Eğitim
  • 31.10.2003 14:16

MİLLİ EĞİTİM BAKANI'NDAN İLKÖĞRETİM OKULUNA ŞOK DENETİM

UĞUR ALICI ANKARA- Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, Sıhhıye'deki Sarar İlköğretim Okulu'nda denetlemelerde bulundu. Karşılarında Milli Eğitim Bakanı'nı gören nöbetçi öğrenci, öğretmen ve okul müdürü gözlerine inanamadı. Polis eskortu almadan gizlice okullara denetim gerçekleştiren Milli Eğitim Bakanı Çelik, Sarar İlköğretim Okulu'na girer girmez 5-B sınıfına girdi. Eğitim ve öğretimin sıkıntılarını ve sorunlarını yerinde tespit etmek için Ankara'daki tüm okullara habersizce denetimlerini gerçekleştireceğini söyleyen Çelik, eline tebeşir alarak, öğrencileri çeşitli konularda sorular sorarak sınadı. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, ilköğretim 3.sınıf öğrencilerinin bulunduğu bir sınıfa girdi. Öğrencilerin sıralarda üçer kişi oturduğunu gören Çelik, okul müdürüne nedenini sorarak kızdı. Çelik, daha sonra üçerli oturan öğrencilere dönerek, ''Böyle rahat mısınız, sıkışık olmak istemiyorsunuz değil mi'' diye sorması üzerine öğrenciler 'evet' diyerek durumdan rahatsız olduklarını ilettiler. Çelik, öğrencilerin kendisinden bir isteğinin olup olmadığını sorması üzerine öğrenciler ''Spor salonu, bilgisayar, kütüphane görevlisi, tuvaletlerin temiz olması, daha çağdaş yazı tahtası'' gibi çeşitli isteklerde bulundular. Çelik, öğrencilerin tüm sorunlarına çözüm bulunacağını belirterek, öğrencilere bir de müjde verdi. Çelik, tüm okullara bilgisayar laboratuvarı, internet bağlantısı ve sanal kütüphaleneler açmaya başladıklarını söyledi. Bir öğrencinin Bakan'dan tabeşirle tahtaya yazı yazamadıklarını söylemesi üzerine Çelik, tebeşiri alarak tahtaya öğrencinin ismini yazmaya çalıştı. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, 6.sınıf öğrencilerinin bulunduğu sınıfa girdiğinde mini bir anket yaptı. Çelik'in, öğrencilere nerelerde oturduklarını sorması üzerine sadece 6 öğrencinin Kızılay ve Sıhhıye'de oturduğu ve diğer öğrencilerin Sincan Fatih, Demetevler, Yenimahalle, Siteler, Aydınlıkevler gibi semtlerden geldikleri ortaya çıktı. Milli Eğitim Bakanlığı'nın satılacak okular listesinde bulunan Sarar İlköğretim Okulu'nda yapılan bu anket sonucunda Çelik, tarihi olmayan ve şehir içine sıkışmış trafik gürültüsü altında bulunan bu tip okulların şehir dışında bulunması gerektiğini ve öğrencilerin günlük 2 - 2.5 saatinin yollarda geçmemesi gerektiğini söyledi. Uzun vadede şehir dışında, içerisinde her türlü sosyal tesislerin bulunucağı ve öğrencilerin rahatça gidip gelebileceği eğitim kompüslerinin oluşturulacağını söyleyen Çelik, yapmak istedikleri projeyi tahtada şemalar çizerek anlattı. Öğrencilere bu konudaki düşüncelerini soran Çelik, öğrecilerden 'evet' yanıtını aldı. Çelik, konuyla ilgili olarak İHA muhabirine şunları söyledi: ''Sarar İlköğretim Okulu satılması gereken okullardan birisi. Görüyorsunuz bir sınıftaki 34 kişi okula uzak ilçelerde oturuyor buraya geliyor. Burası servislerle öğrencilerin toplandığı bir okul.'' Çelik, okulların satılmasıyla ilgili proje doğrultusunda okulların hemen satılmayacağını, zamanla bu okulların yerine eğitim kampüslerin yapılmasıyla birlikte yavaş yavaş geçişlerin olacağını söyledi. Öğrencilerin böyle şehir içine sıkışmış okullarda gürültüden dolayı kendilerini derse veremediklerini anlatan Çelik, ''Uzun vadade böyle bir planlamanın yapılması gerekiyor'' dedi. Öğrencilere fahiş fiyatla her ay düzenli olarak okul yönetimi tarafından satılan ve öğrenci velilerini maddi anlamda zor durumda bırakan yardımcı ders kaynağı 'ünite dergileri' olayına Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, el koydu. Çelik, öğrencilere zorla dergi satan ve almaya mecbur eden öğretmen ve idarecileri takibe aldıklarını ve haklarında yasal işlem yapmaya başladıklarını bildirdi. Sarar İlköğretim Okulu'nda ilk girdiği sınıfta öğrencilere ünite dergilerinin olup olmadığını soran Çelik'e öğrenciler, ünite dergilerinin ve ders kitaplarının olduğunu, yardımcı ders kitaplarını öğretmenlerinin aldırdığını söylediler. Okullardaki ünite dergisi sorununu yerinde anlamaya ve incelemeye çalışan Çelik, öğrencilerden aldıkları cevaplarla sorunun gerçek olduğunu söyledi. Çelik, çoğu okulda öğretmen tarafından öğrencilerin zorunlu olarak dergi almaya mecbur bırakıldığını, kendisinin dergiye karşı olmadığını ancak zorlamanın da olamayacağını söyledi. Çelik, yardımcı ders kaynağı olan ünite dergisinin okullarda asli kaynak haline dönüştüğünü belirterek, öğrencileri dergi almaya zorlayan ve mecbur eden öğretmen ve idarecilerle ilgili ciddi takipler ve işlem yapacağını söyledi. Çelik, bu konuda şunları kaydetti: ''Koca kitap 1 - 1.5 milyon lira iken bir formalık ünite dergisi 3 milyona satılıyor. Veliler haklı. Her okula denetim yapıyoruz. Okulları geziyorum soruyorum. Öğretmen 'yok' diyor, öğrenci 'var' diyor. Burada bir çelişki var. Bu sorunu seneye kesin olarak çözmemiz gerekiyor. Yardımcı kaynaklar elbette olmalıdır. Ders kitaplarına yardımcı olmalıdır. Ancak mecbur olmamalıdır. Yardımcı kaynak asli kaynak haline getirilirse, ders kitapları sıraların altına ve çantaların içine konursa bu doğru bir şey değil. Bizim devletimizin büyük fedekarlıklar yaparak 10.5 milyon yavrumuza dağıttığı bu kitapların heba olması demektir. Kaynak israfı demektir. Bunu önemsiyorum''. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 20:57

İLGİLİ HABERLER