Gündem
  • 27.10.2005 13:45

MALATYA''DAKİ ÇOCUK YUVASIYLA İLGİLİ ŞOK BİR GERÇEK ORTAYA ÇIKTI!

YUSUF ZİYA ERARSLAN ANKARA (İHA) - Malatya Çocuk Yuvası''nda yaşanan insanlık dışı görüntüler tartışılırken, Türk Sağlık-Sen''in hazırladığı ''''SHÇEK Raporu'''' Türkiye''de özellikle çocuk yuvalarının içinde bulunduğu ibret verici durumu bir kere daha su yüzüne çıkardı. Rapora göre, yaklaşık 50 kişiye bir öğretmen veya çocuk eğiticisinin düştüğü SHÇEK''e bağlı 4 katlı 150 yatak kapasiteli bazı kuruluşlarda 4 ya da 5 hizmetli personel görev yapıyor. Yuvaların çoğunda psikolog ve özel eğitimci yok. Bakıcı annelerin büyük kısmı ilköğretim mezunu, hatta aralarında okuma-yazma bilmeyenler bile var. Yuvalarda büyüyen çocuklar yaşadıkları nedeniyle zeka olarak yaşıtlarından çok geride, yuvada kalma süresine göre bu fark daha da büyüyor. Malatya Çocuk Yuvası''nda yaşanan insanlık dışı görüntüler tartışılırken, Türk Sağlık-Sen''in hazırladığı ''''SHÇEK Raporu'''', Türkiye''de özellikle çocuk yuvalarının içinde bulunduğu ibret verici durumu bir kere daha su yüzüne çıkardı. Türk Sağlık-Sen, hazırladığı raporu Haziran 2005''de Güldal Akşit''ten boşalan Devlet Bakanlığı görevine getirilen Nimet Çubukçu''ya sundu. Rapordaki bilgilere göre, Türkiye''de 95 çocuk yuvası, 95 yetiştirme yurdu, 61 huzurevi, 54 Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi, 6 Kreş ve Gündüz Bakımevi, 5 Yaşlı Dayanışma Merkezi, 44 Çocuk ve Gençlik Merkezi, 60 Toplum Merkezi, 13 Kadın Konukevi, 28 Aile Dayanışma Merkezi, 2 Gençlik Evi bulunuyor. Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) tesislerinde kalanların önemli kısmını bakıma muhtaç yaşlı, zihinsel ve bedensel özürlü, bakıma muhtaç çocuk ve genç, sokak çocukları ve travma geçirmiş çocuklar oluşturuyor. Çocuk yuvalarının çok ciddi bir reformdan geçmesi gerektiğini ifade eden söz konusu raporda, yuvalarda kalan çocukların zekalarının yaşıtlarına göre çok geride olduğu ileri sürüldü. Kuruluşta kalma süresi uzadıkça zeka farkının daha da açıldığını vurgulayan raporda, sorunun çocukta değil kuruluşlarda olduğu belirtildi. Çocuk yuvalarında öğretmen ya da çocuk eğiticisi başına düşmesi gereken çocuk sayısının 12 olmasına rağmen, bu sayının 40''a hatta bazı yerlerde 50''ye kadar çıktığını bildiren raporda, 4 katlı 150 yatak kapasiteli bir kuruluşta 4 ya da 5 hizmetli personelin görev yaptığı kaydedildi. ''''PERSONEL İHTİSAS SAHİBİ OLMALI'''' Raporda şu ifadelere yer veriliyor: ''''Çocuk yuvalarında bakıcı anne ve çocuk eğiticisi sayısı artırılarak, bunların hizmet verdiği çocuk sayısı en aza indirilmelidir. Mutlaka istihdam edilecek bakıcı annelerden en az lise mezunu olma şartı istenmelidir veya profesyonel bakım hizmeti verilmesi sağlanmalıdır. 22 Yaşındaki SHÇEK geçmiş yıllar boyunca personel olarak kan kaybetmiş fakat buna ters orantılı olarak kuruluş ve müracaatçı sayısını sürekli artırmıştır. Hizmet verilen kuruluş sayısı son 12 yıl içerisinde yüzde 130 artmıştır. Personel sayısı ise yüzde 10 azalmıştır. 