Gündem
  • 14.6.2014 21:07

Muhalefetin çatı arayışını Başbakan böyle Tİ'ye aldı

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, muhalefetin çatı aday arayışını Artvin’de de esprili bir dille eleştirirken, "Kafkasör, temeli olmasa öyle görkemli durabilir mi? Çoruh kaynağı olmasa, bir kaynaktan beslenmese böyle coşkulu akabilir mi? İşte bunlar havada duran çatı arıyorlar. Olsa olsa bunlardan ancak paraşütçü olur" dedi.
Geceyi Rize’nin Güneysu İlçesi’ndeki evinde geçiren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan öğle saatlerinde ilçe merkezine geldi. Makam aracından inmeden halkı selamlayan Başbakan Erdoğan için AK Parti Rize İl Gençlik Kolları üyeleri, 'Rize’nin gururu Cumhur’un Reisi' ile 'Ebreheler gibi üzerine gelseler de ebabiller gibi yanındayız' yazılı pankartlar açtı. Başbakan Erdoğan daha sonra Rize Cumhuriyet Meydanı’nda Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Geliştirme Vakfı’nda basına kapalı gerçekleştirilen toplantıya katıldı. Toplantı sırasında çevrede geniş güvenlik önlemleri alındı, Vakfa çıkan tüm ana ve ara yollar trafiğe kapatıldı. Erdoğan daha sonra helikopterle Rize’den ayrılarak Artvin’e hareket etti.

Artvin’de Valilik önünde düzenlenen toplu açılış törenine Başbakan Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’ın yanısıra Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, eski Ulaştırma, Haberleşme ve Denizcilik Bakanı Binali Yıldırım, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, milletvekilleri ve yaklaşık 4 bin kişi katıldı. Başbakan Erdoğan, 30 Mart seçimlerinde yüzde 46 oy oranıyla partilerine destek verdikleri için Artvinliler’e teşekkür ederek, şöyle dedi:

"Güven ve itimadınız, ahde vefanız için hepinize şükranlarımı sunuyorum. Bizi mahcup etmediniz, bizler de bu güveninizi boşa çıkarmayacağız. Bugün 159 milyon liralık 33 eser ve yatırımın resmi açılışını gerçekleştiriyoruz. Ayrıca kamulaştırmalarıyla birlikte 1 milyar Türk lirasına mal olan Arkun barajını da canlı bağlantıyla Orman ve Su İşleri Bakanımız Veysel Eroğlu açacak. Artvin suyun ve enerjinin merkezi haline geldi ve adeta bir sıçrama yapacak. Yusufeli Barajı’nın inşası devam ediyor. Ayrıca bir şehir de kuruyoruz orada. Yusufeli halkı denize nazır evlerde oturacak."

HES TEPKİLERİNE YANIT VERDİ

Özel sektörün yaptığı hidroelektrik santrallerine (HES) tepkiler olduğunu da vurgulayan Başbakan Erdoğan, geçmişte ‘Su akar Türk bakar’ denildiğini ifade ederek, şunları söyledi:

