Sağlık
  • 5.1.2018 11:50

Topuk kanında rıza şartı ortalığı karıştırdı

Aile rızası olmadan topuk kanının alınamayacağının açıklanmasıyla kafalar karıştı. Peki, topuk kanı testi nedir? Topuk kanı testi ne işe yarar? Topuk kanı aldırmanın zararı var mı? Topuk kanında nelere bakılır? Topuk kanı neden iki kez alınır? Topuk kanı testi yapılmazsa ne olur? İşte topuk kanı testi ile ilgili merak edilen her şey...

Mersin'de 1 Kasım 2013'te doğan bir çocuktan topuk kanı alınması için sağlık tedbiri uygulanmasına karar veren mahkeme, bu kararı "rıza şartı" gerekçesiyle kaldırdı. Mahkeme, rıza şartı olmadığından topuk kanının tedbir kararıyla alınamacağına hükmetti.

Peki, topuk kanı neden bu kadar önemli? Topuk kanı testi nedir? Topuk kanı testi ne işe yarar? Topuk kanında nelere bakılır? Topuk kanı neden iki kez alınır? Topuk kanı testi yapılmazsa ne olur?

Uzmanlar, topuk kanı testinin hayati önem taşıdığını belirterek, önlenebilecek önemli hastalıklara karşı aksiyon alınabilmesi için topuk kanı testinin muhakkak yapılması gerektiğini vurguluyor.

BİR DAMLA KANLA HASTALIK TEŞHİSİ...

Bebeklerin çoğu sağlıklı doğar. Ancak bazı bebeklerin çok ciddi sağlık sorunları olsa dahi doğumda sağlıklı görünürler. Bu bebeklerin çoğunun ailelerinde de hastalık olduğuna dair bir ipucu bulunmaz. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de bebeklerin topuğundan alınan bir damla kan ile yapılan yenidoğan taraması sayesinde bu bebekler hasta olmadan sağlık sorunlarının tanınması ve tedavisi mümkün olur.

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı ve Neonatoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Filiz Bakar, "Topuk kanı bebeklerin hayatını kurtarır, bir damla kan ile erken tedavi başlanmadığı takdirde yaygın gelişimsel bozukluklar, ağır beyin hasarı, büyüme geriliği gibi çok ağır durumlarla sonuçlanabilecek doğumsal tiroid bozuklukları, enzim eksiklikleri ve metabolik hastalıkların tanısı konabilmekte ve acil tedavisi başlanmaktadır" dedi.

"BEBEKTEN TOPUK KANI ALINMASINA İZİN VERİLMEMESİ BEBEK İÇİN HAYATİ RİSK TAŞIR"

 Prof. Dr. Filiz Bakar, ilk topuk kanının doğumdan sonra 24-48 saat içinde bebekler taburcu olmadan önce hastanede alındığını söyleyerek, şunları söyledi: "Testin güvenilir sonuç vermesi için bebeğin en az 24 saat beslenmiş olması gerekmektedir. Bazı ülkelerde testlerin doğruluğunu artırmak için ilk iki hafta içinde ikinci bir topuk kanı alınmaktadır.

Ailelerin bebeklerinden topuk kanı alınmasına izin vermemeleri bebekleri için hayati risk taşımaktadır. Örneğin tiroid bezinin az çalışması ile karakterize doğumsal hipotiroidi yenidoğan döneminde belirti vermez. Erken saptanıp tedavi edilmediği takdirde geri dönüşü olmayan ağır büyüme geriliği ve beyin hasarı yapar. Topuk kanı alınma işlemi ve taranan hastalıklar konusunda ailelerin bilgilendirilmesi büyük önem taşımaktadır."

