Gündem
  • 11.12.2012 14:24

MHP'den şok iddia!..

İsmet Büyükataman, PKK yandaşlarının açlık grevlerini bırakmasıyla ilgili olarak, "MİT, Öcalan ile görüşüp anlaştı.O nedenle açlık grevleri sona erdi" dedi.

2013 Yılı Bütçesi TBMM Genel Kurulu'nda -MHP'li Yalçın: -''Türkiye için sorun rejimde değil, rejimini yönetenlerin mantalitesi, bakış açısı ve uygulamadaki eksikliklerin belirlenmesindedir'' -MHP'li Bal: -''Yargıyı siyasallaştırmakla kalmadınız, şiddetle eleştirdiğiniz 1930'lardaki tek parti devletinden daha sert, daha acımasız parti devletine dönüştürdünüz'' - MHP'li Büyükataman: -''Açlık grevleri, MİT-Öcalan görüşmeleriyle mi sona erdirilmiştir-''

TBMM (AA) - MHP Gaziantep Milletvekili Semih Yalçın, Türkiye için sorunun rejimde değil, rejimini yönetenlerin mantalitesi, bakış açısı ve uygulamadaki eksikliklerin belirlenmesinde olduğunu söyledi.
      TBMM Genel Kurulu'nda, Cumhurbaşkanlığı, TBMM, Sayıştay, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Başbakanlık, MİT Müsteşarlığı ve MGK Genel Sekreterliği'nin 2013 yılı bütçeleri görüşülüyor.
      Cumhurbaşkanlığı bütçesi üzerinde konuşan MHP'li Yalçın, AK Parti'nin başkanlık sistemini gündemde tutmasının dikkat çekici olduğunu belirterek, başkanlık sisteminin derde deva gibi gösterilmeye çalışılmasında iyi niyet aramadıklarını ifade etti.
      ''Başbakan'ın başkanlık hayalleri bir AKP'li vekil tarafından kitaplaştırılmış ve kamuoyuna sunulmuştur. Kitapta iktidar partisinin hayata geçirmeye çalıştığı başkanlık sisteminin hükümdarlığa benzediği itiraf edilmektedir'' diyen Yalçın, başkanlık sisteminin Türkiye'ye çare olacağına yönelik değerlendirmelerine katılmadıklarını kaydetti.
      Yalçın, ''Anayasada Türk adını ve milli egemenlik vurgusunu kaldırmaya çalışan, millet kavramının içini boşaltan bir zihniyetin, Türk milletinin dokusuna ve Türk kültürüne uygun başkanlık sistemi oluşturacağına inanmamız asla mümkün değildir. Türkiye için sorun rejimde değil, rejimini yönetenlerin mantalitesi, bakış açısı ve uygulamadaki eksikliklerin belirlenmesindedir'' dedi.
      Halkın bütün kesimlerinin hukukunu eşit şekilde koruyan, adil ve özgürlükçü rejimin kurulmasının esas olması gereğine işaret eden Yalçın, modern demokrasiye en yakın sistemin, çok partili parlamenter sistem ve çoğulcu demokrasi olduğunu vurguladı.
      Yalçın, ''Başkanlık sistemini çare olarak göstermek akla uyun değil. Türkiye'de mevcut sistemi değiştirmeye değil, iyileştirmeye yoğunlaşmalı. Türkiye'de başkanlık sistemini getirmenin şartları henüz olgunlaşmamıştır'' diye konuştu.
     
     -''Hükümet'in noteri gibi çalıştırıldı''-
    
     MHP Isparta Milletvekili Nevzat Korkmaz, Meclis bütçesi üzerinde yaptığı konuşmada, ''Burada görev yapan herkes, görevinin mesuliyetini ve ettiği yeminin, niçin burada olduğunun şuurunda olmalı. Hiç kimse ve hiçbir parti, kuruluş hukukun üstünde değildir, kimse bunun dışında talepte bulunamaz. Bunun dışında davranmayı, dayatmayı yöntem olarak benimsemiş hiç kimsenin de milletvekili dokunulmazlığı gibi ayrıcalığa sahip olması düşünülemez. Bu yüce çatı millet düşmanlarının, bebek katillerinin, kanun kaçaklarının altında korunduğu mekan değildir. Bu hususa herkesin, özellikle Meclis'i yönetenlerin dikkat etmesi gerekir'' dedi.
      Anayasaya uygun olmayan tasarı ve tekliflerin Meclis'te yasalaştığını ileri süren Korkmaz, buna karşı kılını kıpırdatmayan Meclis yönetimi ile TBMM'nin Hükümet'in noteri gibi çalıştırıldığını söyledi. Korkmaz, ''AKP iktidarının muhalefeti ezme planlarına, demokrasi kültürü adına hangi Meclis Başkanı direnmiştir- Ombudsmanlık seçiminde dahi Meclis itibarının ayaklar altına alınmasına seyirci kalınmıştır'' diye konuştu.
      Korkmaz, iktidarın 10 yıldır hesap vermekten kaçtığını, harcamaların denetlenmediğini savunarak, Sayıştay'ın sıradanlaştırıldığını, denetimde kural koyucu olmaktan çıkarıp tavsiye merci haline dönüştürüldüğünü söyledi. Korkmaz, Sayıştay'ın geçen yılki bütçesinin 142 milyon lira, denetlemesi gereken bütçe büyüklüğünün KİT'ler hariç 920 milyar lira olduğunu belirterek, ''Denetlemesi gereken kurum sayısı 6 bin 700 ama 2012'de sadece 132 kurum denetledi. Ama Meclis'e gönderilen rapor sayısı sıfır. Devletin zarara uğradığını denetleyecek olan Sayıştay, bizzat devleti zarara uğratan kurum haline gelmiştir. Sayıştay yönetimi suç işlemiştir. Cumhuriyet savcıları bunun üzerine gitmeli. AKP, gerçekten AK Parti ise Sayıştay'ın yaptığı bu fiilin üzerine gitmeli, aksi taktirde yarın bu hesap Yüce Divan'da görülecektir'' görüşünü ifade etti.
     