"Biz geldik, ‘Su akar, Türk yapar’ dedik. Çünkü bu sular boşu boşuna akıp Karadeniz’e gidiyordu. Allah birilerine petrol vermiş, bize de su vermiş. ‘Bu suyun kadir kıymetini niye bilmiyoruz, değerlendirmemiz lazım’ dedik. Onu değerlendiriyoruz. Özel sektörümüzün HES projelerine tepkiler oluyor. Halbuki bu santraller yenilenebilir bir kaynak olarak dünyanın en temiz ve çevreci elektrik üretim tesisleridir. HES’lerden derelere verilen suyun oksijen oranı daha yüksektir, daha temiz ve durudur. İnşası boyunca ortaya çıkardığı katma değerle bölge halkının ekonomisine ciddi katkı sağlayan bu tesisler ülkemizin de enerji ihtiyacının karşılanmasında stratejik öneme sahiptir. Bizim petrol kuyularımız yok. Elektriksiz yaşayabilir miyiz? Geçmişte insanlar yaşamış. Böyle devam edelim diyorsanız ayrı mesele. Fabrikalar, sanayi neyle çalışacak? Buna ihtiyacımız var. Bu enerjiyi üretmemiz lazım. Bunu ya termik santrallerden, ya HES’lerden, ya çevrim santrallerinden üreteceğiz. Güneş enerjisi, şimdi bir de rüzgar enerjisi santralleri çıktı. Bunların içinde en güçlü olanları, eğer doğal gazısın varsa o güçlüdür. Ama maliyeti yüksek olduğu kadar tüketiciye de maliyeti yüksektir. HES’ler yatırımları itibarıyla pahalı ama vatandaşa ucuza yansır. Biz çeşitlendirme yapıyoruz. Ortaya paçal fiyat çıkıyor. Halkımıza ucuz enerjiyi nasıl ulaştırabiliriz, bunun gayreti içindeyiz. HES’lerden ürettiğimiz enerjinin alternatifi ithal ettiğimiz doğalgaz veya petroldür. HES’ler olmasaydı yılda ilave olarak dışarıya 15 milyar dolar para ödemek zorunda kalacaktık. Çok fazla HES inşaatı var. Ama gelişmiş ülkelerin 40 yıl önce tamamladığı süreci biz yeni tamamlıyoruz. Bunca yatırıma rağmen hala bu alandaki potansiyelimiz tamamen kullanıyor değiliz. Dünyada sınır aşan sularda risk dönemi başlayacak. Uluslararası engeller başlayacak. Bir an önce adımımızı atıp sularımızı değerlendirmemiz lazım. Özel sektörümüzün devam eden ve başlayacak HES’lerinin tutarı 60 milyar dolardır. Devletin kasasından çıkacak 60 milyar doları özel sektöre yönlendirerek bu parayla diğer alandaki hizmetleri gerçekleştirme imkanı elde ettik. Devletin kasasından 5 kuruş çıkmadığı gibi vergi olarak da ciddi meblağı devlete kazandırıyoruz. Laf ve gerilim üretmedik. Türkiye’nin enerji ve kaynaklarının heba edilmesine müsaade etmedik. 12 yıl boyunca muhalefet kriz ve kaos üretmenin biz hizmet üretmenin mücadelesini verdik.”

"ÜRKEKLİK VE KORKAKLIK DAMARLARINA İŞLEMİŞ"

Başbakan Erdoğan, Türkiye’nin dünyanın hiçbir ülkesinden eksiği olmadığını hatta bir çok ülkeden fazlası bulunduğunu ifade ederken genç ve dinamik bir nüfusa sahip olduğunu ayrıca bulunduğumuz coğrafi konumla, medeniyet birikimi ve çok renkli sosyal yapı ile avantajlı olduğunu vurguladı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bugüne kadar gençler zenginlik değil tehdit olarak algılandı. Tarih birikim değil yük olarak görüldü. Medeniyetimiz hazine olarak değil, utanılacak bir geçmiş gibi görüldü. Renkli sosyal yapımız zenginlik olarak değil ayrıştırıcı olarak görüldü. Biz dezavantaj olarak görülen tüm bu unsurları avantaj haline getirdik. Biz biriz, beraberiz, kardeşiz, hep birlikte Türkiye’yiz. Böyle yürüdük. Biz ayrım yapamazdık. Yola çıktığımız günden bu yana, ‘Tek devlet, tek millet, tek vatan, tek bayrak’ dedik. Bakıyoruz, CHP’nin aklına bayrak geldi. Sayın Kılıçdaroğlu sen ne zaman bayrağı hatırladın? Hakkari’ye gittin, eline bir tek Türk bayrağı alamadın. Hangi Türk bayrağına saygıdan bahsediyorsun? Bayraklarımızla biz gümbür gümbür o meydanlardaydık. Ne CHP’si, ne MHP’si Sivas’tan öte gidemediler. 30 Mart’ta da ne Diyarbakır’a, ne Van’a gidebildiler. Ürkeklik, korkaklık bunların ne yazık ki artık damarlarına işlemiş. Hepimiz bu vatan toprağı üzerinde ay yıldızlı bayrağın altında biriz, beraberiz, birlikte Türkiye’yiz. Meseleye böyle bakıldığında bu en büyük avantajdır. Bir etnik kökeni öne çıkarırsanız, diğerlerini yok sayarsanız. Tahkir ederseniz, bilesiniz ki sizi de tahkir ederler. Biz ne siyasi Türkçülük, ne siyasi Kürtçülük yapıyoruz. Sadece 77 milyonu kucaklıyoruz, ayırt etmeksizin."

