Yaşam
  • 18.11.2007 14:07

ADNAN ŞENSES'İN İNANILMAZ HAYAT HİKAYESİ...

BEKİR HAZAR-YENİ ŞAFAK

Adnan Şenses'in trilyonları

Simsiyah saçım kar gibi oldu… Türk sanat müziğinin en önemli eserlerinden biri… Bu şarkıyı adnan Şenses'den dinlemek bir başka oluyor. Yılların eskitemediği sanatçı o.

Geçtiğimiz günlerde nostajli yaptık onunla. Derinlere daldık, çok eskilere gittik. Son evliliğini anlattı. “Beni adam gibi adam eden, kendimi kendim yapan, doyasıya aşk yaşadığım son evlilikti. Şu andaki eyimi çok seviyorum.” dedi.

Tam altı kere evlendiğini anlattı.

En büyük aşkı ise birinci evliliğinde yaşamış, deliler gibi sevmiş.

“Nikah öncesi henüz 24 yaşındaydım. O günlerde askerliğimi yeni bitirmiş, hayata yeni girmiştim.” diyor Adnan Şenses…

Ve aşık olduğu kadını anlatıyor. Kendisinden 28 yaş büyük, tam 52 yaşında. O bir Yeşilçam'da film yapımcısı. Adı Suzan Yakar.

Kendisinden 28 yaş büyük, film şirketi patronu kadınla, yaşadığı aşkı, evliliğe dönüştürmüş Adnan Şenses. Yaş farkının, birbirlerine olan sevgilerini ve evliliklerini hiç etkilemediğini söyledi.

Adnan Şenses'in yıldızı Suzan Yakar'la parlamış. Onun döneminde para kazanmaya başlamış. O zamanın parasıyla dört yüz bin lira biriktirmiş.

“Çok büyük paraydı” diyor Adnan Şenses

Kazandığı paraya eşi Suzan Hanım el koyuyor, har vurup, harman savurmasın diye saklıyordu

Evliliklerinde mutluluğun zirvesinde oldukları bir günde Suzan Yakar, eşi Adnan Şenses'i karşısına alıyor “Seni çok seviyorum ama çocuğumz olmuyor. Sen genç adamsın. Git başkasıyla evlen. Çocuk sahibi ol. Boşanmak istiyorum” diyor.

Adnan Şenses'in dünyası başına yıkılıyor.

“Deliler gibi aşıkken, çok sevdiğim eşim tarafından terk edildim.” diye anlattı gözleri yaşararak.

Ayrılırken, biriktirdiği ve saklamak için eşinin el koyduğu dört yüz bin lirayı geri istiyor. Suzan Yakar, parayı veremeyeceğini, çünkü kendisine tek taş yüzük aldığını söylüyor.

Adnan Şenses, ilk eşinin müthiş zengin olduğunu anlattı bana. O zamanlar bankada özel kasası varmış. Bir gün Adnen Şenses'i göndermiş paralarını saydırmaya. Şenses, “O zamanın en büyük parası binlik banknotlardı. Oturdum sabah 9'dan akşam 4'e kadar saya saya bitiremedim. Ayrıca 19 bin 500 tane sarı altın lira vardı.” diyor.

Peki Suzan Yakar, bu kadar zengin olmasına rağmen Adnan Şenses'in parasını neden vermedi?

Bu soruma ünlü sanatçının cevabı ilginçti; “Benim bu parayı iki günde bitireceğimi biliyordu. Beni beş parasız sokağa saldı, hayata dirençli olmamı sağlamaktı tek gayesi. İnat ettim, çalıştım, kazandım, tekrar evlendim. Bir çocuk sahibi oldum. Kızım büyüyünce, onu da yanıma alıp, karşısına dikildim. Çocuk sahibi olmamı istiyordun. Al sana çocuk dedim.”

Suzan Yakar aradan yıllar geçtikten sonra yaşlanıyor, Adnan Şenses'i yanına çağırıyor ve diyor ki; “Ben ölmek üzereyim. Bütün paramı sana bırakıyorum.”

Kabul etmediğini belirten Adnan Şenses, paranın o dönemdeki Sinema Vakfı'na bırakılmasını sağlıyor. Bir süre sonra Suzan Yakar vefat ediyor.

Adnan Şenses'e merakla sordum. “Bugünkü rakamlarla Suzan Yakar'ın sana bırakmak istediği para, kaç paraydı?

“Çook” diye cevap verdi Şenses.

Hemen zarf attım, “Beş trilyon, altı trilyon, kaç lira?”

“Daha fazla” diye cevap verdi Adnan Şenses…

Güncellenme Tarihi : 24.3.2016 15:37

İLGİLİ HABERLER