HALK ARASINDA ZEKA TESTİ OLARAK BİLİNİYOR

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları-Yenidoğan Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ayhan Taştekin,"Yenidoğan bebeklerden doğumdan sonra, hastaneden taburcu olmadan hemen önce alınan birkaç damla topuk kanı, özel bir kağıda emdirilir ve tetkik için İl Sağlık Müdürlüklerine gönderilir. Bu işlem, zekada azalma ve zihinsel gerilik yapan hastalıkların erken tanısı amacına yönelik olduğundan halk arasında zeka testi olarak bilinir" diyerek şunları söyledi: "Ülkemizde topuk kanı ile taranan hastalıklar (fenilketonüri, doğuştan hipotroidi, biyotinidaz eksikliği ve kistik fibrozis) hastalık belirtileri ortaya çıktığı zaman vücutta artık kalıcı hasar oluşturmuş olan, bu aşamada teşhis edilip tedavi edilse bile ağır zihinsel geriliğe neden olan hastalıklardır. Bu hastalıklar sadece zihinsel gerilik yapmaz, bebeğin ölümüne veya yaşam süresinin kısalmasına da neden olabilir. İşte bu nedenle, bebekte hastalık belirtisi oluşmadan önce, bir başka deyişle geri dönüşümsüz hasar veya ölüm oluşmadan önce hastalığı teşhis ve tedavi etmek için bu topuk kanı alınmaktadır."

Bazı anne-babaların topuk kanı aldırmak istemediğini biliyoruz. Topuk kanı aldırmanın ne zararı var ve topuk kanı alınmazsa bir sorunla karşılaşır mıyız?

Prof. Dr. Ayhan Taştekin, bebekten topuk kanı almanın bir zararı olmadığını söyleyerek, sözlerine şöyle devam etti: "İşlem, topuğa küçük bir iğne batırılarak birkaç damla kan alınmasından ibarettir. Fakat alınmadığı taktirde bu hastalık ile doğan bebekleri ölüme veya engelli bir yaşama mahkum etmiş oluruz.

Şöyle izah edelim: Ülkemizde her yıl ortalama 1 milyon 200 bin civarı bebek doğduğuna göre bu kadar bebekten topuk kanı alıyoruz ve ancak bu şekilde her yıl ortalama 4 bin veya daha fazla bebeğimizi zihinsel gerilikten veya ölümden kurtarmış oluyoruz. Basit bir işlemle 4 bin bebeği kurtarmak gerçekten bir mucize...  Topuk kanı aldırmazsak bebeğimiz bu 4 bin bebekten bir tanesi olabilir.

Bebeğimizi önlenebilir bir hastalıktan kaybetmek veya yaşamını engelli bir şekilde ve daha kötüsü yaşam boyu bakıma muhtaç halde geçirmesine izin vermiş olmak hangi anne babanın kalbini acıtmaz. Topuk kanı aldıralım, aldırmaya teşvik edelim, çocuklarımızı kurtaralım."

"ENGELLİLİK DURUMU ANCAK BU TARAMA TESTLERİYLE ENGELLENEBİLİR"

Neonatoloji (Yenidoğan Yoğun Bakım) Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Şenol Bozdağ, "Bu tarama testi ile biz sağlıkçılar, toplumda çok sık karşılaşılan bazı doğuştan ortaya çıkan hastalıkları tarayarak, hastalıkların belirtileri ortaya çıkmadan önce riskli bebekleri tespit ediyoruz. Tespit edilen bu riskli bebeklerde, daha ayrıntılı testlerle tanıları doğrulanarak hemen tedaviye başlama şansı elde ediyoruz.

Tarama testi yapılmasa ne olur?

Tarama testi yapılmayan bebekler, yukarıda bahsedilen doğuştan kalıtılmış hastalıkları taşıması riski nedeniyle, tanısı ve tedavisi gecikecek ve tedaviye başlanmış olsa bile bebek, hastalığın meydana getirmiş olduğu hasardan şu veya bu ölçüde etkilenecektir. Oysa bahsi geçen bu dört hastalığın tedavi edilebilir olması nedeniyle erken teşhis ile erkenden tedavi etme şansı yakalayacak bu çocuklar toplumda herbiri sağlıklı bireyler olarak yaşama hakkı kazanacaktır.

Tedavi edilebilir bu hastalıkların, bebeklerde ölüm veya zeka geriliği gibi sonuçlar gelişmeden önce tespit edilmesi halinde, diğer sağlıklı bebekler gibi yaşamlarına devam etme şansı bulurken, ailelerin de ömür boyu sağlık sorunlarıyla uğraşacakları engelli çocuklarının oluşmasına engel olunacaktır.

Gerek aileler, gerekse tüm toplum için hem manevi hem sağlık açısından büyük bir sorun teşkil eden engellilik durumu, ancak bu tarama testleriyle engellenebilir" açıklamasında bulundu.

Güncellenme Tarihi : 5.1.2018 19:53

İLGİLİ HABERLER