10 AĞUSTOS’TA MİLLET BİR DERS DAHA VERECEK

Başbakan Erdoğan, 12 yıldan bu yana tarih boyunca Anadolu coğrafyasında olan kardeşliği yüceltmenin gayreti içinde olduklarını da vurgulayarak şunları söyledi:

"Aramıza fitnenin girmesine müsaade etmeyeceğiz, tahriklere aldanmayacağız, tuzak kuranlara eyvallah etmeyeceğiz, o tezgahlara düşmeyeceğiz. Bu milletin kutsal, ortak değerleri kimsenin istismar aracı olamaz. Bayrak gibi devletin, milletin birliği gibi konular asla istismar amacı olamaz. Şu anda HDP doğu ve güneydoğuda tahrikler yapıyor. Bunlardan bu tarafta CHP ve MHP beslenmek istiyor. Bunlara tabi dışarıdan Pensilvanya ve onun medyası destek veriyor. Bizim gündemimizde dünyanın en büyük havalimanını inşa etmek, kendi helikopterimizi imal ve ihraç etmek varken, Marmaray varken, onların gündeminde istismar, fırsatçılık, tahrik var. Bayrak üzerinden Musul’daki hassas hadise üzerinden siyaset yapmak var. Muhalefetin kalibresi Türkiye’nin ufkunu yakalayamıyor. Bizim muhalefet hala eski Türkiye özlemi içinde tahrik siyaseti yapıyor. Pensilvanya’nın yörüngesinden çıkamayan bu muhalefete sizler 30 Mart’ta büyük ders verdiniz. Belli ki mesajı almadılar, milletin ne demek istediğini okuyamadılar. Ama 10 Ağustos’ta milletim yeniden sandığa gidecek. Milletim 12 yılda 8 kere bunlara ders verdi. İnşallah 10 Ağustos’ta bir kez daha ders verecek."

"BUNLARDAN OLSA OLSA PARAŞÜTÇÜ OLUR"

Rize’de olduğu gibi Artvin’de de muhalefetin çatı aday arayışına mizahi bir dille yaklaşan Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:

“Temeli olmayanın çatısı olur mu? Şu Kaçkar Dağı'na bakın. Temelsiz mi duruyor, havada mı duruyor? Kafkasör, temeli olmasa öyle görkemli durabilir mi? Çoruh kaynağı olmasa, bir kaynaktan beslenmese böyle coşkulu akabilir mi? İşte bunlar havada duran çatı arıyorlar. Olsa olsa bunlardan ancak paraşütçü olur. Temeli, tabanı, kaynağı olmayan çatı kurmaya çalışıyorlar. Türkiye’nin her yerinde siyaset yapamıyorlar. Birisi ‘kumsalların partisiyim’, biri ‘siyasal Türkçülerin’ öbürü ‘siyasal Kürtçülerin partisiyim’ diyor. Hadi gelin bir araya, çatınızı görelim. Bu ülkenin temeli de var çatısı da var. Bu da AK Parti. Allah’ın izniyle tüm Türkiye’yi kucaklayan cumhurbaşkanı adayımızla 10 Ağustos’a gireceğiz. Daha güçlü bir demokrasi, sağlam kardeşlik zemininde daha güçlü bir ekonomiyle Artvin’e ve Türkiye’ye hizmeti sürdüreceğiz."

Başbakan Erdoğan daha sonra törene katılanlarla birlikte toplu açılış kurdelesini kesti ve vatandaşlara atkı dağıttı.
Ömür AVCI-Osman ŞİŞKO- Adem GÜNGÖR/ARTVİN, (DHA)

Güncellenme Tarihi : 19.3.2016 04:12

İLGİLİ HABERLER