektedir Bilimsel çalışmalardan ilginç sonuçlar elde edilmiştir. Çörekotu tohumunda doymamış yağ asitleri, linoleik asit, alfa linoleik asit, kafur, alfa pinen, eterli yağlar, saponinler, vitaminler (B1, B2, B6, Folik asit ve niasin), bazı mineraller (demir, kalsiyum, magnezyum, çinko ve selenyum), bazı amino asitler ve birçok eser element bulunur. Doymamış yağ asitleri hormonların yapımına katkıda bulunduklarından sağlıklı bir savunma, hormon ve sinir sistemi için gereklidirler. Gereğinden fazla çalışan savunma hücrelerini durdururlar. Hücre yenilenmesine yardımcı olurlar. Kandaki kolesterolün normale dönmesine yardım ederler, tansiyonu düşürüp damar sertleşmesi ve enfarktüs riskini azaltırlar.

KALP DAMAR HASTALIKLARINI ÖNLÜYOR
Sabahları aç karnına alınan 9-10 adet çörekotu veya bir çay kaşığı çörekotu yağı kolesterolü ve kan şekerini düşürüp kalp damar hastalıklarını önler. Çörekotunun içerdiği eterli yağlar nigellon ve alfa-pinen, iltihap ve ağrı giderici ve idrar söktürücüdür. Nigellon, solunum borusunu genişleterek astımda ve bronşitte fayda sağlar. Birçok romatizmal hastalık, bazı böbrek hastalıkları, Behçet hastalığı, sedef, vitiligo, şeker hastalığı ve bazı karaciğer hastalıkları otoimmündür. Çörekotu savunma sistemini dengeleyip tekrar gerektiği kadar çalışmasını sağlar.

HER SABAH MUTLAKA YİYİN!
Bağışıklık sisteminizi düzenlemek için bu 'ilaç besin'i mutfağınızdan eksik etmeyin, peynirlerinize, çocuğunuzun ekmeğine sürdüğünüz tereyağına karıştırın. Kahvaltılarınıza çörekotlu bal eklemek sizi birçok hastalığa karşı daha dirençli kılacaktır. Çörekotu yağını, sızma zeytinyağı ile birlikte salatalarınıza eklemeyi de alışkanlık haline getirin.

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 03:10

İLGİLİ HABERLER