1995 yılında personel sayısı başına düşen, bakılan kişi sayısı ortalama 2.90 iken bu sayı 2004 yılında 12,28 çıkmıştır. Bu acı tablo göstermektedir ki kuruma acil personel alımı yapılmalıdır. Kuruma bağlı kuruluşların çoğunda (çocuk yuvaları, yetiştirme yurtları, rehabilitasyon merkezleri, huzurevleri) 24 saat esasına dayalı yatılı rehabilitasyon, koruma ve bakım hizmeti sunulmaktadır. Çocuk Yuvaları ve Yetiştirme Yurtlarında bulunan meslek elemanları (özellikle öğretmen ve çocuk eğiticisi) ile bakıcı annelerin, en uygun şartlarda hizmet verebilmeleri için 12 çocuğa bakmaları gerekirken, bu sayı 40 ve daha yukarıya çıkmaktadır. Bu durum rehabilitasyon merkezleri ve huzurevleri için de aynıdır. Kuruluşlardaki çalışma şartlarının ağırlığı ve ücret veya izin kullanmadan fazla çalışma zorunluluğu personelin başka kurumlara yatay geçişine sebep olmaktadır. SHÇEK bünyesinde hizmet veren kuruluşlardan çalışan meslek elemanlarının alanlarında ihtisaslaşmaları, o alanda verilen hizmete yönelik tüm yenilikleri takip, hizmeti iyileştirmelerinde destek olunmalı, her türlü hizmet içi eğitim için eşit fırsatlar tanınmalıdır. Farklı birçok meslek elemanının birlikte görev yaptığı kuruluşlarımızda meslekler arası koordinasyonun sağlanması gerektiği bütün meslek elemanlarına anlatılarak çalışma barışı sağlanmalıdır. Sosyal Servislerin amacına uygun olarak işlevleri genişletilmeli Psiko-Sosyal-Eğitsel Servis olarak yeniden düzenlenmesi yapılmalıdır.'''' KURULUŞLARDA YAPILMASI GEREKEN DÜZENLEMELER Kurumlardaki düzenlemeler ise, aşağıdaki gibi sıralanıyor: - Çocuk yuvalarında bakıcı anne ve çocuk eğiticisi sayısı artırılarak, bunların hizmet verdiği çocuk sayısı en aza indirilmelidir. - Mutlaka istihdam edilecek bakıcı annelerden en az lise mezunu olma şartı istenmelidir veya profesyonel bakım hizmeti verilmesi sağlanmalıdır. - SHÇEK Genel Müdürlüğü ve bağlı kuruluşların yıllardır biriken ve artarak süren kamuoyundaki olumsuzluğun giderilmesi için acilen tedbirler alınmalıdır. Kitle iletişim araçları tarafından kamuoyunda olumsuz haberler yapılmasının önüne geçilmelidir. Özellikle çocuklar ve gençler açısından kuruluşlarımızla ilgili haberlerde, çocuk hakları sözleşmesine uyulması konusunda, medya uyarılmalıdır. - Toplu bakım modellerinin zorunlu olduğu hallerde metropol illerden kaçınılarak sosyal hayatın daha homojen olduğu küçük iller tercih edilmelidir. Otokontrol sistemi bu yerlerde daha iyi işleyecektir. - SHÇEK taşra teşkilatlarında hemşire istihdamının yanı sıra sağlık memuru istihdamı da sağlanacak şekilde düzenlemeler yapılmalıdır. - Kuruluşların maddi alanda en büyük destekçisi olan kurulut eğiticisi sayısı artırılarak, bunların hizmet ş dernekleri yeni dernekler kanununa göre çalışamaz hale gelmiştir. Kuruluş derneklerimiz kamu yararına çalışan derneklere dönüştürülmelidir. Merkez ve kuruluşlarda şubeler şeklinde yapılandırılmalıdır - Yetiştirme Yurtlarında bakılan gençlerin 3413 sayılı işe gireceklerine ilişkin yasanın kapsamının küçültülmesi gerekmektedir. - Varolan yasa da; gençlerin ilköğretimi tamamlar tamamlamaz iş hayatına atılmayı tercih etmektedirler. Yetişen gençlerin meslek edinme eğitim düzeylerini geliştirme eğilimleri bu sebepten dolayı düşük olmaktadır. - Genel kadro sıkıntısının had safhada olması sebebiyle kurumun kadro sayısının en az 25 bin olması yönünde acilen düzenleme yapılması. - Çağın gerektirdiği sosyal hizmet politikalarının yaşama geçirilebilmesi için Maliye Bakanlığı''ndan sosyolog psikolog, klinik psikologu ve özel eğitimci gibi kadrolar ihdas edilmesi. - Kuruluş personelinin kadro karşılığına denk gelen başka kurumlara yatay geçişlerinin önlenmesi gerekiyor. Güncellenme Tarihi : 25.3.2016 10:47

İLGİLİ HABERLER