     -''Yargı silah olarak kullanıldı''-
    
     MHP Konya Milletvekili Faruk Bal, iktidarın 10 yılda yargının sorunlarına çözüm bulmak yerine, yeni sorunlar eklediğini ifade ederek, yargının sorunlarının içinden çıkılmaz noktaya geldiğini dile getirdi.
      ''Yargıdan önce AKP şikayetçiydi, yargıyı hedef haline getirdi. Hakkı, hukuku gözeterek çözüm bulmak yerine kanı kanla yıkayarak sonuca ulaşmak istedi'' diyen Bal, geçmişte zaman zaman siyasi kararlar veren yargının şimdi ''katmerli siyasi karar verdiğini'' savundu.
      İktidarın yargıyı yandaş olmayanları bastırmada silah olarak kullandığını ileri süren Bal, ''Yargının güvenilmez oluğu artık katmerli şekilde ortaya çıkmıştır. Şimdi yargıya sizden başka güvenen yok. Çünkü siz yargıyı siyasallaştırdınız, silah olarak kullanmaya başladınız. Yandaş sermaye, yandaş basın, yandan bürokrasi yarattınız, yandaş olmayanları korkuttunuz. 10 yılda yargı yargıyla korkutulmuştur. 28 Şubat'ta nasıl Sacit Adalı korkudan brifing almaya gitmişse, bugün korkusundan kendi telefonlarını dinlemeye karar veren hakimler ortaya çıkmıştır. Yargıyı siyasallaştırmakla kalmadınız, şiddetle eleştirdiğiniz 1930'lardaki tek parti devletinden daha sert, daha acımasız parti devletine dönüştürdünüz'' diye konuştu.
     
     -''Kabile zihniyetinin ürünüdür''-

    
     MHP Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman, MİT bütçesi üzerinde yaptığı konuşmada, ifadeye çağrılan MİT mensuplarının korunması için yasal değişikliğe gidildiğini savunarak, şöyle konuştu:
      ''Oslo'da PKK ile yürütülen pazarlıkları önce inkar eden sonra kabullenmek durumunda kalan Başbakan, MİT'i bölünmenin vasıtası ve tetik çeken eli olarak kullanmıştır. Gerçekleri ortadan çıkmasını önlemek için demokrasi dışı tavırlara girmektedir. Bu adım yasal bir ilkelliktir. Kabile zihniyetinin ürünüdür. Yavuz hırsız, ev sahibini bastırmıştır. Açlık grevleri MİT-Öcalan görüşmeleriyle mi sona erdirilmiştir- Hükümet MİT eliyle örgüt içinde Öcalan'ın liderlik konumunu muhafazaya mı çalışıyor- MİT'in, Başbakan'ın özel hizmetlerini görmesinin önüne geçilmeli. Başbakan, kendisine haber taşıyan, kendi iç siyasetinin malzemelerini toplayan teşkilat hayal ediyorsa, kendi parti bütçesiyle yola çıkmalı. Milletin emanet parasıyla kişisel hırsların tatmini, her iki cihanda da cezası büyük olan utanç vesilesidir. Oslo batağı bir kenarda dururken, istihbarat birimlerini bütçesi bu kadar artarken, istihbaratın kuvvetlenmesi gerekemez miydi- Yoksa istihbarat Başbakan'ın rakipleri, gazetecileri dinlemek için mi kullanılıyor- Cumhuriyet tarihini örtülü ödenek rekorunu bu Hükümet kırmıştır. Bu paralar nereye gitmektedir; Oslo görüşmelerine mi gitmiştir, yoksa birilerine mi verilmiştir-''

 

Güncellenme Tarihi : 22.3.2016 10:34

İLGİLİ HABERLER