Ekonomi
  • 19.5.2004 10:01

RAHMİ KOÇ: BİR DEFA KRİZ LAFINI ETMEMEK LAZIM!

Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ı ziyaret eden Rahmi Koç, gazetecilerin çeşitli konulardaki sorularını yanıtladı. Doların değer kazanmasıyla ilgili bir soru üzerine Koç, doların değerinin düşük olmasıyla ilgili çeşitli görüşlerin dile getirildiğini belirterek, ''Dolar, bütün para birimlerine karşı fevkalade düşüktü. Şimdi yavaş yavaş yerine oturmaya başladı. Dolar bütün dünyada bir hareket görecektir'' dedi. Türk Lirası'nın dolara karşı çok kıymetlendiğini ifade eden Koç, şöyle devam etti: ''İhracatçılar adeta ağlıyorlardı. Bu bakımdan doların biraz yükselmesi onları rahatlattı. Tabii buna 2 türlü bakmak lazım. Bir dolarla borçlananlar, bir de dolarla ihracat yapanlar var. O bakımdan sevinip üzüleceğiniz, masanın hangi tarafında oturduğunuza bağlı. Dolar hak etmeyeceği derecede düşüktü. Arkasında bu kadar gücü olan para biriminin bu kadar düşük muamele görmesine herkes hayret ediyordu ve bu bekleniyordu. O bakımdan benim için sürpriz olmadı.'' PETROL FİYATLARI Rahmi Koç, petrol fiyatlarının artmış olmasının çok önemli olduğunu vurgulayarak, ''Ümit ediyoruz ki buna bir denge gelir. Aksi takdirde bu sene bilhassa dünyadaki büyük şirketlerin karlılıklarına, hava şirketlerine büyük tesir edecektir'' dedi. Petrol fiyatlarındaki artışın sadece British Airlines'a 150 milyon Sterlin fark ettirdiğini, bütün havayolu şirketlerinde artışın faturasının 1.5 milyar dolar olduğunu belirten Koç, şunları kaydetti: ''Havayolu şirketleri, 11 Eylül'den sonra darbe yedi. Bir de böyle bir darbe yerse, çok büyük bir sıkıntıya girecekler. Bence dünyadaki bir numaralı sorun bu. İkincisi, otomobil şirketlerinin durumları. Makro açıdan baktığınız zaman petrol fiyatlarının yükselmesi kimsenin işine gelmiyor. OPEC toplanıyor. Bir karar verecekler. Irak'taki boru hatlarına devamlı sabotaj yapılıyor. Oradan zaman zaman petrolün akışı kesiliyor. Çin müthiş büyüyor. Onun için dehşet petrole ihtiyaç var. O da dengeleri bozuyor. Zannediyorum, aklıselim bu kadar yükselmesine mani olacaktır.'' 'KRİZ' LAFI Rahmi Koç, bir gazetecinin, ''Dolardaki yükselişle birlikte YÖK Tasarısı'nın da tartışılır olması 2005'te kriz olabileceği spekülasyonlarının yapılmasına neden oldu. Bu konudaki görüşünüz nedir?'' şeklindeki sorusunu, şöyle yanıtladı: ''Bir defa kriz lafını etmemek lazım. YÖK Tasarısı ile doların yükselmesini ben hiçbir şekilde bağdaştıramıyorum. Biri, milletlerarası bir problem, ekonomik sorun. Biri, bizim memleketin kendi sorunu. YÖK Tasarısı'na benim söyleyebileceğim; yüce Meclis karar veriyor. Sayın Cumhurbaşkanı'na gidiyor. Onun ne yapacağını kestirmek zor. Doların artışına gelince, o dünyada herkesi ilgilendiriyor. Hem borcu olanları, hem imalat yapanları, hem de ihracat yapanları çok yakından ilgilendiriyor. O bakımdan daha fazla çıkmasını ben temenni etmiyorum. Dolar tansiyona benzer. Çıktığı zaman da rahatsız eder, indiği zaman da rahatsız eder. O bakımdan çok dikkat etmek lazım.'' GÜLER SABANCI Rahmi Koç, bir gazetecinin, Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanlığı'na Güler Sabancı'nın getirildiğini hatırlatması üzerine de şunları söyledi: ''Güler Hanım'a TÜSİAD Başkanlığı'nı teklif ettik, kabul etmedi. Ben o zaman çok ısrar ettim. Şimdi görüyorum ki Sabancı Holding'in başkanı oldu. Güler Sabancı'yı tebrik edeceğim. Hanımların arasında en duayeni oydu. Kendisine başarılar diliyorum. Bir gün ziyaretine de gideriz, mektupla da tebrik ederiz.'' Güler Sabancı'nın, rahmetli Sakıp Sabancı'nın yerini doldurmasının kolay olmayacağını ifade eden Koç, ''O, bambaşka bir insandı. Çok renkliydi. Güler Hanım da büyük tecrübe edindi. Gerek TÜSİAD gibi sivil toplum kuruluşlarında, gerekse diğer kuruluşlarda. İş kabiliyeti de vardı. Büyük şirketleri idare etti. Sabancı Holding de bizim gibi 3. kuşağa geçmiş oldu'' dedi. Bir gazetecinin, ''Siyasetçiler oy verdikleri partiyi genellikle açıklamazlar. Siz neden Kadir Topbaş'a oy verdiğinizi açıkladınız?'' yönündeki sorusuna Koç, ''Genel seçimler başka, yerel seçimler başka. Belediye seçimlerinde insan şahsa oy veriyor. Tanıdığı, güvendiği, geçmişi ve tecrübesi olan insana oy veriyor. Bu çok mühim. Burada parti mevzubahis değil, şahsın şahsiyeti mevzubahis. Onun altını çizerek söylemek istiyorum'' karşılığını verdi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:14

İLGİLİ HABERLER