Yaşam
  • 6.5.2004 11:12

SİVRİSİNEKLER ''BİYOLOJİK SİLAHLA'' YENİLECEK...

HRÜ'nde Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Bölümü Öğretim Görevli Yüksek Biyolog Kemal Çeber ve Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr Ahmet Almaca'nın Aşağı Harran Ovası'nda yürüttükleri 3 yıllık çalışma sonucu elde edilen bakteriye ''bacillus turingiensis harranus'' adı verildi. AA muhabirine araştırmaları ile ilgili bilgi veren Kemal Çeber, bakteriyi biyolojik yöntemlerle kontrol altında çoğalttıklarını belirterek, ''Bakteriyi yiyen larvalar bir süre sonra yok oluyor'' dedi. ''İNSAN SAĞLIĞINI ETKİLEMİYOR'' Biyolojik yöntemin sivrisinek, karasinek ve tatarcık larvalarını uçabilecek hale gelmeden ortadan kaldırdığını anlatan Çeber, şöyle dedi: ''Sivrisinekler, yaşamlarının ilk bölümünü suda, diğer bölümünü ise karada geçirir. Özellikle karada yaşamaya başlayan sivrisinekler, paraziter hastalıklara yol açabiliyor. Biyolojik sinek ilacı yöntemiyle sıtma, şark çıbanı ve diğer paraziter hastalıklar kontrol altına alınabilir. İnsan ve doğadaki diğer canlıların sağlığına zarar vermeyen bu yöntem, piyasadaki en ucuz ve güvenli olanıdır.'' Çeber, geliştirdikleri yöntemi pilot bölge olarak seçilen Şanlıurfa, Akçakale, Bozova ve Akçakale ilçelerinde, sivrisinekle mücadelede kullanmak istediklerini ancak projelerine destek bulamadıklarını belirtti. Yöntemin bir benzerinin, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Boğaziçi Üniversitesi'nce Haliç'in temizlenmesi sırasında da kullanıldığını anımsatan Çeber, ''Belediyelerin kasasından kimyasal ilaçlama için her yıl 200 milyar lira dolayında harcama yapılıyor. Üstelik etkin bir mücadele sağlanamıyor. Oysa biz, 25-30 milyar liralık maliyetle, 1-2 yılda kökten çözüm öneriyoruz. Su kaynakları, ahır ve kanalizasyonlara haftada 3 gün uygulayarak, sivrisinek larvalarına nüfuz etmesini sağlıyoruz. Bu sayede larvaların uçkun hale gelmelerini engelliyoruz'' dedi. Çeber, biyolojik sinek ilacı projesi için geçen yıl Patent Enstitüsü Kurumu'na başvurduğunu ancak, Türkiye'de biyolojik ürünlere patent verebilecek bir altyapının henüz oluşmadığını, bu nedenle patent için Fransa'daki enstitülere başvurmaları gerektiğini dile getirdi. Güncellenme Tarihi : 16.3.2016 22:09

İLGİLİ HABERLER