Spor
  • 2.2.2005 06:00

"MUHTEMEL SLOGAN: ANELKA BİZİ CAMİYE GÖTÜR!"

Tamer Korkmaz'ın Zaman'daki yazısı:

Muhtemel Slogan: “-Anelka, Bizi Camiye Götür!”

Yeni Levent Camii İmamı Hasan Bilgiç, Bayram Namazı öncesindeki vaazında sözü Nicolas Anelka’nın transferine getirmiş ve şöyle demişti:

“-Fransız golcü Müslüman olduktan sonra başta kendi ülkesi olmak üzere birçok yerde dışlandı. Şayet Türkiye’ye gelirse kendisine sahip çıkmalıyız!”

Futbol tutkunu imam, Anelka’ya destek çağrısı yapmakla kalmamış; Sabah’a “Anelka’yı izledim. Çok iyi bir futbolcu. Fener’e büyük katkı yapar” diye de konuşmuştu!

Sadece Hasan Bilgiç’in değil, bütün FB’li taraftarların merakla beklediği büyük transfer nihayet gerçekleşti; Anelka pazartesi sabaha karşı Sarı-Lacivertli formayı giydi...

Geçen yıl Müslüman olan Anelka ‘Bilal’ ismini seçmişti: “Anelka Operasyonu”nu başarı ile sonuçlandıran Fenerli yönetici ise adaşı Hakan Bilal Kutlualp’ti.

Anelka’nın futbolculuğu ve kariyeri şapka çıkartılacak cinsten: Real Madrid’le Şampiyonlar Ligi, Arsenal’le İngiltere lig şampiyonluğu, Fransa Milli Takımı ile de Avrupa Şampiyonluğu kupalarını kaldırdı, Anelka...

Şimdi bütün futbol kamuoyunun merak ettiği husus, “Acaba “Anelka ‘İkinci Nouma’ olur mu?” sorusunda odaklanıyor. Anelka her gittiği kulüpte, eş zamanlı olarak “Mazeretim Var, Asabiyim Ben” takımının da vazgeçilmez oyuncusuydu!

Anelka’nın hocaları ile takışmaları meşhurdur. Real’de Del Bosque’nin taktik anlayışını beğenmediği için antrenmana çıkmayan; Santini’ye “Diz çöker ve özür dilerse milli takımda oynarım” diyen ondan başkası değildi. “Boş odada kavga çıkarabilen bir adam” olarak anılır, Anelka!

***

Her transferde risk vardır. Sezon ortasındaki transferlerde bu risk biraz daha artar; hele dört puan farkla lider bir takımsa, bu ‘büyük’ transferi yapan! 1981-82 sezonunun ilk yarısını lider tamamladıktan sonra Erhan Önal’ı transfer eden FB’nin ahengi ikinci yarıda tümüyle bozulmuş ve ligi ancak üçüncü sırada bitirebilmişlerdi...

Anelka transferi daha ziyade “Uyum sağlar mı?” bağlamında tartışılıyor olsa da; asıl önemli hadise bu transferin FB’nin son dönemde oturmuş oyun sistemini etkileyip etkilemeyeceği ile alakalı! FB yine tek forvetle oynamayı sürdürür, çift ön liberolu orta saha kurgusunu bozmazsa sorun yok. -Yani, Nobre ve Hooijdonk’un her ikisi de FB’nin menfaati için yedek beklemek zorundalar...

Eğer, Daum Anelka geldi diye çift forvete dönerse -çok kesin ifade ediyorum- FB taraftarları şimdiden lig şampiyonluğunun ve UEFA seyahatinin üzerine soğuk su içsinler!

Bugünkü futbolda orta sahayı tek futbolcu ile idare etmeye çalışan takım -FB veya GS hiç fark etmez, perişan olur. FB’nin Şampiyonlar Ligi’ne veda etmesinin başlıca sebeplerinden biri, Daum’un içerideki Lyon maçında ikinci yarıya çift ön liberoyu teke indirerek başlamasıydı.

Savunma anlayışının sahanın her yanına yayılmak sureti ile zirve yaptığı günümüz futbolunda serbest adamlar lüks hale geldi. FB, böyle (Alex) bir lükse sahip ve içeride bu lüksün artısı var. Ancak forveti ikilediğiniz zaman, Orson Welles’in lükslerini dahi solda sıfır bırakmış oluyorsunuz ki, bu da özellikle Avrupa’da takımı yakıyor. İçeride de ciddi sıkıntıya duçar ediyor!

Final: Anelka’nın ancak “huzurlu ve istikrarlı” bir kulüpte “Anka Kuşu” misali yeniden doğabileceğinden söz ediliyor. Eh, FB’de şu anda sular durgun ve -nihayet- iki yıldır istikrarlı bir gidiş var. Anelka’nın akıbetinin Ortega gibi olacağını sanmıyorum. Çünkü, Ortega geldiğinde takım derebeyliklere ayrılmıştı ve çok ciddi sorunlar yaşıyordu...

Daum da “çift forvet”e dönüp maceraya yelken açmadığı takdirde, FB takımının istikrarı ve gelişimi devam eder. Böyle bir istikrar ise şampiyonluktan bile daha önemlidir; çünkü Avrupa başarılarının yolu öncelikle buradan geçiyor.

Güncellenme Tarihi : 17.3.2016 11:01

İLGİLİ HABERLER